Manyak mıknatısı

Hanım haklı…
Olmalı, bende de olmalı!

Dünyada ne kadar manyak varsa, benim başımda…
Kardeşin arabasından, arka tekerleklerden ses geliyormuş…
Sanki kocası yok başında, annem:
“Oğlum baksana!”

İyi dedim, çağır gelsin…
Sağ olsun hanımdan kahve istemiştim koydu ocağa…
Hadi dedim taşmasın, ben başında…
Kardeş geldi bu ara…
Bakınıyor bilgisayar tarafına, yok, kapı arkasına yok, divanda yok, yok oğlu yok odada…
Ben tabii mutfaktan her şeyi görüyorum, sırtı bana dönük…
Ses çıkarmadan izliyorum, artık umudunu kesmiş olmalı döndü mutfağa doğru…
“Aaaa ağabey, burada mısın?”
Yok kızım takdim edeyim bizzati ruhum!!!

Ulan insan bunca zaman, küçücük odada ağabey arar mı?
Manyakkk ya, resmen su katılmamış tuzlu su manyağı…
Yok yaa…
Tatlı su manyağı o başka!

Biliyorum, VAR!!!

Dürüst polisimizde var…
Namuslu memurumuzda…
Cesur…
Yüreği vatan ve millet sevgisiyle atan askerimizde var…
Var Allah var, bu memleketin kahpesi kadar insan evladı olanı da var!

Pırlantamız çoktur…
Kara koyunlarımız kadar…
Altından, som altından kollarında bileziği onanlarımız var…
Ya korkuyorlar ya çaresizler…
Atatürk’ün evladı, kadını – kızı ve erkeği…
Fatih Sultan Mehmet torunu…
Hz. Muhammed (sav) ümmeti…
Iman’ı kadar yüreği, dili, eli ve beli temiz olan…
Yeter de gayri, yeter de…
İte, köpeğe verdiğin yüz yeter…
Yık Ak Sarayları başa, yık tekkeleri, zaviyeleri, medreseleri, yık…
Özüne dön, özüne.

### MUTLAKA OKU ###
oku

Pahalılık

Annem pahalılığı anlata anlata bitiremiyor…
Millet…
>>> bir şekilde <<< tatilde, keyfinde, gününü gün ediyorken…
Düşünüyorum…
Ne kadar aptalım ne kadar aptalız.

Adam olalım, toparlanalım diye bir çatı altında…
Onlarca yıldır…
Millet ise hem ayranı yok içmeye hem gidiyorlar tahterevalli ile (…)!
Geçinemiyorlar ama keyfîlerinden kesinlikle taviz yok…
Herkesin evi ayrı, elektriği, gazı, yemeği ayrı…
Geçinemiyorlar, borç gırtlağa karar AMA keyifler yerinde…
Ne diye…
Üzülürüm bilmem ki?
Bundan böyle bana ne!?

Fransa

Dünya nefesini tutmuş ABD ve Uzakdoğu’ya bakarken…
Fransa, başkan ve eşini tartışıyor…
Maaş falan…
Aslında bana ne?
Çok tartışıldı çok konuşuldu, benim IMKANSIZLARIMDANDIR…
Kadın konusunda olurumdan çok olmazım vardır benim…
Bunlardan biri yaştır…
Kimisi kabul eder kadının erketen büyük olmasını…
Rivayet bile vardır bu konuda ülkemizde, kadın erkekten yaşça büyük olursa zenginliktir diye…
Kimisi kabul etmez…
Benim İmkânsızımdır, IMKANSIZ!

Perde arkası…
Bilmek ve anlamak…
Bazen çok pahalıya patlar insana, maddi veya manevi fark etmez…
Kimi zaman can pahasına AMA ille perde arkası, ille bilmek ve anlamak!!!

Tüneldeki karanlık mi yoksa tünelin sonunda görünen ışık mi?

Hatırlı okuyucularım bilir beni…
Allah var yukarıda VE BEN Allahtan korkarım, gazabından…
Gerçek şu ki Gürbüz ailesinin erkekleri, çeyrekler dahil ne zaman “kudursa, azsa”…
Allah…
İndiriyor tekmeyi…
Tekme, tokat, şamar…
Akıl dediğin başa gelene kadar!

Adana – Ceyhan hattı bana ne kadar uzaksa, İstanbul bana o kadar yakın…
Haliyle beş dakikada Beşiktaş’ta olmaz…
Her şeyin var bir vakti – zamanı.

Bodrum ve deprem…
Cahil – cühela, mahkûm etti Bodrumluyu içki ve zevk-ü sefa diye, Allah’ın gazabı…
Deprem kesilen fatura, işlenen günahların cezası…
Dedik ya cahil – cühela…
İyi de güzel kardeşim sana bir soru sormak isterim…
Hatırlarsın geçenlerde İstanbul’a yağan doluyu…
Hani “yönetiliyor” ya ülke alnı secdeye eren hırsızlar tarafından…
İstanbul…
Emanet bir başka hırsız ve arsıza…
DIKKAT…
Bildiğim kadarıyla bu bilgi halka yansıtılmadı, basında yer almadı…
Validem, teyzem ve dayılarım o gün tünel ağzında…
Bekliyorlar noteri, vakti – saati…
Logarlar patladı, lağım suyu tünele aktı…
Bilindiği üzere engelliyim, ağır engelli, ayakta durmaktan aciz…
Açılışı “yeni” yapılmıştı…
Ülkemdeydim, dedim bir kez olsun bakayım, geçeyim karşıdan karşıya…
Lanet olsun geçtiğime geçeceğime pişman oldum, yürü, yürü, yürü…
Merdiven in çık…
Dilim iki karış dışarıda kaldı.

Bak güzel kardeşim…
“Basit” bir doğa olayı karşısında, dolu yağdı diye iflas eden milyar dolarlık bir proje…
Beklenen depremde ne olur sen düşün…
Karşındakiler…
Ülkeyi yönettiği iddiasında olanlar sadece hırsız değiller…
Ellerinde binlerce insanın kanı var…
Senin de, sevdiklerinin de yakında kanları ellerine bulaşacak haberin ola!

Kalem korkusu

Bir mantık sorusu…
İtin, iti kırdığı bir süreçte…
Olağanüstü hâl ve kanun namında kararnameler ile yönetilirken…
Her şeyin bir torbaya atıldığı bir dönemde…
“Devleti, düzeni, TBMM’ini” falan filan ortadan kaldırma gerekçesiyle…
Tutuklanan tutuklanana…
Tamam(!)

Bunlar iddia…
Öyle veya öyle değil…
İyide…
Ülkeyi yönettiği iddiasında olanlar açık açık itirafta bulunurken…
Örneğin “yeni devlet kuruyoruz” derken…
Bu savcılar, hakimler nerede?
Tutukla, tutukla bakalım nereye ve ne zamana kadar?