“Türkçülük üzerine düşünceler, görüşler” ehyeh ’ăšer ’ehyeh

Ve Allah, Hz. Musa’ya cayır cayır yanan ama bir incecik dalı dahi kül olmayan çalıdan seslenir…
Hz. Musa o kadar şaşırır o kadar afallar ki ne yapacağını bilemez…
Soracak olur…
Ve Tanrı yanan çalılıktan seslenir:

BEN…
BENIM (yukarda muhtemelen okuyamadığınız, okunuşu eya aşa eya. Ich bin der ich bin, Ingilizcesi: I am who i am) atalarının Tanrısı!

Böyle veya buna bezer yazar kutsal kitaplarda…
(2. Mose 3,14 bizim kutsal kitabımızda ise bu sahne Tâhâ Suresi 9-24’de tarif edilmektedir*)

* https://kuran.diyanet.gov.tr/tefsir/Tâhâ-suresi/2357/9-24-ayet-tefsiri

#!@? ψχҨ!&$! Ve Edirne sadece son örnek

Recep Tayyip Kahpedoğan “yönetimi” altında…
Tayyipistan köy, sokak, cadde, mahalle ve kentlerin görünümü…
Boğuluyoruz be, boğuluyoruz…
“Sel felaketi!”
Ne seli ya?
Yağmur çiselesin yollar felç, mesela bu da mı Tanrı vergisi?

Belediyecilikmiş…
Devlet yönetimiymiş…
Recep Teeeyip hırsızlığı, pardon belediyeciliği…
Gönüllerin belediyeciliği…
Hay ben sizin #!@? ψχҨ!&$! !!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!

Ekonomide nötr vaziyet, böyle bir şeydir erkeler ayrılığı, kurumların bağımsızlığı

Esas olan devletin başına bir şekilde gelmiş bir zibidi değildir…
Esas olan devletin kendisidir, toplum…
İnsanlar…
Bir kurumun başındaki de olabilmelidir yürek sahibi…
Gerekli hallerde bir zibidiye dur diyebilmelidir!

FED…
Ve başındaki, bakmadı, etkilenmedi Trump gibi bir şahsiyetsizden…
Bir rezilden, “bizimki” gibi bir soysuzdan…
Doğru bildiğini yaptı, açıkladı…
Bürokraside, bürokratın önemi!

Neden dolar düşüyor, bunun nedeni AK – Babalarının ekonomi siyaseti mi?

HAYIR!
Buna kesinlikle bir hayır ile cevap verebiliriz, dikkatinizi çektiyse Euro’da az bir oynama var…
İtalya’ya rağmen, ne olacağı kesin olarak belli olmayan / bilinmeyen İngiltere’ye rağmen…
Yine Dolar – Euro paritesi bir yerde değerini korumaktadır…
O halde neden bu dolar düşüyor?
Birincisi gerçekten bu sefer bir taraflarını sıkıyorlar, harcamalar azamiye indi…
Tabii sıcak para akışı, yani Arap’a bağımlılık…
Ve en büyük etken okyanus ötesi olsa gerek, Trump – FED çatışması…
Bekleyip göreceğiz ne olacağını…
“Güzelliğine güvenme bir sivilce, zenginliğine güvenme bir kıvılcım yeter” der atalar…
Rus – Ukrayna krizi mesela her şeyi bir anda altüst edebilir!

Veya Arjantin değiştirebilir durumu…
Dolar 5,15 Tayyip lirası…
Euro 5,85’e indi AMA en dikkat çekici gelişme borsada…
95242 puana yükseldi, Türkçesi…
Satılıyoruz cici Hanımlar, Beyler…
Pazarlanıyoruz açıkçası!

Ben o kelimeyi boşuna kullanmadım ya, vallahi billahi boşu boşuna söylemedim…
Hakaretten çok vahim bir durumun halk diliyle tarifiydi…
Ha vatan, millet satmışsın ha kadın…
Söyle Allah Peygamber aşkı için arada bir fark var mı?
Veya…
Söz verdim, fahişse kelimesinin halk tabiri, hani çocuğu…
Bu yola düşen bir kadın çocuğu ile gerektiği gibi ilgilenemez, ilgilenmesi mümkün değil…
Görgü…
Terbiye alması, gerektiği gibi alması mümkün olmaz ve bu tür çocuklar büyüyünce ne olacakları bir yerde bellidir, hayır beklenemez böylelerinden. Bu kıyasi yapmakla hâksiz miydim?

Bak dolar…
Euro karşısında kan kaybetmektedir, Trump neden yırtıyor bir taraflarını?
Kudurmuş gibi gümrük üzerine gümrük…
BMW örneğin Trumpistanda yeni bir fabrika açacağını açıkladı, daha doğrusu düşünüyor…
America first…
İyi de küreselleşme ne oldu?
Sanayi devrimi 4.0…
Ne olacak?
Sanma buraya bir nokta koyacaklarını, ucunda para var para…
Ne yapıp edip bir şekilde yine para kazanmanın yolunu açacaklardır!

Kaybeden kim biliyor musunuz?
Tayyipistan zaten, kurtlar sofrasında bir kuzucuk…
Ama üçüncü dünya diye tabir edilenler, fakir – fukara esas zarar görecek olanlar bunlar…
Açlık, sefalet artarsa şaşma…
VE…
Adimin Önder olduğu kadar eminimim bundan, tarih…
Bunun ispati…
Sanayileşmiş ülkelerde garip guruba bakınız Fransa’da son günlerde yaşananlara…
Dünya çapında bir 68’ler tekrar yaşanırsa hiç şaşma!

Tabii bu bir bilinç meselesi, bir farkında olmak…
Bu ise ya acıyı yaşayarak, sefaleti, yokluğu…
Veya okuyarak elde edilebilen bir durumdur, dediğim gibi bekleyip göreceğiz vaziyeti!

„Ein Wort“ an Microsoft und andere

Leute…
Was um Gottes willen soll der Mist mit AI?
Wie leben hier in Deutschland und dort ist der Fachbegriff für AI, KI…
Also Künstliche Intelligenz!
Wenn ihr schon Werbung für diesen überaus wichtigen begriff macht dann tut es auf Deutsch!

Das wiederum bringt uns im rückwärts Schluss darauf, dass die Sendeanstalten und die für solche Sendungen verantwortlichen ihren Job nicht richtig machen. Was soll das?
Leben wir in England oder Amerika, oder könnte es sein das wir in Deutschland heimisch sind?

Ich bin vom Fach, selbstredend das ich mir bewusst bin, dass es Fachbegriffe gibt, die zum Beispiel in Englisch sind ABER wenn es schon für einen Fachbegriff ein deutsches Wort gibt, welches eine eindeutige Aussage oder Beschreibung des Umstandes liefert…
Dann bitte auf Deutsch!

Ich bin türkisch stämmig, selbstverständlich gilt dies ebenso für die Türkei!

Der unterschied zwischen der Türkei und Deutschland ist, das leider unsere Sprache nicht unbedingt für technische Beschreibungen und überhaupt für bestimmte Sachen nicht geeignet ist.
Dieser Umstand trifft aber nicht auf das Deutsch zu!
PUNKT

Wenn es also für das entsprechende Wort eine deutsche Übersetzung gibt…
Verbitte ich mir durch euch mir so etwas anhören zu müssen!

Und wenn wir schon dabei sind…
Die Politik dieses Landes…
Hallo ihr da in Berlin, könnt ihr euch vorstellen das es Leute gibt, die sich kein neues Auto leisten können?

Die Kläger und beklagten…
Es gibt Menschen, wie ich zum Beispiel die auf das Auto angewiesen sind…
Ich bin schwerbehindert und kann und will mir eigentlich auch kein neues Auto leisten. Das Auto ist erst ein paar Jahre alt und ich bin sehr zufrieden damit. Ich bin ein viel Fahrer…
Ich benötige einen fahrbaren Untersatz und will UND MUSS mobile sein, ich lebe auf dem Land. Dennoch bin ich darauf angewiesen, dass ich in die Stadt komme, die nächsten Städte sind Wiesbaden und Mainz. In beiden stehen Fahrverbote an(!)

Auf gut Deutsch…
War ich es die die Leute Beschießen haben?
Wo bleibt das viel gerühmte „Verursacher Prinzip“?
Warum müssen die Menschen die gutgläubig und aus der Notwendigkeit heraus sich einen Diesel gekauft haben für die gelinde ausgedrückt…
Schummeleien der Industrie geradestehen?

Und überhaupt was ist mit der Industrie im Allgemeinen, auch ich sehe es als meine Pflicht an, ein lebenswertes und saubere Welt unseren Nachkommen zu hinterlassen aber warum soll „ich“ immer den Kopf hinhalten, Müll trennen, auf die Umwelt achten und reagieren, wenn die großen gar nicht erst zur Verantwortung und zur Pflicht gerufen werden?

Wie soll ich das als „kleiner Mann von der Straße“ verstehen…
Industrie und die Politik unter einer Decke?!


Wenn ich zurückkomme geht es weiter

Allah şu canı almıyor ki bende kurtulayım, millete

Birçok sıfatım vardır benim…
Şimdi de…
Yapı denetim!

Yorulmak YASAK…
Stres YASAK…
Aslinda düşünmek bile yasak, kafa ile çalışmak…
Ve daha neler neler yasak, doktor yasağı…
AMA (…)

Almanların çok güzel bir özdeyişleri vardır; bir cümle ile her şeyi anlatır…
“Mädchen für alles”
Hizmetkârların en düşük basamağında olan, her işe koşturan(!)

Ahır…
Sanki benim özel bir hayatım yok, kendime göre dertlerim…
“Kelin merhemi olsa kendi başına sürer” misali…
Hani ya “Kendisi himmete muhtaç dede nerede kaldı gayrıya himmet ede”
İyi ki emekli etmişler beni yoksa halleri ne olurdu bilmem?

Öleceğim, öleceğim dediğim gibi…
Geberemedim gitti…
İsyan edeceğim edeceğim diyorum…
Bir türlü etmiyorum…
Sevdiklerim…
Sadece beklemek ve sabır etmek kalıyor elde…
Acaba benim kadar ölüme özlem çeken var mı?

Vardır elbette…
Etmeli bu hale bile şükür, beterin beteri vardır elbette…
Ya sabır ya selamet…
Elbette gelecek o gün, yatacağım kırmızı biberimin yanına…
Oh be…
Nihayet!

Fuzuli işler müdürü iş başında…
Nasıl yoruldum tarifi mümkün değil, ne yaptım?
Elde var sıfır!

Bir işlere yarıyorum her halde, yoksa millet takılmaz…
😊
Sözüm söz…
Gerime…
İyi de bu insanlar görmez mi beni, halimi…
Acıma yok mu bunlarda?

Baş yastığa değse…
Allah belamı versin yalanım varsa, hem uyumazsam bana istediklerini desinler.
Uyusam…
Ve bir daha uyanmasam.

Önemli not

Arada kaynadı gitti, o kadar yoğunum ki…
Bilmem dikkatinizi çekti mi?
Bu sabah haberlerde yer aldı…
İttifak ilk defa CHP seçmeninden oy istedi…
Anla gerisini!

Biliyor musunuz, rahmetli babam, halam hele hele babaannem hayata olup yazdıklarımı okusalardı

Beni havada parçalarlardı…
Hele babaannemin terbiyesi, Çakır Emine’nin…
Yemin ediyorum yemin, üç yaşında gelmişim gurbet ele…
Annem hala anlatır, müsaade istemeden, rica veya teşekkür etmeden cümle çıkmazmış ağzımdan…
Evde…
Ya kendi evim, daha bebeyim izin istemeden çekmece açmazmışım…
Hala öleyim, bakma küfür kafire…
Anında toparlayabilirim kendimi, yeminle diplomatik nezaket düzeyinde…
Çok emek verildi bana, eğitimime…
Rahmetli pederin diyeceği ki bana >>> en büyük darbe <<<
“Oğlum yakıştıramadım sana!”

Utanıyorum…
Af edin beni ne terbiye bıraktılar bende ne bir şey…
Özür dilerim…
Bu kaçıncı, sözüm söz bundan sonra daha dikkatli, daha terbiyeli olacağım…
Çünkü…
Söylenen her söz, sarf edilen her laf fazla bunlara…
Ne sözden anlıyorlar ne laftan, hakaretten…
Haysiyetsize küfre etsen, yüzüne tükürsen yüzsüzün yüzüne…
Yağmur yağdı sanır, şükür eder…
Küfre ise iltifat diye yaklaşır.

Sizlerden özür dilerim…
Necati Beye ise göstermiş olduğu inceliğinden ötürü teşekkür ederim.

Önder


+