Allah şu canı almıyor ki bende kurtulayım, millete

Birçok sıfatım vardır benim…
Şimdi de…
Yapı denetim!

Yorulmak YASAK…
Stres YASAK…
Aslinda düşünmek bile yasak, kafa ile çalışmak…
Ve daha neler neler yasak, doktor yasağı…
AMA (…)

Almanların çok güzel bir özdeyişleri vardır; bir cümle ile her şeyi anlatır…
“Mädchen für alles”
Hizmetkârların en düşük basamağında olan, her işe koşturan(!)

Ahır…
Sanki benim özel bir hayatım yok, kendime göre dertlerim…
“Kelin merhemi olsa kendi başına sürer” misali…
Hani ya “Kendisi himmete muhtaç dede nerede kaldı gayrıya himmet ede”
İyi ki emekli etmişler beni yoksa halleri ne olurdu bilmem?

Öleceğim, öleceğim dediğim gibi…
Geberemedim gitti…
İsyan edeceğim edeceğim diyorum…
Bir türlü etmiyorum…
Sevdiklerim…
Sadece beklemek ve sabır etmek kalıyor elde…
Acaba benim kadar ölüme özlem çeken var mı?

Vardır elbette…
Etmeli bu hale bile şükür, beterin beteri vardır elbette…
Ya sabır ya selamet…
Elbette gelecek o gün, yatacağım kırmızı biberimin yanına…
Oh be…
Nihayet!

Fuzuli işler müdürü iş başında…
Nasıl yoruldum tarifi mümkün değil, ne yaptım?
Elde var sıfır!

Bir işlere yarıyorum her halde, yoksa millet takılmaz…
😊
Sözüm söz…
Gerime…
İyi de bu insanlar görmez mi beni, halimi…
Acıma yok mu bunlarda?

Baş yastığa değse…
Allah belamı versin yalanım varsa, hem uyumazsam bana istediklerini desinler.
Uyusam…
Ve bir daha uyanmasam.