Anne kalk, ne uykusu bu?

Gözler kapalı…
„niye gidiyorsun sen?“
😉
Gitmemi istemiyor musun?
Gözler hala kapalı. Başını istemiyorum şeklinde salladı. Ne diyorum hep?

Hepiniz yanımda olsanız!

Gittim gazete, ekmek aldım…
Su…
Evi içme suyu doldurdum. Tize…
O da ihtiyarladı…
Gerçi mahallenin gençleri, Allah razı olsun onlardan, bırakmıyorlar…
Ama ne gereği var?
Altımda araba, kısmetse akşama görüşmek üzere. Almanya…
Dizel krizi…
Gerisi akşama, ölmez kalırsak. Sağlıcakla kalın

Kalbim ağrıyor

Üşeniyorum…
Bir boy abdesti alayım çıkacağım yola…
Yolculuk bu…
Bir saniye sonra ne olacak bilemezsin. İçimde garip duygular, hem seviniyorum medeniyete kavuşacağım için…
Hem üzülüyorum.

Yarına…
Sarı pipimin ölüm yıldönümü. Bu nasıl bir şey?

Yaşamak…
Hayat bu mu?

Bir evladım burada…
Diğeri Polonya da…
Allah…
Paşama ağabeysinin ömrünü, yaşayamadıklarını bağışlasın. Allah tüm evlatları korusun.Cümlemizi.

ve EKMEK ve Ankara

Ekmek fiyatları birkez daha tartışma konusu oldu. Fakirin ekmeği…
Geçtik katıktan, peynir – zeytinden…
Kendisi…
Un fiyatları, haktır…
Hakka…
Ayıya tapana!

F35

Al sana delil…
Mart 2019’da ikisinin teslimatı bekleniyor…
Bunu açıklayan Pentagon.

Tükürdüğünü yalıyan namussuz…
Bağır çağır sonrasında boyun ey, sonunda Almana boyun eğdiği gibi.

Ya Profesöre ne demeli?
İlber Ortaylı’ya…
Kütüphanesini Kasımpaşa ayısına bağışlaması(!)

Ya g.t kıllığı…
Veya ayı okuyup öğrensin diye, öyle veya böyle O benim için öldü!

Toparlamaya başlıyorlarmış ülkeyi

Bakma…
Eli işte gözü oynaşta derler AMA bu söz Önder için söylenmemiş!

😊

Önder…
Hem oynaşır hem iş görür.
NOKTA

Trump Kanada ile anlaştı…
Borsalarda olumlu bir meltem esti…
TÜM BORSALARDA!

Yani bizim AK Pezevenklerin marifeti değil…
Döviz…
Altı ve yedinin altına inmesi…
İki olasılık var…
Ya para buldular, borç tabii…
Ya o ikili…
Öncesi ve sonrası heyet görüşmeleri…
Vaziyet biraz düzeldi. İkisi birden de olabilir. McKinsey…
İMF…
Bilmiyorum tabii, sadece tahmin…
Yabancı yatırımcı aldanırsa bu şark kurnazlığına çok şaşırtırlar beni.

Tekrar etmekte fayda var:
Kuşlar…
Kasımda cıvıldamaya başlar!?

Gülün dikeni, delik deşik etti Önderi

Berbat açtım gözlerimi…
Kırmızı biberimin, sarı pipimin, koca göbekli Kadir’in yanındaydım. Kah mezarlıkta, kah evde bavullar, hazırlıklar…
Kah evde…
Son eksiklikleri tamamlamakla meşguldüm. Gözümden uyku akıyor…
Çok yoruldum, feci bir gündü…
Yok…
Mecburdum yapmaya, mecbur his ettiğm için kendimi.

Üşeniyorum…
Allah inandırsın…
Üşeniyorum, uçakla bile olsa benim için çok yorucu.

Benim kadınlarımın hepsi, aslında „tüm“ kadınlar gülü sever…
Gülü seven tabii ki dikenine katlanacak…
Dedim ya mezarlıktaydım ağırlıklı, kendimi iyi his ettikçe. Sevdamın, oğlumun üstüne yarım daire şeklinde demir yaptırıp gül ve sarmaşıklar ile sardırdım. Bakım istiyor. Nasıl bir sarmaşıksa, dikenli, kavisli…
Delik delik etti dikenler beni.

İnan…
Korkuyorum yarından…
Gözümde büyüyor yol, oturmak…
O can acısı.

Ne enteresan değil mi?
2,5 saate buradan Almanya’ya uçuyorsun…
Öğlenden sonra uçacağım kısmetse…
Sabah sekizde yola çıkmam gerek, İstanbul trafiği!

Tüm sevdiklerim…
Hepiniz…
Kanatlarımın altında olsanız, Önder böyle yolculuk yapmak, hasret çekmek zorunda kalmasa…
Yorulmasam keşke!