Bitmez Önderiyenin çilesi bitmez

Yoruldum ya yoruldum…
Kadında ne yapsın, nereye yetişsin?
Dün…
Yoruldu her halde koymuş para çocuklar yiyecek bir şey alsın diye(!)

Hafta sonu bile okulda, kendini eğitsin çoluğuna çocuğuna faydalı olsun diye.

Gelmeye başlarlar biraz sonra…
13 -16 arası dökülürler eve…
Jack yalnız tabii, aldım götürdüm yürümeye…
Geldik dükkâna…
Girdik odama, tam bilgisayarın başına geçeceğim işemez mi odama…
Ulan IT, daha demin yapmadın mi kakanı, çişini dışarıda?

Kızmamla birlikte yarıda kesti çişini…
Hani bağırdım mi hoplatırım ya insani oturduğu yerden veya kalp krizi geçirttirim ya adama…
Öyle bir bağrıştı!

Acıdım…
Götürdüm evine…
Baktım…
Ocağın üstü bomboş, dedim ya para…
Kendimden biliyorum, gurbetçi çocukların veya çalışan anne çocuklarının hayat dersi…
Allah ne verdiyse pişirdim bir şeyler…
Dışarıdan alacaklarından iyidir dedim…
Bir taraftan Jack ayaklarımın altında. Evde bıraksam yapacak yapacağını evin içine, dışarıya çıkardım…
Var yatağı yumuşak yumuşak, hemen girdi içine…
Yemeğini çocuklar versin, koydum suyunu önüne, bağladım bir güzel kaçmasın diye…
Üstünü…
Battaniyesiyle bir güzel örttüm, sıcak sıcak…
😊
Geldim dükkâna, vuracağım kafayı uyuyacağım biraz…
Bitmez bu Önderiyenin çilesi, bitmez…
A dostlar…
Var ya böyle sevdikleri değil dost, düşman başına!

En güzeli Recep Tayyip’in başına…
Bak bakalım hırsızlık yapmaya vakit ayırabilecek mi ondan sonra?!

Öyle doluyum ki, sanki yıllarca bir kadın ile yatmamışım gibi, priority meselesi

Patlayacağım…
Delirmek üzereyim, kendi sıkıntılarım üstüne üstlük bu vaziyet…
Euro 7,70’i gördü, şimdi biraz düştü dolar 6,53!

İster inan ister inanma sözlerime hem vallahi hem billahi…
Daha birkaç gün oldu başıma geldi…
Tayyip Hava Yolları, eskiden Türk Hava Yollarıydı…
Tabii ki maddiyat haliyle “hemen kalkan uçak”

Öyle millet gibi haftalarca, aylarca öncesinden planlayamam “izini mi!”
Gitmem gerekti mi birkaç saat sonra olmam gereken yerde olmalıyım, ben böyleyim, hayat şartlarım bunu gerektiriyor!
NOKTA

Bu benim şahsi daha doğrusu ailevi problemim…
Yeminle…
Mümkün mertebe THY ile seyahat etmeye çalışırdım, devletimin, milletimin şirketi…
Ne zaman ki bir arkadaş vasıtasıyla öğrendim, güvenilir ve birinci elden gelen bir bilgi Rasim, THY’nin başına > vasıfsız < yandaş getirildi…
Bir Alman seyahat acentesi sahibi…
Ne zaman >>> develer <<< kesilmeye başlandı apronda…
Benim THY ile işim bitti!!!
Kocaman bir NOKTA daha

Geçenlerde Tayyipistandaydım ya bayram öncesi…
Yok kardeşim yok, uçak yok. Biletler uçmuş…
Neredeyse bin kâğıt ve üzeri, 520 mi 530 Euro muydu neydi hatırlamıyorum buldum hemen ertesi gün için yer. Tayyip Hava Yollarında, aldım hemen tabii bileti.

Buraya kadar sorun yok…
Çile sonrasında ve dönüşte başladı…
Bak kardeşim burayı dikkatle okuyup anla…
Beddua edeceğim gelsin başına, EDEMIYORUM…
Allah korusun, istemem yaşadıklarımı bir başkası yaşasın, ISTEMEM…
Bir garip cins özürlüyüm…
Engeli…
Dur önümde, değilsem eğer o an Leyla…
Anlamasın beni, bu tip gerçekten engelli mi!?
Bir saniye sonrasını bilemem tabii…
DIKKAT
Dedim görevli memura Tayyipistanda, dönüşte yani…
Beyefendi özürlüyüm, yürüyemiyorum lütfen mümkün olduğu kadar koltuğum önlerde ve cam kenarında olsun…
“Bana engelli olduğunuzu gösteren bir belge ibraz edebilir misiniz?”
Gayet tabii, buyurun…
Çıkardım >>> uluslararası geçerli pasomu <<< verdim eline, baktı baktı…
(Üzerinde Almanca ve INGILIZCE yazıyor bu belgenin sahibi özürlü)
Hiçbir şey anlamadı, dedi de kendisi anlamadığını…
Kabak kafasına sıçtıgımın herifi…
DISABLED ulan disabled. İngilizcen yoksa seni neden koydular oraya?
KIZDIM, bir iki kelime söyledim. Sonrasında sordum kapı uzakta mı?
“EVET”
O halde beni birisinin oraya götürmesi gerek!

Bavulumu koydum tartıya…
DIKKAT
Bir parantez açalım…
Allah…
Kimseye yaşatmasın, özellikle evlatlarımızı korusun…
Sağlık her şeyin başı, Allah bunu sana yaşatıyorsa mutlaka vardır bir sebebi…
Ben buna yürekten inanıyorum, alın yazısı. Bende…
Belki kanına girdim insanlar!?

Almanya…
Lufthansa, Alman devletinin resmi uçak şirketi…
Adamlar ölmüşlerine de değer veriyor, yaşayanlarına da…
Engelliysen…
Özel bir itina!

Aslında böyle hizmetler Business yolcularına özgüdür…
Bavuluna priority etiketini eklerler…
Yani öncelikli…
Veya bekleme salonun ayrıdır, özel koltuklar, rahat, kahve, içecek, bisküvi falan…
Yani diğerlerine nazaran özel bir ilgi….
Keza hastaneler…
Özel hastalara gösterilen itina, yani sigortalıdan farklı…
Sana bakan başhekim, profesörler falan. ÖZEL durumumdan ötürü diğerleri zaten bana bakamıyor!!!

24 yaşımdan beri alışık olduğum bir hizmet şekli…
Hep diyorum ya mikroskopla arasan bulamazsın benim gibisini, cımbızlık çeyreğim.

Dikkatimi çekti, Lufthansa’da >>> otomatikman <<< ekledikleri o etiketi eklemedi, bavul gitmeden sordum, pardon engelliyim neden priority etiketini bavuluma yapıştırmadınız?
Efendice sordum ya efendi gibi!!!

“Biz bunu sadece Business yolcularında yapıyoruz!
NOKTA
O kadar sert bir ses tonuyla söyledik ki bunu, al THY’i bir tarafına sok!

Tayyipistanda…
Varsa paran insansın, insan…
Gerisi HAYVAN!

İsterse iki bin olsun bundan böyle biletler…
Bu son, son defa uçtum THY ile…
Havaalanından geliyorum, çok erken gitmemiz gerekti…
Bu yüzden korktum dünkü gibi olacağım diye, aklim gitti. Kaptı bavulu…
“Koşturuyor”
“Topal bacağı ile” yetişemedim kendisine. Ya dur kadın bekleee…
Yok durmuyor…
Beklemiyor beni, içim acıdı, çok üzüldüm…
Bavul tekerlekli, yeminle çekmeye gücüm yetmiyor, kaldırdım araba…
27 kilo…
Bacaklar gitti, hala düzelmedi…
Havaalanında…
İtina, itina, itina!!!

Bak kardeşim…
İhtiyarsan Allah’ın emri, ihtiyar ve engelliysen gayet tabiii…
Ağır engelliysen benim gibi, tekerlekli sandalyede yaşamak zorunda olan birisiyle >>> EŞ <<< zaten…
Bavul beklemek bile, ayakta nasıl zorluyor seni…
Bunu…
Hayal bile edemezsin!

Devlet devlet değilse…
Yönetim yönetmekten başka her şeyi yapıyorsa…
Düşünme özürlüyse…
Ve sen bunu bile bile ikide birde başına getiriyorsan…
Allah…
Belanı daha çok versin!