Bilerek domuzu önce, insani sonra yazdım…
Nedenini tahmin edebiliyor musunuz?
Sonra…
Domuz organlarının insan organlarına biyolojik olarak çok yakın olduğunu biliyor muydunuz?
Domuz, dinimizce haram…
Ölüm ile yaşam arasında kaldığında, domuz etti yemek ise helal…
Domuz hepçil olmakla birlikte leşte yer…
Derelerin “domuzu” ise yılan balığıdır, O da leş yiyiciler arasındadır…
Ve domuz sadece besin maddesi değil aynı zamanda organlarıyla insana hayat veren bir canlıdır.
Bundan on beş sene öncesiydi…
DKD diye dünya çapında en önlerde olan bir araştırma hastanesinde tepeden tırnağa kontrolden geçtim.
Kalbim…
Kılcal damarlarım önemli derecede tıkalı ama yaşamım tehlikede değil, tıpkı şah damarlarım gibi.
😊
Yani kalp krizine veya beyin felcine yakınım, alıştım artık, Allah ne yazdıysa O olacak!
Neden mi anlattım şimdi bunları size?
Bilim…
Bilim ve din ve insan ve Allah…
Bilmiyordum bugün öğrendim, bilim bir ıspanak yaprağından, evet doğru okudunuz bir ıspanak yaprağı ile kılcal damar kaynaklı kalp krizlerini bypass yapmadan tedavi edebilecek!
İnanılmaz değil mi, daha beş – on sene kadar sürebilirmiş…
Yani insanın domuza ihtiyacı kalmayacak.
Tesadüf müdür, ilahi bir takdir mi bilemedim…
Birçok kültürde domuz pistir, gerçekten de öyle…
Almanlar mesela domuz yemelerine rağmen birisine hakaret etmek isterlerse “Schwein” derler yani domuz. Veya “Männer sind Schweine” bir deyişleri vardır. Tercümesi; erkekler domuzdur!?
İnsan ve domuz veya domuz ve insan…
Ne kadar da birbirine benzer!
Bilmem ne demek istediğimi anladınız mi?