### DUYURU ###

Allah nasip – kısmet ederse, iki oğlumla…
Emrehan ve Burak ile Cumartesi bu konferansa katılacağım.
Tüm okurlarıma saygı ile duyurulur. Sinan Bey yakın tarihimiz konusunda çok bilgili bir insan.
Tüm kitapları kütüphanemde mevcuttur. Tavsiye ederim, lütfen tüm milliyetçi arkadaşlara sesleniyorum, doldurulalım konferans salonunu, öğrenelim ve en önemlisi…
>>> DOGRUSUNU <<< sevdiklerimize, değer verdiklerimize öğretelim.

Allah’ım

Haberleri dinliyor musunuz?
Sadece riya değil…
Bak Bahçeliye, bak Erdoğan’a, bak yalaklarına…
Hepsi birbirlerinin bir taraflarını yalamakla meşgul…
Bu nasıl bir dünya?

Yok ya…
Gerçekten ben bu dünyanın insani değilim, batmadığım çamur, bulanmadığım pislik kalmadı ömrüm boyunca. Ama hep kalbimi temiz tutmaya çalıştım, HASTALANDIM…
Yok kaza, özrüm değil, ruhen hastalandım ben bunu biliyorum, bilincindeyim…
Pislik ve temizlik arasında ağır yaralar aldım, neticesi…
Korku…
Nasıl ki tarifsiz acılar yaşıyorum öyle tarifsiz bir korku var içimde…
Sevdiklerim için, ben ve benim olanlar için…
Okurum…
İzlerim mesela bilimi, bilimsel ve teknolojik gelişmeleri, insanlığın varmak istediği yerleri…
KORKARIM….
Dehşete kapılıyorum da diyebilirim…
Allah’ım çok zor günler bekliyor insanlığı, yok bizden geçti belki bazı şeyleri görürüz, belki göremeyiz…
Ama evlatlar için korkarım, evlatlar için endişelenirim…
Bilim…
Evet bilim gerekli, bilim ve din birbirinin aksi değil, hele İslamiyet’te…
Ama bilim…
Ama bilim insanları…
Ama bilim ve ahlak AMA her yapabileceğini BILEREK yapmamak…
Bir çerçeve, sınırlar…
İnsan, durması gerektiği yeri bilecek!

Söz gelimi, beyin ölümü…
Tıbben insan yaşamıyor artık, insanlık konserve yaparcasına…
İnsanoğlunun beynini, tüm bilgi ve deneyimlerini > yapay < olarak dondurmak, saklamak istiyor…
Bilgisayar ile kıyaslıyorlar, hani bilgisayar bozuldu ama belekler sağlam, tak başka bilgisayara bilgi ve belgeleri kullanmaya devam et. İnsan…
Bilgisayar değil…
Hani bakma…
Ruhsuz iki ayaklı hayvanlar var mesela, nasıldı?
Hah, hatırladım, kitaptan önce cinsellik vardı…
Elbette…
Hayvani içgüdüler…
Cinsellik, aşk ile, samimi duygular ile birliktelik Allah’ın insanlığa bir lütfu…
Erkek yaşar da kadın yaşayamaz mı bu güzelliği?
Yaşar yaşamasına daaaaaaaaaaaaa (…)
Kadın…
Affedersiniz, bilecek, dikkat edecek en amiyane tabirle kime bacak açtığını!
Kaldı ki…
İnsan dediğimiz gerçekten hayvan mı?

Tabiatta…
Ve insanlar arasında dişinin yeri bambaşka!
Bilim ve din…
Bilim ve ahlak, din ve ahlak, insan ve ahlak…
Pardon ahlak mı dediniz?
Terbiye, görgü, bilgi, saygı, sevmek belki aşk ile, güven en güzeli sonsuz olan
Ahlak ve diğer saydıklarım…
Neydi?
Yenilir mi içilir mi?

Keine Antwort ist auch eine Antwort und ich bin es leid Rätzel lösen zu wollen!

Ağırbaşlılık, metanet, zarafet, nezaket, incelik insan olana nede yaraşır…
Günler gelir geçer, aylar, yıllar ve insan bezer, insan çöker, insan…
İnsanlıktan çıkar…
Umutlar tükenir, hayaller…
Ruh…
Çöker, kalıp hani dış görünümünün artık ne önemi kalır?

Teslim olur insan yazgıya…
Alın yazısına, hani insan dünyaya gelirken ağlar ya, bazı bebeler suskun, vururlar kıçına…
Ağlasın diye, ciğerleri, bir yudum nefes…
Halbuki bebe şoktadır ben niye geldim bu dünyaya?
Canı acıyınca başlar feryat – figan ağlamaya…
Bilir…
His eder ta içinde ağlayacağım ömür boyunca, gözyaşım dinmeyecek…
Feryadım, figanım, haykırmam (…) Ah o sesiz çığlıklarımı kimse duymayacak benden başka!

Dürüstlük, samimiyet, içtenlik…
İkiyüzlülük…
Yalan, dolan ve pislik.

Çürüyen insan, çürür riya ile…
Kirlenir beden, kirlenir ruh, kirlenir insan…
Temizlik…
Ruhun ve bedenin, erkeğin ve kadının…
Özellikle kadının….
Bakarım etrafıma, ararım temizliği, saflığı, sadakat ve vefayı, bakarım kadına…
Türk’e ve Türk kadınına, ararım, bulamam, bakarım göremem…
Sadece riya!

Devamı var, yazdım AMA çok ağır gelir…
Dokunur…
İnsan olanı, göğüs kafesinde yürek taşıyanı yakar ve yıkar…
Bakalım…
Belki yayınlarım, belki yayınlamam, bilmece çözmeyi sevmem…
Nedeni neden ederim, pes etmem kolay kolay, ararım nedeni…
Anlayana kadar, anlayacağımı anladım buda bana şimdilik yeter!