Dikkatinizi çok önemli bir duruma çekmek isterim

Gazeteler olsun, görsel yayınlar…
Haber diye bir şey kalmadı, ülkede sesler kısıldı…
Sistem değişikliği öncesi iyi kötü yine bazı bilgiler edinebiliyordun…
Artık…
Ortalık “güllük, gülistanlık(!)”

Var ya…
Bakin buradan açık açık yazıyorum, zaten yaşamıyorum…
Hani birileri imkân yaratsa, ben hazırım tam alının ortasından kurşunlamaya…
Gelecekmiş buralara…
Galiba attığımı vurduğumu ispatlamış durumdayım, hazırım onu tam alnından vurmaya.
NOKTA

İnsana ateş etmek kolay mı?
Elbette değil…
Ama ateş edeceğim, ÖLDÜRMEK istediğim insan değil!

“Elden” haber alıyorum…
İnsanlar inim inim inliyor, her şey ateş pahası, adalet ki hukuk kalmadı…
Ne mal ne can güvenliği!

Hâkim…
Bizzat hâkimin kendisi gelmiş atalardan kalma mülke, durum tespitine…
Hep yazarım iftar ile akıncı köylerinden biri diye, ta o zamanlardan beri atalarımızın bir kısmı o köyün yerlisi, köy ağası, ileri geleni, toprak zengini…
Yüz yıllardan beri kimse sormadı, sorgulamadı…
Biliyordu bu ailenin malı…
Geldi piçin biri, arazi mafyasının bizzat kendisi ve ülke ülke olmaktan çıktı…
Sanmayın mal, mülk içindir bu sözler. Baba tarafından yemişim kazığı, anne tarafı söker mi artık bana?
Allah…
İster inan ister inanma, veriyor, şükür Rabbime O beni, bizi biliyor…
Dükkân meselesi gibi, daha dün konuştuk valide ile…
İzale-i şule…
S.ke s.ke alacaklar elimizden tapulu malimizi, hak olsa, adalet…
Mahkemelerde süründürürüm be…
Ama nerede? Alacaklar alçaklar s.ke s.ke…
Mala, mülke, paraya gözüm tok benim…
Allah neler neler verdi, neler kaybettim…
Derdim…
İnsan, derdim adalet, derdim özgür ve reşit bir birey olarak kendi >>> özgür irademle <<< hareket edememek, kendi kararımı kendimin alamayacak olması!

Çocuk muyum ben, çocuk mu?
Bir başkası benim adıma karar verecek ve uygulayacak öyle mi?
Ben daha ölmedim AMA pekâlâ bu uğurda gözümü kırpmadan can alabilir, öldürebilirim!

Kalbim

Allah tüm ocak başında…
Amelelik yaparak, bedenen ve zihnen çalışmak zorunda olanların yardımcısı olsun…
Ekmeğini topraktan veya başka şekilde çıkarmak zorunda olanların yardımcısı olsun…
ALEVLER arasında alevler ile boğuşarak can, mal kurtarmaya çalışanların.

Çok sıcak…
Kalbim…
Böyle devam ederse ki edecek gibi görünüyor ben kesin hastanelikim. Bu ne ya?
Bu ne?
Şahtım şahbaz oldum. Parmağımı kıpırdatmaya halim yok…
Yetmiyormuş gibi birde yaz nezlesi. Hayatımda en nefret ettiğim şey…
Burnum çeşme, boğazım kazma…
Elli üç yaşında sümüklü çocuklar gibi dolaşılır mi ortalıkta?

Altından kalkamıyorum kardeşim altından kalkamıyorum

Eskiden…
Hem vallahi hem billahi ateş parçası gibiydim, bir fırtına…
Ateşime değen iflah olamayacağı gibi…
Kaçan ancak kurtuluyordu yanıp kül olmaktan.

Boşuna demiyorlar yarış atı çabuk yorulur, hayat ziyadesiyle yordu beni…
Valide tutturdu çok zayıfladın çok zayıfladın diye…
Bu kadar koşturmaya az bile!

Masamın üstü evrak dolu, girdim odama dükkânda bismillah dedim…
Bir saatte dağın yarısını tükettim, kendimle birlikte…
Yarım g.t, fuzuli işler müdürü, mutsuz eşeğe…
Yalnız çeyreğe yol göründü yine…
Yollar yürümekle aşınmaz, Önder yorulsa da duramaz…
Kurt kaynıyor bir taraflarımda, hadi bana güle güle!