Her şey adalet ve kalkınma iddiasıyla başladı…
Gel zaman git zaman, ampul kararmaya başladı…
Kuzu, kurda dönüverdi.
Başlangıçta yasalar tek tek çıkarken, TBMM’sinde tartışılırken…
Herifler…
Yasaları bohçalara tıkmaya başladı, haliyle, öyledir yani…
Bir yerden pırtlayacak…
Kuş…
Neticede yuvada gördüğünü yapacak!
Bilirsiniz…
İstanbullumuzun nezih semtlerindendir…
Selamsız, Tophane, Kasımpaşa…
Çocuk yetiştirmek istiyorsan eğer, eğitmek, okutmak…
İlle bu semtlerden en azından bir daire sahibi olman şart!
Artık torba mı desem, bohça mı?
Bilemedim ama bildiğim, bu semtlerde genelde çingene bohçacıların cırt attığıdır…
Dolaşırlar evden eve…
Bohçacı geldi hanım, bohçacı…
Her şey açıktır, konuşulur, tartışılır, pazarlıklar o biçim yapılır…
Bir açılılar bir saçlılar görülmeye değerdir yani.
Yasa bu, kanun…
Kolay mı çıkarmak?
Baktılar olmayacak…
Bir “iyi” sana, beş “iyi” bana misali…
Attılar çıkarmak istedikleri tüm kanunları bohcaya…
Pardon, torbaya…
Kolaysa karşı çık bu yasaya, hem diyorlardı bak karşı geliyor…
Senin için çıkardığımız yasaya…
Ya O, biri sana beşi bana…
Ne olacak?
İnsan dediğin doyumsuzdur kardeşim, doyumsuz…
Yetinmek nedir, tevazu nedir bilmez…
Kardeş, kardeş söğüşledikleri ülkede ganimet geldi göze…
Nazar değdi ya, nazar…
Kem gözlere şiş, elem tere fiş…
Bir baktılar inşallah, maşallah derken…
Biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar…
Diğeri şiştikçe şişti…
Kavga çıkardılar, senaryo gereği darbe falan…
Al sana…
Kasımpaşa Hükmünde Kararlar!
Bu arada dünya dönüyor tabii evrende…
Durduğu gibi durmuyor ki…
Yanaştı bir piç, piçe…
Dedi, gel kumpas kuralım seninle…
Deldiler koskoca AB(D) ambargosunu, biraz daha şiştiler…
Analarının a.ından villalardan fırlamışlardı ya, diktiler koca koca saraylar…
Dedirttiler külliye…
Birdenbire, neredeyse yok yere…
Ana, O da ne?
Uyandı koskoca AB(D)’e!
Ulan bu zibidiler, bu kenar mahalle oğlanları ne b.k yiyor diye…
Zaten piçlerden biri iyice zıvanadan çıkmaya başladı, müritleri, g.t kılları şaşırttı…
Dur dedi AB(D)’e…
Ders vermek gerek bu zibidilere…
Diğer piçi ettiler bahane, maksat göz korkutmaktı ya, ayakları tekrar yere bastırmak…
Beklenenin aksine…
Darmadağın etmediler, tozdurman, yerle bir. Minare gölgesi eşliğinde…
Berat çıktı çoğu yerde…
AMAAA…
Bu Önderin içinde bir duygu, bir düşünce…
Diyor ki…
İstenilen tavizler alındı…
G.tler baş olunca, ayak takımı…
Had bildiren, haddini bilmeye başladı!