Tülin ablam, beraber büyüdük…
Dünyalar güzeli bir kadındı, beraber büyüdük…
Televizyon başında az muzlu – Nutella tüketmedik…
Neredeyse her hafta sonu önce sinema sonra pizzacı…
😊
Allah gani gani rahmet eylesin.
Ölüm döşeğindeydi, yok ölecek demedi doktorlar. Gitmiştik annemle ziyarete…
Yüzünde bir nur, bir aydınlık, pırıl pırıl…
Çıktık yanından dedim anneme ölecek!!!
Annem inanmadı ve kısa bir süre sonra vefat etti…
Babamda…
Gördüm aynisi o gün bugündür annem korkar benden…
Oma’nın ve evladın yanından geliyorum…
İyi çok şükür ikisi de iyi, Oma…
Yüzünde bir aydınlık ama diğerleri gibi değil, Allah korusun…
Ameliyatta olması lazım şimdi…
Şansızlık içinde “şanş” gamma çivisiyle ameliyat edebileceklermiş.
Çok kısa bir süre sonra yine ayağa kalkabilecekmiş bu sayede…
İnşallah.
Doktorun dediklerini unutamıyorum, dün akşamdan beri ettiğim küfrün hadi hesabi yok…
Metha…
Yeminle kendime diyecek bir sözüm yok, vicdanim hem rahat hem değil…
Rahat…
Çünkü elimden geleni ardıma koymuyorum…
Rahat değil çünkü böyle gördüm, böyle büyüdüm…
İhtiyarlar…
Sevdikleri içinde eriyecek…
O güzel mum aile içinde sönecek…
Gel desem gelmiyor, gitsem kovuyor…
Ne yapabilirim?
Birde…
Var bir mesele daha, KORKUM…
Çünkü BILIYORUM, binincindeyim, farkındayım…
İnsan…
Yaptığından en az bir daha iyisini yapabilir…
HER ZAMAN…
Suçu karşımdakinde değil önce kendimde ararım, yine tesadüflere inanmam…
Var tabii tesadüf denilen “rastlantı”
AMA birden fazla tesadüf olmaz arka arkaya!
Acaba eksik bir tarafımı mi gördü bu kadın?
Öyleyse neden doğrudan yüzüme söylemeyip ima yoluna gidiyor?
Sonra…
Allah korusun şikâyet etse, düşsem mahkemelere…
Hâkim bana mı inanacak doktora mı?
Yeminle…
Ben doğru bildiğimi, doğru olduğuna inandığımı yapıyorum, YEMINLE…
Ya…
Bizi kovuyor yanında insan barındırır mi?
Dün…
Cankurtaranda, döndü doktora ve dedi, beni gösteriyor parmaklarıyla…
“Er hat ALLES im Griff!”
Alles’i vurguladı, üstüne basa basa…
Genelde öyledir, tutuğumu koparırım…
Yoktur kendimi büyük görme kompleksim, çokbilmişliğim, yok saplantılarım…
Teşhisi koydu kadın…
Kassandra semptomu…
Öyle değil mi ruhu sapığım?
Geçelim…
Hastaneden dükkâna dönerken hanimi aradım, dedim sor çocuğa bir şeye ihtiyacı var mı?
Benim alık oğlum, aptal herif. Hem derim, GURURLA söylerim…
Hem okuyor hem çalışıyor. Bize yük olmak istemiyor…
Öküze boynuzları ağar gelir mi, insana Allah verdiyse, öyle yarattıysa kamburu?
Evlat bu evlat…
Bakmayacağın, YETIŞTIREMEYECEGIN çocuğu ne b.k yemeye getirirsin dünyaya?
Çok şükür yuvarlanıp gidiyoruz, çok şükür…
Gerçekten de çok geçmedi aradı herif, ben girdim gireceğim tam deliğe…
Dedim sonra ara…
Çıktım delikten ben aradım, oğlum bir şeylere ihtiyacın var mı?
Önce “yok” dedi üsteleyince başladı saymaya…
Hay sormaz olaydım, iflas bayrağını çektim.
😊
Ehliyetini kaptırdı eşek oğlu eşek…
Cezalı, bir iki aya kalmaz alacak ama ben kapamıştım evvelsi…
Üniversiteye “üç, beş adım”
Ama alışveriş sorun, YOK…
Önder Rheinlandpfalze karşı değil bu, O ayrı…
Yiyor, çıttır çıttır “babasının paracıklarını”
😊
Yesin p.zevenk, yok ki ondan başkası!
Dedim ya çalışıyor…
Yazmış fatura…
Birincisi hesabi yanlış yapmış, ikincisi atmamış imza…
Koskoca herif oldu, koskoca soksam koynuna…
Bir kadın olacağım dede AMA bak yaptığı hatalara.
Neyse yavaş yavaş hazırlanmam lazım…
Herkese güzel hafta sonları dilerim, ben kaçtım.