SÖYLEEE! Bunlara mı anlatacağım milliyetçiliği, Türkçülüğü, Türk kelimesinin ne demek olduğunu, Türklüğün özünü

YOKKK…
Zahmete değmez, küçük, seçilmiş bir gurup…
Sapına kadar erkek…
Saç telinin ucundan, ayak tırnağına varana kadar Türk’ün kadını, Türk kadını – kızı…
Yeterde artar bile bunlara!

KLASIK SOSYOLOJI TARIHI

İsmet İnönü hırsız öyle mi?
9 Şubat 2019

Abdülhamit’in torunuyum diye ortaya çıkan bir arkadaş var, kendisine “sultan” diye hitap edilmesini istiyor.
Bir yandan Akp’yi şakşaklıyor, beri yandan “padişah dedemin tapulu mallarını geri istiyorum” filan diyerek, Boğaz’daki Suada’yı istiyor.

En son çıktı… Kurtuluş Savaşı kahramanımız, İkinci Cumhurbaşkanımız, tarihin gördüğü en namuslu devlet adamlarından İsmet İnönü’ye “hırsız” dedi.

Kelimesi kelimesine… “Osmanlı hanedanı sürgüne gönderildikten sonra, İsmet İnönü Fransa’ya geliyor, hanedan mensuplarını ziyaret ediyor, Abdülhamid’in kızlarından Şadiye sultan’a da uğruyor, bu olay basında yeralmıyor, Şadiye Sultan biz ülkemize geri dönmek istiyoruz diyor, hiçbir şey talep etmeyeceğiz diyor, İsmet İnönü ‘bunun bir bedeli var‘ diyor, ‘bu iş böyle kolay değil‘ diyor, Şadiye sultan babası Abdülhamid hanın kendisine, evladına bıraktığı bütün değerli mücevherleri çıkarıyor, İsmet İnönü’ye teslim ediyor, sonra bir daha İsmet İnönü’den haber alamıyorlar, Türkiye gazetelerini takip ediyorlar, taa ki bir gün İsmet İnönü’nün katılmış olduğu bir toplantıda İsmet İnönü’nün hanımının üzerinde kendi broşunu görüyor, çok acı meselelerdir” dedi.

Yani İsmet İnönü, hanedan mensuplarını sadece dolandırmakla ve mücevherlerini çalmakla kalmamış, hırsızlık malını eşine hediye etmiş, Osmanlı sultanları gibi gezdirmiş.

Eminim böylesine bir karalamayı ilk defa duydunuz ama… İlk değil.

Aslına bakarsanız, varılmak istenen hedef de İsmet İnönü değil.

Nisan 1919…
Mustafa Kemal’in Samsun’a çıkmasına sadece bir ay vardı, İstanbul’da geceli gündüzlü toplantılar yapıyor, milli mücadeleyi birlikte yürüteceği kadroyu örgütlüyordu.

Şak…
İkdam gazetesinde bir haber patladı.
“31 Mart vakasında sultan Abdülhamid tahttan indirilirken, Yıldız Sarayı’nın yağmalandığı, Mustafa Kemal Paşa’nın sarayı yağmalayanlar arasında yeraldığı, Mustafa Kemal Paşa’nın elmaslı incili bir kürdanlık çaldığı” yazıldı!

31 Mart vakası, Nisan 1909’da yaşandı.
Bu haber tam 10 sene sonra, Nisan 1919’da yazılıyordu!

Mustafa Kemal’in tam Anadolu’ya geçme arefesindeyken iftiraya uğraması, hırsız ilan edilmesi, “padişahımız efendimizin sarayını soydu, eşyalarını çaldı” denilmesi, pek de sürpriz olmamıştı.
Çünkü, İkdam gazetesinin İngiliz tetikçisi olduğunu cümle alem biliyordu.

Buna rağmen, karalama kampanyası amacına ulaşmıştı, insanların zihninde kuşku doğmuş, acabalar oluşmuştu.

Hem Mustafa Kemal aleyhinde iftira yazıyor, hem de kendisini savunması için Mustafa Kemal’e söz hakkı tanımıyorlardı.

Mustafa Kemal bu çirkinliğe karşılık, milli mücadelenin yanında yeralan İleri gazetesine röportaj verdi.
Çok kısa konuştu.
“Gülünç ve fecidir. Namusa saygı kalmadığını görmekle üzüntülüyüm” dedi.

Bu “gülünç” ve “feci” olaydan tam 100 sene sonra, İsmet İnönü’ye hırsız denildi.

Hem de tıpkı Mustafa Kemal gibi, İsmet İnönü’nün de Abdülhamid’in mücevherlerini çaldığı öne sürüldü.

(Özellikle son 10 senedir gençlerin zihnine Atatürk’e karşılık Abdülhamid koymaya çalışmalarının… Atatürk’ü tarihten silmeye kalkışırken, Osmanlı’da sanki Abdülhamid’ten başka padişah yokmuş gibi davranmalarının… Tarihin t’sinden haberi olmayan cahil cühelayı, kafasında fesle dolaşan tımarhanelik tiplerle zehirlemelerinin… Atatürkçü faaliyetlerin saldırıya uğramasının, linç edilmesinin… Son hamlesidir İsmet İnönü’ye “hırsız” denilmesi.)

100 sene önce namusa saygı kalmadığını görmüştük.
100 sene sonra da namusa saygı olmadığını görüyoruz.

https://www.sozcu.com.tr/2019/yazarlar/yilmaz-ozdil/ismet-inonu-hirsiz-oyle-mi-3454490/?utm_source=yazarlar&utm_campaign=diger_yazilar&utm_medium=diger

Dede gene haber uçurdu, ah dede vah dede sen neymişsin sen?

Başımı belaya sokacak benim…
Çenesini tutamayan dede, aptal…
ULAN…
Dede sana mı kaldı, sana ne?
Bu millete…
Tayyipgiller çok bile!

Yusuf Akçura – Hatıralarım

Yusuf Akçura – Türkcülük, Türkçülüğün tarihi gelişimi

>>> Yukarıdaki linkleri kopyala. Aşağıdaki linki aç, yapıştır > download <<<

https://www.robsonmartins.com/inform/issuu/

Bak ya wordpress’in azizliği…
Tırnak içine alıyorum likleri. TABII tırnakları kopyalamayacaksın!

“https://issuu.com/toluhan/docs/yusuf_ak_ura_-_hat_ralar_m”
“https://issuu.com/toluhan/docs/yusuf_ak_ura_-_t_rk__l_k__t_rk__l__”

Partili Çamurbaşkanı konuşuyor yine, merak ediyorum NEDEN ACABA

Kameralar…
Dar açıda, meydanları artık dolduramadığı için mi acaba?

Korkar oldum Türkiye’yi aramaya, bu sabah Yxxx ile konuştum…
Daha doğrusu yazıştım, hala kızı…
Küçük olanı…
Selam sabah, geçinebilir musunuz Yxxx?
“çok şükür yuvarlanıp gidiyoruz!”
Bu cümlenin yarısı doğruysa, yarısı saklamadır. Söylemez, AMA…
EMINIM Allah onunla!

Neden mi?
Kocası ile birlikte, ikisi birden iyi insanlarda onun için…
HAYIRLI EVLAT…
Hayırlı akraba, halasına varana kadar, halasına ki erkeğin hiçbir şeyi sayılmaz…
Sonra…
Ev hayvanat bahçesi, bu yüzden de pek gidip gelmem, en fazla ayaküstü…
Merhaba, merhaba…
AMA insan, yok yakınım olduğu için demiyorum. Doğruya doğru, bencil insani sevmem…
Diğerinden bahis ediyor muyum hiç?
Bunlar başka, bunlar farklı…
Bebemiz, hani ağır hasta olan. Allah yardımcıları olsun, HER AY DÜZENLI, 2 bin Tayyip Lirasi masraf (iki milyar), cepten. Hepsi yaşını başını aldılar artık, çoğu dökülüyor…
Tabii üzüntü…
Ama elden bir şey gelmez, kendimde…
Sevdiklerimde onlardan daha iyi değil ki!

Bacaklar, zangır zangır titriyor. Jack, mecburum

13:13 / 11:13

Dolar 5,26
Euro 5,95
Çeyrek altın 362,36
Borsa 104291

Altı bin insan gelmiş Düsseldorf’a…
400 milyonluk satış yapılmış…
Hayırlı işler cici hanımlar, beyler…
Hayırlı işler…
Merak etmeyin en kısa süre içeresinde başınıza çöker!

Yazmıştım…
Deprem dedim, depremi beklemedi…
Çökecek…
Daha çok çökmeler olacak!

Benim tepemi attırma, zorlama. Biliyorsun zorlamaya hiç gelemem, yok olmuyor. Canım istemiyor!

Psikoloji için S. Freud neyse…
Sosyoloji içinde Émile Durkheim‘de odur…
Türkçülüğü ki kendi başına bir konudur, Türkçülük demiş olmayalım…
Milliyetçilik, ulusalcılık gibi kavramlar özellikle bizim durumumuzu daha iyi ifade etmekle birlikte…
İncelenmesi, araştırılması durumunda bireysel bir olgu olmaktan çok sosyolojik bir durum, bir akımdır. Toplumsal bir kimlik, bir bilinç…
Türk milliyetçiliği başka bir şeydir, Türkçülük bambaşka…
Siyasi bir görüştür…
Türk…
> Siyasal milliyetçiliği < Yusuf Akçura Beyefendinin 1903 yılında yayınlanan:

Üç Tarz-ı Siyaset

Başlıklı makalesiyle başlar. Ben…
Ne o görüşü ne beri görüşü savunuyorum.

BEN…
Bir Atatürk milliyetçisiyim. Ulusal birliğimize, toplumsal tüm ögelerin dengeleminden oluşan O…
Kocaman, karmakarışık ama bir o kadar güzel BÜTÜNE…
Kocaman bir çayırdaki çiçeklerin, bin bir renk cümbüşünden oluşan güzelliğe…
HAYRAN…
Bir insanim sadece.

Biz…
Tabiatta yer alan > hayvan < türlerinden sadece biriyiz. Tabiat kanunları…
Rabbin bize öngördüğü rolü dahi hakkıyla yerine getiremeyen bir canlı türü…
Bilmem biliyor musun?

En son bilimsel veri, sürü psikolojisi, SÜRÜ…
Sosyolojisi…
Bir kuş türü, sürü halinde hareket eden, göç eden türlerden biri…
YEDI…
>>> Her bir kus <<< etrafındaki YEDI kuşun hareketlerine göre kendine çeki düzen veriyor…
Ne diyorum hep???
İnsan…
Yetişmesinin, çevresinin bir ürünü…
Alışkanlıklarının bir esiri!

Tepemi attırma, bir ara…
Canim istediğinde…
Yeri geldiğinde!!!

http://aton.ttu.edu/pdf/Uc_Tarzi_Siyaset.pdf

😊 😊 😊

Ağlanmıyorum, yeminle ağlanmıyorum. Bebeler dururken, ben(!) Zaten ağrılar çok büyük oranda kontrol altında, halsizlik, imansız bir halsizlik, şeker, nereden biliyorum, motoru bozdum. İçtiğimin hadi hesabi yok. Tabanlarım, halsizlik şekerden geliyor olmalı, zaten doktorlar şaşıp duruyordu nasıl komaya düşmüyorum diye. Ne yapacağımı da bilmiyorum, nereye gidip bas vurmam gerektiğini, beyin durdu. DKD, düşünmedim değil on senenin çok üzeri oldu en son gideli, Saarbrücken, nörolog (…) ya o kadar çok yârim yamalak inşaat var ki, ne yapacağımı bilmiyorum!

Sallanma…
Kasırgada kalmış yaprak misali, gidip geliyorum!

Evlat…
😊 😊 😊
Dediğini yaptı, çocuk gibi oturttu bizi önüne…
Böyle, böyle…
Kadın milletti kardeşim kadın milleti, Allah kimseyi ellerine düşürmesin…
Ne diyeyim?

Allah’ım hayırlıysa beri, hayırsızsa geri!

Tabii gönül isterdi bir Türk gelini…
Ama…
Allah böyle takdir ettiyse, Allah tamamına erdirsin, Allah bet, bereket…
Sonsuz mutluluklar, afiyet, hayırlı evlatlar versin demekten başka ne diyebilirim?

Gerçekten öyle, ben ona karşı nasılsam O da bana karşı öyle

Ana – oğul münasebeti değil bu, çok ötesi…
Rahmetli pederin hep anneme dediği gibi…
“Beraber büyüdünüz!”

Arkadaştır, gerçek bir dost…
Akıl hocam, danışman ne bileyim hayatimin neredeyse her alanında olan bir insan…
Biri öksüz diğeri yetim büyümüş, tüm hasretlerini tüm özlemlerini…
DOYA DOYA…
Yaşattılar bize, sevgi…
Sevgi neden benim hayatımda bu kadar önemli?
Saygı…
Güven neden bu kadar önemli sanıyorsun benim hayatımda?

Malum nedenlerde dolayı sevgiyi gösteremedim, senin tabirinle yanımdakine…
Onu bırak…
Evlada…
AMA, ama var ya güvenin, bana SONSUZ güvenmenin her halini yaşattım onlara…
Kalbimde olanların hepsine, bakma…
Küfür, kâfir, bağırma AMA üstüme düşen bir şey varsa…
İki elim kan içinde, gırtlağıma kadar kan içinde olsam, nefes bile alamasam…
HER ZAMAN!

Sevmesin yürek bir kere, hep dedim sana…
Kolay kolay giremezsin, girmen mümkün değil hele O odaya…
Ama girdin mi de ya ölüm…
Veya af edilemeyecek bir hata, ihanet mesela…
Ki…
Neticede O da ölümle sonuçlanacak bir vaka!!!

Hayat denilen büyük tiyatro sahnesinde yer alıyorsan, sana laik görülen, üstlendiğin vazifenin hakkını verecek, anın, sahnenin ama aynı anda tüm oyunun, oyuncuların farkında olacaksın!

Küfür ederim, söylenirim…
AMA…
Gördüm mü böyle sahneleri, baktım mi gülen, ağlayan, hüzünlü, sevinçli gözlerin içine tüm kızgınlığım, öfkem geçer. Bizi…
Bizden değil yabancıdan öğren. VE EVET…
İnsan…
Bilmediğinden, tanımadığından çekinir, korkar…
Bilmediği için neler neler kurgular. Halbuki konuşmalıyız, anlatmalı, karşımızdakini anlamaya çalışmalıyız. Aferin sana oğlum…
Aferin…
Ne demek gavur?
Süryani’yse, Ermeni, Hristiyan veya Musevi…
Bir Müslüman…
Allah değil midir Yaradan?

MUTLAKA izle

The second nuclear age strategy, danger and the new power politics

Önümüzdeki dönemde, çok süreceğini sanmıyorum…
Eğer bir araya gelip, akıllarını başlarına toplayabilirlerse, Avrupa Birliği ordusu…
Hemen ardından…
AB Atom bombası, gündeme gelebilir. İngiliz’in, Fransız’ın zaten var, onlar birer nükleer güç…
AMA…
Gittikçe küçülen bir dünyada…
VE YENI Jeopolitik, stratejik “bencillik doktrinlerine” göre…
Bunun gerçekleşmesi muhtemel senaryolar arasında hesaba katmamız kaçınılmazdır.

Tayyipistan…
Bu “oyunun” neresinde, yeri neresi…
Bu >>> güç birliğinde <<<
Hangi safta, hangi tarafta yer almaya çalışacak VE daha da önemlisi üsteleneceği rol ne olacak…
Bir maşa, büyük güçlerin, birliklerin elinde sadece bir maşa olarak mı kalacak…
YOKSA…
Kendi güç ve öneminin farkında olarak bu kurtlar sofrasında yerini alabilecek mi?

Daha iyi, daha kolay anlaşılabilmesi için önce, her zamanki gibi gündelik hayatımdan size bir örnek vermek istiyorum, tabii bu örnek beni anlayan, anlayabilene sadece bir emsal teşkil edebilir!

Bir soruyla giriş yapalım konuya…
Allah…
BU KADIN denilen varlıkları neden yarattı acaba???
Yaaa…
Bunlar ne işe yarıyor, bunlar başımıza bela mı geldiler dünyaya?

Sonunda…
İspanyollar bile isyan etti, İspanyol erkekleri…
Sağ…
Sözde muhafazakârlar, bir bir seçimleri kazanmakta. Franko’dan sonra beliren yeni bir tehlike…
Bir yerde hak vermiyor değilim, gerçekten yetti cana…
Feminizm…
Bu ne ya?
Tekerleği, bizim dinciler gibi tekerleği ikide birde yeniden icat etmenin anlamı var mi?

Gayet tabii…
Kadın olsun erkek olsun birer insan olarak eşitler, gayet tabii…
Ama Allah ama tabiat ama insanlık tarihi…
Cinsleri…
Ve bu cinsellerin “klasik” görev dağlımın da ayrı yerlere tanzim eti!

NOKTA

Anlatırım bazen sevdiklerimi, çocuklar, kadınlar, evimin kadınları…
Allah var yukarıda, görüyor, duyuyorum neler var bu dünyada…
Gerçi…
Öylesi benim elimde, VE BUNU KELIMENIN TAM ANLAMIYLA YAZIYORUM…
Böylelerinin, benim elimde ömürleri oldukça kısa olurdu…
Berberden, çarşıdan çıkmayan cinsi…
Ben dahil, evimin insanlarının böyle dertleri yoktur…
Aslında teknoloji özürlü insanlardı…
Ben öğrettim, başıma bela açtım. Neyse geçelim…
Sağ olsunlar, var olsunlar. Allah eksikliklerini yaşatmasın bana…
Teknoloji gibi zaten hassas bir konuyu bırak bir tarafa, betondan olsa, granitten…
Eşya, dayanmaz bunlara…
Valide…
Tableti yedi!

😊

Tabii yaşını başını almış bir insan, anacığım benim. Doksan dokuz defa sırtımda evreni daim ettirsem…
Hakkını ödeyemem…
“Tek eğlencesi”
Var elimde bir sürü bir şeyler, vermedim, veremem…
Biliyorum, kitaplarım, kütüphanem misali öldürecek…
Dedim en iyisi orta halli yeni bir şey alayım, bozarsa bozsun…
DIKKAT…
Almanya’da yaşıyorsan, yalanla beni…
Yalanlayabilirsen tabii…
Git çarsı – pazara, giyim, kuşam falan…
Gırtlak hariç…
“Her yer sinek avlıyor!”

Her yer mi dedim???
Pardon, ki küçük esnaf dahil bunlara…
SÜPER teknoloji marketleri hariç…
İğne at yere düşmez, tıklım tıklım ya tıklım tıklım …
Bu neden önemli, sonra gülüm sonra…
Devam edelim Düsseldorf’la…
Yap işlet, devir et…
Tank – Palet fabrikasını satmamışlar canım…
Sadece 25 seneliğine işletme hakkını devir etmişler(!)

Emine’nin…
Bir tarafına mı değdi, girdi neden işletme hakkını devir ediyorsun sen…
Bunu açıkla?
Buna benzer, tek yeşil alan kalmayınca büyük kentlerde…
Arap başta olmak üzere, İngiliz falan satın almaktan doyunca, bıkınca…
“Bizimkiler”
Cümbür cemaat geldiler Düsseldorf’a. Talep fazlası daireleri gagalayacaklar…
Enayilere…
Yetmiş küsur müteahhit şirketi, Alamanya da…
Buralarda ENAYI çok nasılsa!

Unutuverdiler Sarayevo’yu, Bosna’yı falan…
Dincilerden yedikleri kazıklar yetmedi…
Bir yenisi, bir daha…
Bir daha, daha sert, daha derin…
Hadiii, hadii daha çabuk, az kaldı…
Çarp beni…
Daha çok yiyeceksiniz dincinin …!

Ve bir kez daha Nord Stream II…
Pakistan…
Atalardan kalma baba dostu, dost değil mi?
Kardeş…
Din kardeşi, nice Türki Cumhuriyetler…
Yanı başımızda Türkmenler(!)

Anlamdın değil mi neden durup dururken Pakistan dediğimi?

Sonra…
Evet, sonra Kürtler. Kardeş değil miyiz onlarla, akraba?
Bir IŞID, BESLEYEN Kahpedoğan’ın kendisi. Suriye ne kadar önemli ve ortalık yatışın…
Gör bak…
Önemi daha da artacak!

Yanlış siyasetler…
YANLIŞ, stratejik “derinlikler”

Hiç sordun mu kendine…
Birdenbire…
Bademlerde bu füze merakı niye diye???

Serseri sürüsü…
Serseri…
Hırsızlıktan, arsızlıktan başkacasını bilmezler ki!

Evet…
Rus ile savaş baltasını ebediyen gömmeli…
Ebediyen…
Ve yine, Allah gani gani rahmet eylesin, geçmişten günümüze, geleceğe…
Tüm şehitlerimizin AMA en başta Gazi Mustafa Kemal’in…
Atatürk’ümüzün…
Allah, ruhlarını yâd etsin, mekânları cennet bahçeleri olsun…
“Yurtta sulh, cihanda sulh”
İyi komşuluk ilişkileri, dört tarafımızla. Din gibi, ortak hayaller…
Ortak bir dünya görüşü, çevrecilik mesela, ticarette bir bağ…
Menfaatler kaynaştırır, birleştirir insanları VE bizim ve coğrafyamızın buna çok ihtiyacı var.

Iran…
Iran son kale, Iran boş ver Mollaları, gelip geçici…
Iran ile iş birliğini pekiştirmeli!

Belki…
Böylelikle Israil ile aralarında en azından bir çatışmazlık ortamı yaratılabilir, ben buna inanıyorum…
Çünkü kimse…
Hiç kimse evlatlarının ölmesini istemez. Karşılıklı bilgi, teknoloji alışverişi…
Yeşertir bölgeyi, çevirir cennete.

Yazmıştım değil mi Stephen Bannon’u…
YAZMIŞTIM…
Ta ne zamanlar, bu bir mücadele, egemenlik mücadelesi…
Yok milli değil, yerli ve milli…
Bizim a.cık ağızlıların iddia ettiği gibi, küçük oyuncu, piyon bunların hepsi…
Meselenin özü…
Dünyaya kim egemen olacak?
Oyunların oyunu…
Soruların, sorusu bu!

Çin…
İlginç bir strateji izlemekte, kayda değer ve çok dikkatle izlenmesi gereken bir strateji…
Afrika…
AMA özellikle Pasifik Okyanus’u kıyı şeridi boyunca izlediği strateji…
Yarattığı bağımlılıklar…
Dünyaya kim hâkim olacak sorusunda, bende varım…
Beni boşlama anlamında!!!

Ve evet, dünya yeni bir soğuk savaş sürecine girdi…
YETTI…
Dünyaya iyi gelmedi tek kutuplu olmak, bir AB(D)
Az geldi, terazi dengesi bozuldu…
Bekleyip göreceğiz…
Kesin olan bir ABD varlığına bir süreliğine daha tahammül etmek gerekecek…
Rus, dirilir gibi. Göreceğiz Putin ve özellikle ileriki dönemlerde Rusya’nın ekonomik durumu oyunculardan biri olup olamayacağını gösterecek. Avrupa Birliği…
Bizim CHP gibi…
Sürekli tezatlardan, iç çekişmelerden kurtulup toparlayabilirse kendini…
Önemli bir güç merkezi olabilir…
Şu anda görünen AB(D) karşısında “bir” Çin var…
Saldırganlık zaten bu yüzden. ABD…
“Brexit” ile AB’yi darmadağın etmiş gibi…
Ama AB hala yarışta varız diyor, ağır toplardan…
Fransa, Almanya!

Nükleer güç karşında füze…
Çocuk oyuncağı sanki…
Güldürmeyin beni…
Uzmanlar, bilirkişiler YENI, ikinci nükleer çağdan söz etmekte(!)

Bugün Cuma, Cuma olmasına rağmen. Gör bak Pazartesini, olmazsa bir beklenilmeyen FÜZE

18:27 / 16:27

Dolar 5,25
Euro 5,95
Çeyrek altın 363,74
Borsa 102452

50.136615 8.142138

Nerden gittim annemin yanına, başladı hüngür hüngür ağlamaya…
“Çok hastasın son zamanlarda, çok hasta”
Gerçekten öyle, toparlayamıyorum kendimi. Hafta sonu…
Haftaya…
Gücümün yettiği kadar, MUTLAKA. Yarına önce evladın odasından başlamam lazım…
Sonra x olmadı yarına, kendimi biraz toparlayabilirsem. Duymazsanız benden bir şey meraklanacak bir şey yok…
Mekan üstüne mekan, can dayanmaz buna, bakmalıyım bir çaresine.