Yok ya dünyanın, Tayyipistanın başına gelecek var. Kaşınıyor millet, kaşıyacaklar!
Yaz yağmuru, gönüllerin belediyeciliği. Geberin!
Anneciğim, bugün ayın on sekizi! Offfffffffffffffffffffffffffff
Valide hatırlattı.
Allah…
Beni de bu “Müslüman” piçlerini de yok etsin…
Dünya yüzünden silsin!
Neden benim herkes gibi normal, olağan bir hayatim yok, sıradan, NEDEN?
İyimiş , biri Standfort’dan doktora digeri sahnede
Rahmetli, çok güzel…
ÖZEL…
Fasıl gecelerimiz olurdu. Rakı yerine te Türkiye’den…
Erikli suyu yolladılar ya bana…
😊
Af etmem.
Allah ikisinin de yolunu açık etsin
### >>> ! <<< ###
‚Muhammed her zaman Evangelizm’in (Hıristiyanların) üstüne çıkıyor. O, insanı Allah saymıyor ve kendini de Allah ile bir tutmuyor. Müslümanların Allah’tan başka ilâhı yoktur ve Muhammed onun peygamberidir. Burada hiçbir muamma ve sır yoktur.‘
Lev Nikolayeviç TOLSTOY
http://www.okumedya.com/Tolstoy_Hz%20Muhammed.pdf
Sana, ikisi de. Tolstoy’u MUTLAKA oku
“YAZMA AMACIM
Bir film düşün. İlk sahne sıradan bir olayla başlar. Film ilerledikçe gelişmelere inanamazsın. Dehşete kapılırsın. Film biter. Etkisinden kurtulamazsın. Korkarsın. Bu kitabın yazım sürecinde ben bunları yaşadım.”
http://www.okumedya.com/Soner%20Yalcin%20-%20Sakli%20Secilmisler.pdf
Durum onu gösteriyor ki…
Hastaneden sonra görüşmek üzere!
😊 bu da bir tür işkence!?
Her telden, hayat…
Köçek gibi…
Oynattı beni, her telden çaldı, ben oynadım. Bu yüzden!
Örneğin:
😊 😊 😊
Karı gibi, MUTLAKA dene, SADECE siliyorsun tertemiz!
78 kuşağı
“KANTAR
Tutuklular havalandırmada çırılçıplak soyundurulup tek sıra halinde dizilirler, sıranın ön tarafında duran tutuklu sırt üstü yatırılırdı. İkinci tutuklu, yatan tutuklunun testis ve erkeklik organlarından tutarak yukarı kaldırır, tutuklunun kaç kilo geldiğini söylemesi istenirdi. Tüm tutuklular birbirini tartana kadar bu işlem devam ederdi.
SEHPA
Tutuklu gece koğuştan alınıp, koğuş koridorunda gardiyan ve subaylardan mizansen olarak oluşturulan bir mahkemede sorgulanırdı. Mahkeme, tutukluyu idam cezasına çarptırır, ikinci katın merdiven kenarlığına bir ip geçirilip, ipin ucuna tutuklunun boyun kemiğini kırmayacak düzeyde kalın bezden bir ilmik takılır, tutuklunun boynu bu ilmiğe geçirilir ve temsili infaz gerçekleştirilirdi. Tutuklu tam boğulacağı sırada ip açılırdı.
COP SOKMA
Gardiyanlar copu zeytinyağına batırır ve yağlı copu tutuklunun makatına zorla sokardı. Sonra bu copu kendisine ya da bir başka tutukluya yalatırlardı.
VEREM
Veremlilerle, sağlam tutuklular birbirinden tecrit edilmez, aynı kapta yemek zorunda bırakılırdı. Aynı battaniyenin altında yatırılırlardı. Veremlilerin balgamları tahlil yapılacak bahanesiyle toplanır, karavanadaki yemeklere karıştırılır ve bu yemekler tüm tutuklulara yedirilirdi.
KÖPEK SALDIRTMA
Tutuklu çırılçıplak soyulur, kurt köpeği üzerine saldırtılırdı. Köpeğin ilk kaptığı yer bacak arası olurdu.”
Gibi…
Gibi…
Gibi!
Ne mi anlatmaya çalışıyorum sizlere?
Makale biterse, bitirebilirsem hastaneye yatmadan önce…
Anlarsın!
Çocuklar…
Yatıp, kalkıp Allah’ınıza şükür edin…
Belki değişik acılar yaşadınız, kötü günler gördünüz…
Ama…
İnanın bana; beterin beteri var!
Yukarıda yayınladıklarım…
Solda sıfır kalıyor, sıfır…
İnsan, insana neler yapabiliyor hayal bile edemezsiniz!
Cevher değil Ziverbey Köşkü şimdi aklıma geldi. Devletin işkence köşkü. Bilgilerinize. Şimdikilerin kokusu çıkar seneler sonra
Bir kesit
…
…
…
İnançların gücünü küçümseme…
İki inanç var ki bunlar öyle dürtülerdir ki karşı koyamazsın genelde…
Dini inançlar ve milliyetçilik…
Popülistlerin iki amansız silahı, nice insan kanmıştır bunlara…
Ne acılara ne maddi – manevi yıkımlara vesile olmuştur bu iki dürtünün…
Yanlış eller tarafından, SANKI millet menfaatineymiş gibi…
Adiler tarafından kendi ikballeri için kullanılması çok kötü sonuçlanıyor, sonuçlanmıştır.
Eninde sonunda, eninde sonunda sonuçları kötü oluyor. Bana göre hiçbir şeyin
aşırısı, uç noktası ne insana ne topluma faydalıdır.
Ressentiment…
Fransızca bir kelime, evet bu kelime fanatizm ile birleşince; gizlenen kin…
Gizliden gizliye içinde beslediğin kin, nefret, öfke…
Fanatik görüşler ile birleşmeye görsün(!)
Tek kelime ile korkunç sonuçlara vesile oluyor!
Korkutmak…
Korkutarak insanları aldatmak…
Histeri, Yunanca rahim demek. Evet ne yazık ki insan bu duyguya çok çabuk kapılabiliyor, korku ki duyguların en güçlülerinden biri birleşince > yüzeysel < dengesiz duygu manzumesi ve bastırılmış özlemler, takdir edilme gibi insani ihtiyaçlar ile…
Bastırılmış korkular, geçmişte yaşanmış kötü anılar, hayaletleri…
Histeriye dönüşebiliyor. “Etnik temizlikler” mesela tüm bu duygusal karışımlardan, ne olduğu belirsiz “varsayımlardan” kaynaklanıyor.
Hatırla…
Hep derim ama nasıl ki insanda çocukluğu ilerisi için önemliyse…
İnsandan topluma, toplumdan insana…
Toplumlarında geçmişleri, toplum katmanları…
Burada bünyelerinde barındırdıkları “azınlıklar” onların siyasetini, görüsünü belirler.
Örneğin Fransızlar, İspanyollar, Yunanlılar…
Azınlık sahibidirler…
DIKKAT belki anlarsın bu örnekten neden batı çatal dilli, yılan gibi…
Tek kelime ve “öz Türkçeyle”
Göt korkusu(!)
Örneğin özerklik örneğin azınlıklara tanıması gereken kim haklarda bir öyle bir böyle…
Tek nedeni kendi bünyelerinde barındırdıkları toplumsal ve veya tarihi unsurlar.
Amaç…
Emsal, örnek kararlar yaratmamak.
Yerler…
Duvarlar…
Tavan, kanlar içinde, öbek öbek, kimi kurumuş…
Kahverengi – kırmızı, sanki pas gibi…
Kimi taze, kayıyorsun üstünde yürüyünce. Kanın o kendine has kokusu burnunda…
Mayhoş, tatlı…
Mide bulandırıcı VE işkence aletleri, girişte, sanki unutulmuş AMA…
Aslında bilinçli bırakılmış oraya, seni bekleyenin habercisi…
Çığlıklar duyuyorsun, yürüdüğünde dar, karanlık koridorda…
Bir hayvandan mı çıkıyor bu sesler, bir insandan mı?
Kendine sormadan edemiyorsun…
Bazen…
Orada burada rast geliyorsun kadına, darmadağın saçlar, bakımsız, perişan…
Pelperişan…
Kimi göz mor, darp izleri…
Yüzünde, kollarında, bacaklarında…
Kimisinin görüyorsun…
Etek, elbiselerden aşağı kan sızıyor, bacak arası…
Bakmazlar yüzüne, göremezsin suratlarını, baş hep aşağı…
Seks köleleri…
İnsan mı hayvan mı bilemiyorsun…
Bakmıyorlar ev kadını mi, ana mı, hâkim mi…
Tahsilli, tahsilsiz…
Kendilerinden olmasın, kadın olsun yeter(!)
“Resmi rakamlara göre” 20 bin…
Allah bilir gerçek sayılarını, tecavüze, şiddete maruz kalan kadın sayısını.
…
…
…
https://docplayer.biz.tr/storage/66/55743195/1560771430/8NqGS5H7RXys6j0i8ur3LA/55743195.pdf
http://www.okumedya.com/Ergün%20Poyraz%20-%20İplikçi%20,Kirli%20İlişkiler%20Yumağı.pdf