Ne yapayım kardeşim ne yapayım? Demedim mi sevinecek diye?

Yanımdakiler, uzaktaki…
Beni ben edenler, dinlememiş gene ağabeyi…
Nankör kedi!

Bu sandığı da ben ona boyamıştım, ek içine dedim…
Çorap dedim, çorap…
Doldur toprağı eski bir çoraba…
Ek içine çiçeği!

Dene bak gerçekten büyüyor bitkiler…
Dekor ver, koca koca taşlar arsına…
Dikkatlice yerleştir çorapları!

Biliyor musunuz korkunç olan nedir???

Yorumumu sildiler mi diye merak ettim, silmemişler…
En alta kaydırmışlar…
Bu bağlamda bir anekdot (bir anim, ancak komik değil) Altan diye bir gençlik arkadaşım vardı, yazmışımdır konuyu arşivlerimde. Bebekli…
Özbeöz İstanbul Bebek. Geçenlerde annem hatırlattı, ben çoktan unutup gitmiştim…
Altan’ın annesi benim için “oğlum, sen avukat olmalıydın” dedi…
Neden aramızın açıldığını gerçekten hatırlamıyorum. Beni hırsızlıkla itam etti…
Iş yerime beni şikâyet etmiş oradan bilgisayar çalıyormuşum(!)

Dedim ya ayrıntıları ile anlatmıştım bu konuyu bu yüzden kısa kesiyorum, amirim bir gün beni ofisine çağırdı dedi “böyle böyle”
O…
Beni özel olarak yanına çağırıyor, dedi “olay polise intikal etti evini gelip arayacaklar”
Türkçesi…
Varsa bir şeyler kaybet!

Benim amirim bana söylüyor bunu…
Kaybedecek bir şey olmadığı için geldiler, gittiler. Konu kapandı…
Tabii ben bunu bana yapanı merak ettim, bir gün öğrendim…
Gittik evlerine hesap sormaya, annem ve ben…
O zamanlar söyledi annesi bu sözü bana. Gençliğimden beri ben böyleyim çünkü gençliğimden beri bu tür insanlarla muhatabım, olmak istemesem bile. Polisi, insan demek içimden gelmiyor hayvani…
Askeri osu busu…
Yemin ediyorum pişmiş tavuğun başına gelmeyenler ömür boyu başıma geldi…
Bu yüzden bilgi, bu yüzden kelimeler(!)

Yeri gelir…
Ben sözlerimle de gerekirse insani komaya sokarım!
Beni bilen bilir.

Okudum diğer yorumları…
Nick Name’e, rumuza bakar mısınız; Osmanli reloaded…
Ananı da reloaded yapmışlar gayet açık…
Ama seviye…
Ama argümanlar…
Ama mesafe…
Yok kardeşim gerçekten biz Kahpedoğan’ı hak eden bir milletiz.

Dedim ya yozlaşma dünya çapında, başka bir örnek…
Dün aksam kulüpte, bundan böyle 30 atış şart. Zar zor yaptım, ateş etmekte ne var deme…
Tetik bile yoruyor beni…
Neyse bir saat kadar kaldım kulüpte. Çıktım eve gideceğim Thomas çağırdı beni yanına, sigara içiyordu dışarıda. Yanında hani iki ihtiyar var, kari ve koca, çok beğeniyorum ya kendilerini onlarda yanında. Dedi “Du bist ein wirklich schwieriger Fall. Ich mus mit dem Michael über dich sprechen. Ich kann das nicht alleine entscheiden”
???



İhtiyar araya girdi, sordu “arabanın arkasında ne yazıyor?”
Dedim Atatürk’ün imzası…
Ya adam bırak izah edeyim, iki Alman aralarında heyecanlı bir sohbete başladı…
İhtiyar olan biraz bilgisi var Atatürk hakkında ama üç kelimden ikisi yanlış…
Thomas daha beter, sormaz mı “Atatürk öldü mü?”
Buna benzer, başladı seviyesiz bir konuşma aralarında…
Biraz dinledim, dayanamadım çekip gittim.

Kime…
Hangi birine laf, söz yetiştireceksin?
Çağımızda, internet sayesinde herkes doktor, herkes avukat herkes UZMAN(!)

Tehlikeli olan…
Korkunç olanı, yârim yamalak bilginin tehlikesi!

ÖRGÜTLENME üzerine

Studio Berlin…
Yorumumu silmeleri ihtimal dahilinde. Bir konu üzerinde araştırma yapıyordum. Evlat için…

Iş dünyası başta olmak üzere medya, iletişimin her türlüsüne…
ZOR kardeşim bizim işimiz çok ZOR!

Kanalı açman lazım yorumu görmen için!
>>> https://www.youtube.com/watch?v=1BqP4xICHn0 <<<

İyi değilim kadın, iyi değilim. Kaçıncı düzeltmeyi yapıyorum

Türkei: Kein Wirtschaftswunder mehr

Google arama:
https://www.google.de/search?source=hp&ei=mLI8W7b-MM_nsAGIyL24DA&q=T%C3%BCrkei%3A+Kein+Wirtschaftswunder+mehr+%7C+ARTE+Reportage&oq=T%C3%BCrkei%3A+Kein+Wirtschaftswunder+mehr+%7C+ARTE+Reportage&gs_l=psy-ab.3…16316.16316.0.17463.1.1.0.0.0.0.138.138.0j1.1.0….0…1c.1.64.psy-ab..0.0.0….0.YoxG3yrtdBo

İzlediniz mi bilmem?
HAYVAN diyesim geliyor, DIYECEGIM…
Bak benim güzel hayvan kardeşim, SANA kardeş dedim…
O halde bende hayvanım!

Evet, hayvanım çünkü hala anlatamaya, seni ikna etmeye çalışıyorum…
Hayvanım çünkü içimdeki ümitleri öldürmek istemiyorum!

Ne diyor BENIM HAYVAN kardeşim?
“Dolar, 15 – 20 TL (Tayyip Lirası) bile olsa arkasındayım!”
Allah korusunnn…
Öyle bir şey olursa altından kalkamayız, borçlar üçe, dörde katlar…
Ama hayvan kardeşim bunu düşünmez, anlamaz…
Düşünemiyor ki hem hayvan hem düşünme özürlü!

Komplo teorileri seni kuruntun…
Evet…
Dışarıdan baskı var, yasakladılar Arap’ları…
Arap…
Seni “ikinci” kez sırtından bıçakladı. Dünya lideri diyorsun…
Pardon, af et kaba sözlerimi…
El alemin götü ile osurmak kolay kardeşim, hangi yaptığını özbeöz kaynaklarla yaptı?
Bir tane örnek göster, bir tane ya bir tanecik!

Yok toparlanamıyorum ama bunu da yazmadan edemeyeceğim

Bir öncesini kestim attım, iyi değilim…
Dün izlediğimde düşündüm ALLAH’I, düşündüm MUSEVI kardeşleri…
Mevla’m…
Yahudilere Kaşrut kurallarını (Koşar) koyarken…
Düşünün bundan 3000 SENE ÖNCE…
Hristiyan’a ve Müslümana orucu şart koşarken bilmez mi kuluna neyin iyi gelip gelmeyeceğini?

Mutlaka izleyin MUTLAKA…
Evet…
SÜT temel bir besin maddesi, analarımızın ak sütü helal her birimize AMA…
Fazlası da fazla!

Her şeyin kardeşim, her şeyin fazlası fazla…
Dincilerde fazla gelmeye başladı bana!

MUTLAKA IZLE


Bak unuttum, “KAFA”
Dikkat edin bir yerinde analizden söz edilmekte, benim yazdıklarımı hatırla…
Allah…
İki göz vermiş, ikisiyle gör diye. TOPLAM veri tabanının sadece birini, bir kısmını analiz edersen…
YANILIRSIN!

Lütfen her kelimesini içinize sindirerek izleyin!

Bak güzel kardeşim YÜZEYI, yüzeyselliği demin anlatım sana

Dolar 4,71 Euro 5,48…
ANLA!

Daha “dün” seçim olmadı mı?
Yine erken seçimden söz edilmeye başlandı!
NEDEN?
Çünkü yönetemiyorlar, Arap’ın t.s(l)ağı diye boşuna demiyorum…
Para muslukları kesildi, AB(D) “desteği”…
Ne diyorlardı?
BILIYORUZ ve gerekenleri seçim sonrası YAPACAGIZ, yapsanıza!?

Uşak bunlar anla, sadece uşak…
Dünya lideriniz bir uşak, bir maşa. Düşürse ya doları ekonomi dehası(!)
Enflasyon aldı başını gidiyor.
MHP…
Frenmiş, denge. S.ktir oradan onlarda onun bunun uşağı!

Beş tane taş, YOK beştaş değil alt tarafı beş tane taş

Garajı boşaltıyorum, oraya taşınacağım. Kendime orada bir çalışma odası hazırlıyorum…
Yer taşı, bahçe taşı da diyebiliriz…
Birer metre kare, sekiz cm kalınlığında. Ağırlığını bilmiyorum, bana çok, çok ama çok ağır geldi…
Tanesi 20 kilonun üstünde olduğu kesin çünkü gücümün son raddesiydi…
Hanim kıyametleri kopardı, ölmek mi istiyorsun?
EVET!

Bana ömür boyu 20 kilo üzeri kaldırmak yasak. Aort, HEMEN kalp çıkısı. Ameliyatlı…
Bir, iki dakika. Daha fazla sürmeyecek.
Tam tamına iki buçuk saat sürdü taşları bir yerden bir yere koymam, oradan oraya taşımıyorum, tekerlekli arabaya koy, indir. O kadar yani!

Komalardayım, ancak kendime geldim…
Dünkü sorumun cevabini borçluyum sizlere. Malumunuz…
Türk mutfağında her şey küçücük küçücük kesilir, biçilir. NEDEN?
Tabii ki sofra adabı, ağzı kocaman açmak ayıp sayılır AMA asil neden MATEMATIK…
Dün söyledim ya, yapıyorsunuz bir şeyler ama neden, neyi yaptığınızın farkında bile değilsiniz!

Temel formüler:

Hatırladığım kadarıyla bu konuya bir kez daha değinmiştim…
Yüzeysellik kardeşim yüzeysellikten olabildiği kadar kaçarım, sevmem…
Çok fazla derinlere daldım mi da…
😊
Öğrendim artık, hayat en iyi eğitmen…
Ne boğulma tehlikesi atlatıyorum ne vurgun yiyorum. Vurgunum…
Ama vurgunun nedeni başka…
Türk mutfağının olmazsa olmazı soğan mesela…
Biber falan. Belli bir yüzeyi vardır, küçücük küçücük kestin mi yüzeyini otomatikman büyütmüş oluyorsun. Bir nesnenin, gıda maddesinin yüzeyi ne kadar büyük olursa o kadar lezzet katar aşa!