Okuyun lütfen, belki bilmediğiniz veya unuttuğunuz gerçekleri öğrenecek, hatırlayacaksınız. Yerli ve milli orospu çocuklarına duyurulur. Ancak Y-CHP, Y-CHP’dir ve Cumhuriyet Halk Partisiyle bence ilgisi yoktur

İdam sehpası
22 Mart 2019

Mustafa Kemal Atatürk…
Önce CHP’yi sonra Cumhuriyet’i kurdu.
İdam fermanı çıkarıp becerememişlerdi.
Beş defa suikast düzenlediler.
Uyurken vurmayı denediler, otomobilinde vurmayı denediler, kaldığı oteli dinamitle havaya uçurmayı denediler, Meclis’te üzerine bomba atmayı denediler, biri de İzmir’deydi… Kemeraltı’da bombalı saldırı planlamışlardı, makam otomobili geçerken karşılıklı iki dükkandan el bombalarını fırlatacaklar, üstüne çapraz ateş açacaklar, yan sokakta bekleyen otomobile atlayıp Urla yönüne kaçacaklar, balıkçı motoruyla Sakız adasına geçeceklerdi. Beceremediler.

İsmet İnönü…
CHP’nin ikinci genel başkanıydı.
Suikast düzenlediler.
1964’te başbakanlık binasından çıkarken yakın mesafeden üç el ateş edildi. Mermiler makam otomobiline, İnönü’nün oturduğu tarafın kapısına saplandı. Tetikçi, Kayseri’de Sümerbank bez fabrikasında elektrik teknisyeni olarak çalışıyordu, kalbimden hastayım diyerek sekiz günlük rapor almış, güya tedavi için Ankara’ya gelmişti. Olay yerinde yakalandı, kendisine yardım eden dört kişi vardı. Bazı “sohbetler”den etkilenerek İsmet İnönü’yü öldürmeyi “kutsal bir görev” olarak gördüğünü söyledi, öylesine doldurulmuştu ki, İnönü’ye karşı hissettiği nefret, saplantısı haline gelmişti.
Milli mücadele kahramanı, gazi, İsmet İnönü neler görmüştü… Günlük programını bile bozmadı, “suikastten korkarsan, her duvarın dibinde gölge görürsün” dedi, şikayetçi bile olmaya gerek duymadı.
Tetikçi 20 yıl hapis cezası aldı, 1971’de Tunceli cezaevinden firar etti, belli ki birileri ısrarla kurtarmaya çalışıyordu, beş ay sonra yakalandı.

Bülent Ecevit…
CHP’nin üçüncü genel başkanıydı.
Yedi defa suikast düzenlediler.
Biri İzmir’deydi… Kıbrıs Fatihi, İzmir Çiğli Havalimanı’na inmişti, tek el ateş edildi, mermi Ecevit’i ıskaladı, Robert Kolej’den beri arkadaşı olan Mehmet İsvan’ın bacağına saplandı, yara ağır değildi ama, Mehmet İsvan komaya girdi, çünkü o mermi, Türkiye’de kullanılmayan, içinde kimyasal barındıran, görülmemiş bir mermiydi. Tabanca Amerikan malıydı, Türk emniyetine üç adet hibe edildiği ortaya çıktı, Amerikan tabanca firması çok mahçup (!) oldu, Mehmet İsvan’ı İsviçre’ye götürdüler, tedavi masraflarını üstlendiler.
Tetikçi, polisti…
Çiğli karakolunda görevliydi.
Yanlışlıkla ateş aldı filan denildi, güya soruşturma açıldı, tetiği çeken polis serbest bırakıldı, güya yargılama yapıldı, oradan tıkandı buradan tıkandı, üstü örtüldü.

12 Eylül darbesinde CHP kapatıldı.
Ecevit, Hamzakoy’a götürüldü.

Serbest kalınca, gazeteciliğe döndü.
Darbeciler yazı yazmasını yasakladılar, dinlemedi, Milli Güvenlik Konseyi’ne karşı gelmekten tutuklandı, Akit celladının idam sehpası önünden yayın yaptığı Ulucanlar cezaevi’ne tıkıldı.
Özellikle yılbaşı öncesinde tutuklanmıştı, yılbaşını hapiste geçirmesinden özel zevk alıyorlardı, iki ay yatırıldı, çıktı.
Darbeciler bu defa hem yazı yazmasını, hem konuşmasını yasakladılar, bu yasağı da dinlemedi, uluslararası basına röportaj verdi, Milli Güvenlik Konseyi’ne karşı gelmekten gene tutuklandı, Askeri Dil Okulu’nda tutuldu, iki ay yatırdılar, çıktı.
Çıkar çıkmaz gene uluslararası basına röportaj verdi, Milli Güvenlik Konseyi’ne karşı gelmekten gene tutuklandı, gene Ulucanlar cezaevi’ne tıkıldı, dört ay daha yatırıldı.

Deniz Baykal…
CHP’nin dördüncü genel başkanıydı.
12 Eylül darbesinde yasaklanan siyasiler arasında yeraldı.
Zincirbozan’a götürüldü.
Tabancalı suikast için tetikçi tuttular, kılpayı kurtuldu.
Dört trilyon liralık hisse senedi var, mal beyanında göstermedi dediler, iftira ve yalan çıktı, İsviçre’de gizli banka hesabı var, yedi milyon dolar yatırıldı dediler, iftira ve yalan çıktı, avukatlık yaparken mafya babasının aracılığıyla sanatçılardan rüşvet istedi dediler, iftira ve yalan çıktı, arazi aldı, imarı değişttirdi dediler, iftira ve yalan çıktı, Ergenekon hahamını TRT’ye çıkardılar, Deniz Baykal MİT ajanıdır, CHP’nin başına derin devlet tarafından geçirildi dedi, iftira ve yalan çıktı, süper lüks yat aldı dediler, iftira ve yalan çıktı, meclisteki odasında kadın gazeteciyi taciz etti dediler, iftira ve yalan çıktı.
En son, manevi suikaste uğradı.

Hikmet Çetin…
CHP’nin beşinci genel başkanıydı.
Asrın yalanı Ergenekon örgütünün sözde şemasında, Pkk’nın ve Asala’nın para kaynağı olarak gösterildi.
Asrın iftirası Balyoz’un sözde darbe planında, başbakan yardımcısı olacağı iddia edildi.

Altan Öymen…
CHP’nin altıncı genel başkanıydı.
12 Mart Muhtırası sonrasında, sıkıyönetim sırasında “terörist hava korsanı” olduğu iddiasıyla, uçak kaçırmaktan tutuklandı!
Nasıl yani derseniz… 1972 yılında Türkiye’de ilk kez uçak kaçırıldı. THY’nin Ankara-İstanbul seferini yapan Boğaziçi isimli uçağı, dört Türk eylemci tarafından silah zoruyla Sofya’ya götürüldü. Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan’ın idamlarının durdurulmasını talep ediyorlardı. Yolcular arasında İsmet İnönü’nün oğlu Ömer İnönü de vardı. Sofya’da 36 saat beklettiler, basın açıklamasını yaptılar, sonra yolcuları serbest bırakarak, teslim oldular.
Tam o sırada… Gazeteci Altan Öymen ve kendisi gibi namuslu gazeteci arkadaşları, Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan’ın idamlarını önleyebilmek için imza topluyordu, 12 bin imza toplamışlardı, Altan Öymen bu imzaları TBMM’ye ve Cumhurbaşkanlığı’na götürerek bizzat elden teslim etmişti.
Şak… Altan Öymen’i tutukladılar.
Örgüt üyesi olmak ve uçak kaçırma eylemini planlamakla suçladılar.
Ellerini ve gözlerini bağlayarak emniyete getirdiler, sorguya kadar sekiz gün hücrede beklettiler.
O dönemin yalaka basınına yalan üstüne yalan haber yazdırdılar, Altan Öymen’in Esenboğa’da görevli bir yer hostesi ve bir kargo memuruyla uçak kaçırma eylemini organize ettiğini anlattılar.
Halbuki ne o isimde hostes, ne de o isimde kargo memuru vardı, hepsi uydurmaydı.
Uçak kaçırma bahaneydi, muhalif sesleri kesmeye çalışıyorlardı.
Neticede Altan Öymen’in suçsuzluğu kanıtlandı. Ama, bir türlü serbest bırakmıyorlardı. “Kamuoyuna uçak kaçırma suçuyla yakalandığınızı duyurduk, hemen bırakırsak olmaz, olay biraz unutulsun bırakırız” dediler! İki ay yatırdılar.
Tutuklanması birinci sayfalardan manşetlerle gümbür gümbür duyurulmuştu, serbest bırakılması iç sayfalarda tek sütunluk küçücük haberle duyuruldu.

Ve, Kemal Kılıçdaroğlu…
CHP’nin yedinci genel başkanı.
Akit celladı, Ulucanlar’dan idam sehpasının önünden televizyon yayını yaptı, CHP genel başkanı’nın asılmasını istediklerini söyledi.

CHP tarihi…
Emperyalizm maşası karşıdevrimcilerin suikast ve iftira tarihidir.

(Her şerde hayır vardır misali… Oturduğu koltuğun farkında olmayan mevcut CHP yönetiminin, Akit celladının idam çağrısıyla kendine geleceğini, bünyesine soktuğu abuk sabuk tiplerden kurtulup, kuruluş ayarlarına döneceğini umut ediyorum.)

Cellat bir kez daha göstermiştir ki…
CHP, Türkiye Cumhuriyeti’dir.

https://www.sozcu.com.tr/2019/yazarlar/yilmaz-ozdil/idam-sehpasi-4012819/?utm_source=yazarlar&utm_campaign=diger_yazilar&utm_medium=diger

😊 Öyledir, dedim ya tecrübelerle sabit diye! Geldim gidiyorum yine, avukata vermişler beni, OMA. Mail yollamam gerekti. Sigorta, halbuki yazdım dedim vefat etti, PARA. Yok ya ben yanlış zamanda gelmişim dünyaya; para hep vardı AMA eskiden alıp eline kılıcı birkaç kele uçurabiliyordun en azından, artık o da kalmadı!!!

Annem…
Rüyaları, söylememiştim doktorun randevuyu erkene aldığını…
Pis bir rüya görmüş bu gece benimle ilgili, söylemek mecburiyetinde kaldım…
Bu kadın ve rüyaları, altıncı hissi…
İnanılmaz ya inanlımaz!

17:30 / 15:30

Dolar 5,42
Euro 6,19
Çeyrek altın 377,10
Borsa 91196

Sorma, aklımdan çıkmıyor. Yok ölümden falan korktuğumdan değil, BUUU belirsizlik, nefret ederim belirsizliklerden. BENNN her zaman önümü görmek mecburiyetindeyim, sevdiklerim!

Boş ver, Allah ne yazdıysa o olacak…
Dedim ya Allah verir, insan razı olmak mecburiyetindedir!

Hadi ben kaçtım, Jack…
Kakası pezevengin, bak ya neler ile uğraşıyorum…
Sonra Oma…
Belki bir gün kendime vakit ayırabilirim, öldüğüm zaman…
Cehennem ateşlerinde yanmazsam!

😊

O beş soru, onların cevabi hazır…
Belki bir gün yayınlarım ne diyeceğimi!

Not: kendine soruyorsan niye İngilizce başlık attım diye…
Belki o çat pat İngilizcem ile O dilde yazabilirim, henüz kararsızım…
İki dili, üçte olabilir belki…
>>> çünkü çok önemli <<<
Belki sadece Türkçe!

YOKKK, sır faizde. Duyduğumda çok şaşırdım, FAIZ yüzde 90 ile %100’e kadar çıkarıldı

NAMUSSUZ BUNLAR, namussuz…
SWAP işlemlerinde TL karşılığı döviz alma faizini bu oranlara çıkardılar, %90 civarında sabitlendi şimdilik AMA inan…
Çok sürmez çalkalanmaya başlar yine…
NEDEN?
Hatırla, rahip sopası…
Bir…
İkincisi, dedik ya namussuz diye, iktidar – oy uğruna yapamayacakları yok…
VE yeri gelir it gibi…
Dalaşılır kimileri ile yeri gelir itin diğer itin g.tünü kokladığı gibi yalarlar birbirlerini…
Bu yaşıma geldim daha böyle seviyesizlik görmedim!

Dövize bakmayı bırak şimdilik…
Psikolojik sınırlar vardır ekonomide, BAK altına, borsaya…
Borsa 80 binli değerlere düşer, çeyrek altın yine 400 civarlarına çıkarsa…
“İzle” olacakları, döviz bu ekonomik durumda öyle veya böyle çıkacak yine…
Çünkü…
Merkez Bankası (bak yukarıya) DAHIL, eldeki imkanlar sınırlıdır bu konuda…
Bak JP Morgan…
Suçladılar falan AMA dünya çalkalanıyor dünya…
Londra…
Bankacılık merkezi olmaktan çıktı çıkacak, yaşadı Almanlar…
Frankfurt’ta kiralar(!)
JP Morgan, Frankfurt’a taşınma aşamasında…
Sadece O mu?!!!

Aç hakkımda varağını, orada yayınladığım KITAP ve kitapçıklara iyi bak, KONU edindiklerimi incele…
Var bir nedeni benim bunları aylar, yıllar öncesi yazmamın var bir nedeni…
BAK…
### >>> burayı iyi anla <<< ###
Biliyorsun değil mi ekonomiyi neden konu edindiğimi?

1. Ülkenin geleceği, gerçek bir beka sorunu. Yani var olmakla yok olma arasındaki ince çizgi…
2. OLMAYAN bir ülkenin, yıkılmak üzere olan bir ülkenin gençliği de var ile yok yarasındadır…
Umutlar sönerse O insan, hele genç bitti!

Ekonomik okur yazarlığı özendirmektir, öğretmektir amacım…
Dilimin döndüğü, bilgimin yettiği kadar!

Dedim ya buraya dikkat et, iyi anla diye…
Belki sizlerin yaşında vardım, yoktum…
Girdim, katıldım bir yere, vardı evveliyatım, daha gerçekten çocuktum o zamanlar…
YOK…
Orada öğretmediler bana, kendim farkına vardım…
Bir hami SANA, sen bilmiyorsun tabii sanki O dost sana.

Yaklaşıyor, arkadaşlık kuruyor seninle…
Evet, kimi oluşumlarda bu böyle…
Güvenini kazanıyor KAHPE…
Sanki koruyup, kolluyor seni. KANMA, ALDANMA. Uyanık ol uyanık…
İki taraflı oynuyor, sanki o oluşumdan yana değilmiş gibi, o oluşumun yanlışlarını görüyormuş gibi dert ortağı oluyor sana.

HALBUKI izliyor seni, ağzından laf – söz alıyor YUKARIYA taşıyor!

Bu ne diye şimdi sorma kendine, sonra anlayacaksın beni…
Bu > makale < bittiğinde!

Bu yazacaklarımı ki bilinçli yapıyorum bunu…
Öyle gerekiyor, sorma nedenini…
> Ahiret sorusu < başlıklı yazımın BIR NOKTAYA kadar devamı say, sonra…
😊
O yazıda >>> kalmadığım yerden <<< devam edeceğim…
Yırtık dondan çıkanın, çıktığı gibi!

Var yakın çevremde bu işlerle uğraşan…
> Bir gecede zengin olan <
Ve yine, insanız ya daha çok daha da çok diye hırsına yenilip…
YOK…
Sıfırı tüketmekle kalmayan, kaybettiğini kazanacağım diye gırtlağına kadar borca girip, BATAN…
Ben hiç bir zaman bu gibi hırslara yenilmedim…
Niye biliyor musunuz?
ALLAH…
Yok ya ne faiz bilmem nesi falan, siktir oradan.

TÜM HAK dinlerinde YASAKTIR faiz…
İnsan…
Bulur bir çaresini, örneğin Musevi kardeşlerimiz…
Kendi dindaşına yoktur faiz AMA Müslümana, Hristiyan’a gani…
Buna benzer diğerleri de > s.kiyor birbirlerini <
Yani…
Hangi dinden olursa olsun sen önce karşındakine bak…
İnsan mı, insan evladı mi yoksa bir açgözlü hayvan mi diye…
Önce buna bak, sonra iş yap!

Cebinde bir Liran var değil mi, 1 Liran…
İsterse Tayyip Lirası olsun KI işte Tayyipistan gerçeği…
Bir gecede o bir Lira oluyor…
362 Lira!


+

Dolarda, bununla birlikte altında bu sert düşüş neden sanıyorsun?

Bende bilmiyordum bu oranı, bu sabah Mine kızımızdan öğrendim…
Bak ya, bunlar tam birer kahpe, Demirörenler gurubu…
Kesiyorlar videoları…
İzle Mine’yi, her şeyse rağmen izle. MUTLAKA izle…

https://www.cnnturk.com/tv-cnn-turk/programlar/parametre/25-mart-2019-pazartesi

https://www.cnnturk.com/tv-cnn-turk/programlar/parametre/26-mart-2019-sali

Özellikle dünü…
İpek yolu…
Kıyametler koptu…
İtalya, Avrupa ülkeleri arasında Çin ile ilk imzayı atan ülke konumunda…
TEKRAR…
Bak hakkımdaki kitap ve kitapçıklara orada bulacaksın birçok yaşamsal konuları…
Seni, beni, bizi önümüzdeki zamanda meşgul edecek olan meseleleri…
Türkçülük…
Unutmadım ama vakti değil, yeni bir konu üzerinde çalışıyor. Unutma karşındaki sadece bir insan, bir. İkincisi çeyreğin ta kendisi!

Geleceğimiz ile ilgili…
Çocuklar sizlerin geleceği ile ilgili!!!

Kitabin ismini şimdiden açıklayabilirim, makalenin…

Human transplantation a new evolution

“Robot psikolojisi” bu makalenin merkezinde olacağı gibi…
Algoritmalar, yazılımlar. Örneğin Boeing 737 Max 8…
Uçak kazaları vesaire…
BENI KORKUTAN gelişmeler…
Bilim…
İnsan, her yapabildiğini gerçekten yapmalı mi?
Bu soruyu irdeleyeceğim bu yazımda!

Bilmem hatırlar mısınız?
Başlamış…
Bitirememiştim “her zamanki gibi” AMA ben…
Bir yerde başlar bambaşka bir yerde koyarım başladığıma NOKTAYI!

Bilen bilir beni, Leonardo da Vinci meselesini…
Hayranım ona, sanatına…
Mühendisliğine…
Ve uygularım kimi taktiklerini…
😊
Hani deprem, MIMARI, hani Çin…
Hatırladınız mı?
Hatırlamasanız bile, kısa kısa…
İnsanlığın, düşünen ve gören insanlığın binlerce yıllık birikimi olanın özeti…
Kısa kısa…
DEPREMDEN bahis ediyoruz Aloooooooooooo…
DEPREMDEN, can alan cinsinden…
Esneklik bir, ahşabın sırrı…
Kök ki derin derin, yeri gelir tek direk…
Yeri gelir sık bir orman gibi bitişik(!)

Tokyo…
Dünyanın belli başlı deprem bölgelerinden biridir Japonya…
“Kâğıttandır evleri, kartondan” eski yapıları…
Çin keza, Uzakdoğu…
Bak alttaki resme, yüzyılların “tapınağı” o kadar cok deprem dörmüs ki…
Hala ayakta, NEDEN?


Arkadaki binadan bahis ediyorum

Doğru hatırlıyorsam bir direk, ahşaptan, zamanında çok ulu bir ağaç olmalı…
DIKKAT…
O direk bilmem kaç metre toprağa kazılı, çok derinlere…
VE…
Her bir kat, kendine özerk O direğe bağlı…
Deprem anında her kat “kafasına göre sallanıyor” deprem ile birlikte…
YIKILMIYOR, zamana, depremlere MEYDAN OKUYOR!!!

Neden anlattım şimdi bunları size?
😊
Çeyreği bilmez misiniz?
Bilmiyorsanız öğrenirsiniz, öğretirim size kendimi…
EVET, kök iki…
İnsanda görgüde diyebiliriz, bilgi…
Derin derin bilginin kendisi, ya daha bu sabah yazmadım mi…
Çalkalanacak yine diye…
Çalkala yavrum çalkala, bu sabah, sabah, sabah…
Kök yok yavrum, kök…
Bilgi desen hepten yok, görgü Hak getire…
Dikkat et bu sabah açılışlara, sonra söyle bu çeyrek haksız mi?


İnsan…
Ne insanlar geçti elimden, kadını erkeği ile…
Senin hayal bile edemeyeceğin şeyler nasip etti Allah bana…

14:46 / 12:46

Dolar 5,44
Euro 6,24
Çeyrek altın 379,02
Borsa 93420

Bak güzel kardeşim Allah, Peygamber aşkına ne olur bir kulak ver bana…
Yüzyılın talanı, yalanı ile karşı karşıyasın…
Bilesin, son şansın oy ile ders vermenin…
Ondan sonra tek çare kalıyor, sokaklar…
Kan gövdeyi götürecek…
Çünkü bu Han-ı Yağma böyle sürmeyecek…
Süremez, imkânsız
Ne olursun dinle Önder’i!

###
Biraz dinleneyim…
Ahiret sorusu ile devam…
Offf karnım acayip acıktı…
AMA önce…
😊
Kardeşte kanı arabasının tekerleğini asmalıyım duvara…
Küp, küp!

Benim yapabileceklerim bitti gibi, son bir şey daha yapacağım kardeşe…
Ondan sonra Allah’tan niyazım hayırlı işler versin, bereketli müşteriler kardeşe…
Bir teras, bir çiçek bahçesi…
“Babil’in bahçeleri”

😊

Bittiğinde fotoğraflarım.
###

Dedim ya Ahiretin devamı niteliğinde bir yerde yani…
Sözeri mi orada bağlayıcım birbirine!

Biliyor musun acı olan ne gerçekten acı olan???

Hatırla yazmadım Milli Eğitim Bakanına…
NIYE?
Veya bak KOTA maliye bakanına, başı açık bir kadın…
Önce umutlardım, sonrasında düşündüm geldi akıl denilen başa…
YINE…
Neden mesafeliyim Saadet Partisi başkanına, gazeteciler ağzına düşecek nerdeyse…
BAKMIYORUM piyasaya, dövize, ekonomiye…
Bana ne?
Biliyorum sen tahmin edebileceksin nedenini…
Her şey göstermelik, kandırmaca, göz boyama…
Yersen…
Ne âlâ!

Ahiret sorusu

Özelim, sonra…
Tepem yine attı çok fena, bu doktorlar delirtecek beni!

Rahman ve Rahim olan Allah ve onun elçilerinden bir olan Hz. Muhamed (s.a.v.) namına diyemem, ben kimim neticede AMA en temiz kalbi duygular ile yazarım, yazacağımı…
Rab verir VE senin razı olmaktan başka çaren yoktur!

Söyle ey kulum, ömrünü ne ile, nasıl tüketin?
Söyle…
Gençliğini nasıl tükettin, inançların yolunda mı yoksa nefsini doyurmaya mı harcadın?
Söyle kulum bana ahir ömründe edindiğin mal – mülk helalden midir yoksa haramdan mı?
Ve cevap ver bana bu mal – mülkü nerede ve ne için harcadın?
Bildiğinden sorumlusun ey kulum, söyle bana bildiğin yolda, ilmin ile ne ile muamele (amal, amel, işlem) ettin?*

EVET, Peygamber Efendimizin açıkladığı 5 ahiret soruları bunlar…
En azından böyle deniliyor. Diğerleri…
Bana göre kul uydurması, yok tövbeler tövbesi Allah’ın kim, peygamberin kim, dinin ne…
BILMEM NE…
Bana göre esas olan kutsal kitabımızda yazılı olan VE birinci elden, elçisi vasıtasıyla bizlere rivayet1 edilenlerdir. KOCAMAN BIR NOKTA

Dedim ya tepem çok fena attık…
Sana bir resim, bir atış tablosu, benim atışlarım. Dünün değil, onun evvelsi…
Çok iyi bak, çok iyi analiz et…
Bu tablo konuşuyor sana, bülbül olmuş şakıyor…
Tabii…
Anlayana, BILENE…
Neye dikkat etmesi gerektiğine…
Gerisi önümüzdeki günlerde, sorusu ve cevabıyla birlikte!

Devam edecek…

###
Of, of, of nerelerden nerelerden okuyucularım var 😊 Teşekkür ederim arkadaşlar, gerçekten duygulandırdınız beni. EN ÖNEMLISI; merak edip geçmişe yönelik yazdıklarımı okumanız. Bizler, her şeyden önce insanız VE insanca muamele görmek isteriz. Aklımızla, duyularımızla, değerlerimizle alay edenlerin … Anladınız beni, tekrar teşekkür ederim ilginizden ötürü. Benim için ayrıyeten bir kıvanç vesilesi, gençler, üniversiteliler. Umudum sizlersiniz, yarıların yöneticileri. Gücünüzü… Allah gücünüzü iyiye, doğruya, güzele kullanmayı nasip etsin. Allah cümlenizi korusun, sizlerle birlikte, AYRIM YAPMADAN hepimizi, vatanı – milleti.
###

* Yani bildiğin konuyu iyiye mi yoksa kötüye mi kullandın. >>> Bana göre <<< yani benim anladığım şekilde aslında bunu hem bilgi hem elinde bulundurduğun güç, kudret anlamında da genişletilerek elinde bulundurduğun gücü iyiye mi yoksa kötüye mi kullandın diye sorulacak. 1 bilemeyiz kardeşim bilemeyiz, gerçekten Peygamber Efendimizin ağzından mı döküldü yoksa belki kul uydurması mi. Böyle bir çelişki olduğu için Rabbin hepimize bağış ettiği beyni kullanmalı, mantığı. Dinimizi… Allah’ı, Peygamber Efendimizi ANLAMAMAMIZ için ellerinden geleni yapıyorlar, karmaşa çünkü bu güç onlara. Ama Allah kuluna eziyet etmez, onun anlamadığı şeyi zikir etmez!

EYVAH, EYVAH… Beyin meselesi gibi. Kalp doktoru telefon etti, söylemek istemiyor telefonda, randevuyu iki hafta öne çekti. Ya YEMINLE öyle bıktım ki kapansa şu gözler, ebediyen kapansa! Gene ne oldu? Sikeceğim böyle işin içini, yok kör olma ihtimali yok şu yok bu, ya vallahi billahi bıktım, tiksindim ya tiksindim kendimden, doktorlardan. Var bir şeyler AMA bir türlü bulamıyorlar bir, ikincisi aralarında anlaşamıyor beni delirtiyorlar

Benim yolum yoldur, doğrudur iddiasında değilim

TERSIM…
Bunu bende biliyorum VE değiştirmeye hiç niyetim yok…
Al…
Sonra > ahiret sorusu < atıcılık kulübü, anlatacağım öğrenirsin…
BILIYORUM, inanmıyorsunuz bana…
AMA…
Allah benim ve sevdiklerimle, bu böyle biline…
Yolum çok yanlış olsa, sapsam kulun…
Allah’ın yolundan, öğretisinden…
Ne kul ne Allah acır bana…
Halbuki…
Tersi söz konusu, şahitli, ispati…
Sor bilene, anlatın sana.

İnan…
Kimsenin tavuğuna dahi kış demem, basmadıkça ayağıma…
Yaparsa böyle bir şey, pişman olur anasının bilmem nesinden çıktığına…
Buda şahitli, ispati…
Sor bilene, anlatın sana.

Tek istediğim…
Huzur…
Biraz rahat edeyim…
Basma ayağıma, basmayayım ayağına!

Saygı…
Saygıyı HAK EDENE…
Keza güvende öyle…
Sevgi güzel kardeşim, sevgi her şeyin başlangıcı, özverinin…
Özgüvenin, çünkü sevgi doldurduysa içini, bilgi ile birleştiyse…
Seni…
YIKAMAZ hiç kimse…
Aşk…
Kendinden geçmenin yoludur, sevdiğin ile birleşmenin(!)

Bunu öğretmediler mi sana?
Yaşamadın o halde, tatmadın aşkın şarabından, körkütük sarhoş olmadın…
Yazık sana…
O halde sen yoluna ben yoluma!

Yılların birikmiş kinini, öfkesini yaşıyorum kendi evimde…
Bir biçare…
Bir ezilen hayat mücadelesiyle…
Birçok cahil ellerinde çuvaldız, en küçüğü iğne…
Didikler, deşer yaraları, eritir, bitirmeye çalışır bizi, bana ne…
Onların derdinden, ben bakarım kendi işime!

Bu yüzden de Önder yalnız adam, mutsuz eşek…
Yüz…
Duvar-ı mahkeme…
Bu yüzden de bebe…
Bebelerin masumiyeti unutturur bana gamı, kederi…
Yalın ve tertemiz bir sevgi, hayatın bana göre tek dayanağı tek gerçeği.

Damat

Dünyanın neresine gidersen git, baba…
Babaysa…
İlgisi kızına…
Tersi anne oğluna…
Ulan arkadaş bendeki şu şansa bak…
İki kez oldum damat…
Ondan geçtim valide; kız takıntılı ya…
Gelinlerine kızına veriyor daha çok değer, oğul kalıyor bir bakmışsın solda(!)

Ulan bu ne, hay ben böyle şansa!

Ne birinden ne ötekinden alamadım nasibimi…
Trump efendi bakıyor damadının ağzına…
Keza…
Tersi, “bizim milli ve yerli damat” hazinenin başında…
Kayınpederine hayran, Ona kul – köle ya hırsıza…
Birlikte bir güzel s.kiyorlar milleti(!)

Bu sabah nasıl uyandım hiç sorma, his ediyorum kendimi Tayyipistan ekonomisi gibi…
Yalancı pehlivan misali…
Geziyorum ortalıkta, sanki erkekmişim benzeri…
Vallahi billahi s.kecegim böyle işin içini!!!

Neyse…
Kardeşte bugün son gün, ben yaptım yapabileceğimi…
Bundan sonra kısmetse Oma, var vaktim, yavaş yavaş Önder işi…
😊
Yani olduğu kadar, ne yapayım kardeşim ben bitmişim.

Dün yazdım Türkiye Cumhuriyeti yüzölçümünü…
Pezevenk…
Palavracı, kalitesiz pezevengin teki küçültür küçültülmeyeceği…
Büyütür minimini, küçücüğü…
Yapar deve, develerin sürücüsü…
Yüzölçümü benzeri hani ne zamandan beri iddia ediyordu ya Merkez Bankasında döviz rezervi…
100 milyar diye, VAR gerçeklerin bu huyu…
Al bir Dünya gazetesi oku VEYA izle hani verdim ya bir link, Mine kızımız programı, izle bugünü yarına.

Döviz rezervleri…
Ciddi ciddi yüz milyarın altında, abidik gubidik değerler ile BIRLIKTE anca 94 milyar civarında!!!

Gerçekler hem gizemli, ilk anda…
Hem eninde sonunda çıkar meydana…
Önder yazdı ta ne zamanlar ama takan yok beni, okuyan…
Suç…
Benim mi?

Damadız ya…
Avrat, benim avradım değil mi?
Kanunlar, kurallar, BENIM ilkelerim etrafında yönetirim ailemi…
Çok fazla Önderin işine karışılınca…
Atıyor sigorta!!!


+

Geçimsizin tekiyim, daha doğrusu geçimliyim de çok fazla uğraşmayacaksın benim işlerimle…
Her şey hatunum ile benim aramda, biz buluruz bir orta yol, karışma bana…
Her şeye buluyorlar ya bir bahane…
Bir kulp…
YAZMIŞTIM…
Kâr realizasyonu korkunç olacak diye…
Sen dinleme beni, değer verme sözlerime…
Kan…
Laf ebelerine!

Hadi ben kaçtım kardeşe, odun kesmeye…
Aldım yeni bir testere, elektrikli elektrikli…
Tepemi attırma doğrarım seni!

😊

Kısmetse öğleye, ilaç vakti…
Bir ahiret sorusu…
Bilene…
Yok kardeşim cenneti vaat edemem, ben Aaa Kaaa Peli miyim?

Beni seçsen bile, okusan, değer versen sözlerime…
Allahtan başka hiç kimse vaat edemez günahta tenzilat…
Açamaz sana cennet kapılarını!

Allah kardeşim, Allah’ın takdirindedir nereye gideceğin…
Hani Haç, Haç deyip duruyorsun ya…
Haç yolu, Mekke – Medine yolu değildir!!!

Ömrün yolu…
Varacağın nokta, varmak istediğin Allah’ın rahmeti…
Onun cennet bahçeleri…
Haç yolu, uzunnn bir yol, deneyim dolu…
Ömrün yolu dedik ya…
Şeytan bekler her köşesinde…
Sınar seni…
Gerçekten hacı olursun sonunda, bir hoca…
Yandıkça cehennem ateşlerinde hayat seni sınadıkça…
Ve sen…
Bozmadıysan kalbini, insan…
Seviyor, sayıyor güveniyorsa sana…
İşte o zaman, Cennetin kapıları açıktır sana!

Pöhhh

Bugün hiç takip edemedim, Almanya saati 18:18…
Duuular 5,58(!)

Hadi ben kaçtım.