😊
Mihrap dedim ya…
Seni gerçekten çok sevmişim kadın, çok. Aşk ile sevmişim
Unutma, sakin unutma seni kiminle bir tutum.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk ∙ Ne mutlu Türküm diyene, diyebilene
😊
Mihrap dedim ya…
Seni gerçekten çok sevmişim kadın, çok. Aşk ile sevmişim
Unutma, sakin unutma seni kiminle bir tutum.
Gençlik yıllarımdaydı…
Anlatmıştım, sağ – sol çatışmasından Almanya’ya dönmek zorunda kaldık. Sebep ben…
Sorumlu ben!
Çok üzdüm anne ve babamı, bu bir gerçek…
Yok…
Sadece kimi şeylerden uzak kalamadığım, duramadığım için. Yoksa başka şeylerden başlarını ne öne eğdirdim ne utandırdım. Yeminle, ben bela mela aramıyorum, aramama da gerek yok…
Otomatikman gelir bulur beni!
Siyasetten çok faaldim, hala bir şekilde oturduğum yerden, artık, sadece çenemi tutamam…
Haliyle, işin doğasında yatan bir olgu, kimilerinin dikkatini çekti, teklifler falan aldım…
Tamam dedim, değişik eğitimler…
Hayal dahi edemeyeceğiniz şeyler. Eh mesleğim gereği de…
Af edin, dünyanın poposuna parmak attım diyebilirim. Girip çıkmadığım yer kalmadı…
Buralardan “kaptıklarım”, tanıştıklarımdan öğrendiklerim…
Tüm edinimim, tecrübelerim, hayat birikimim…
BEN!
Arkadaşın videoda tarif ettiği magnezyum çubuğudur…
Mesela deprem çantasında değil ama askere gitmemiş olmama rağmen asker…
Daha doğrusu bahriyeli çantamda…
Pusulanın yanında aklınıza, hayalinize gelmeyecek şeyler vardır. Hayata kalmak içinde eğitildim…
AMA…
Bence sadece takdiri ilahi!
Magnezyum…
İnsan vücudu için (kaslar) önemli bir madde olduğu kadar…
Tahmin bile edemeyeceğiniz kadar tehlikeli ve güçlü bir enerji kaynağı olabilir. Haliyle her şey de olduğu gibi iyiye de kötüye de kullanılır (demir oxit)
Avcıların dükkânında tedarik edebileceğinizi sanıyorum. Bilmenizi istedim.
Panço’da oradan tedarik edilir, bulamadınız poşet bile işe yarar, naylon çuval (Ben naylon branda tercih ediyorum, pançom var gerçi ama). Yine ağaçlar…
Rüzgâr genelde batıdan eser, ağaçlar hafif doğuya meyillidir veya ağaç diplerinde yosuna, taslarda yine yosuna dikkat…
Yosunlu taraf…
Kuzey tarafı demek. Yine çanaklar mesela güneye doğru gösterir. ÖNEMLI bir ek bilgi…
Hristiyan aleminde, kiliseler doğu yönlü inşa edilir (Bizde Camiiler, mihrap). En azından bu eski kiliseler için geçerlidir!
FM 21-76 US Army Survival Manual
Cok, cok önemli bir kitap
Doğada hayatta kalma sanatı
Dikkat edin, sayfa altı…
“Ayni” yöntem çölde, çölde kardeşim çölde hayatta kalmana yardımcı olur, bu yüzden de naylon tercih ediyorum.
Metro seksüel bir çeyreğim…
😊
AMA…
Hayat her şart altında “hayatta” kalmayı öğretti bana!
Not:
Halbuki ölmek istiyorum, sadece ölmek…
En güzeli sevdiceğin dizlerinde, tabii hanımda yanımda olması gerek…
Sevdiceğim başımı okşasın öte tarafa giderken, hanim elimden tutsun…
Ohhhhhhh…
Vallahi ne güzel olurdu!
😊
B.k gibi…
Paçalarınızdan akıyor be…
Söylemişlermiş ABD’ye, onu bunu yapmışlar…
Monşersiniz, monşer, diplomasiden bir haber!
Ulan adi…
Ulan “orospunun çocuğu”
Gazi Mustafa Kemal Atatürk adını ağzına alma…
“…affedersiniz, PKK gibi…” öyle diyor zibidi…
Ulan PKK…
Senden milyarlarca kez daha erkek, daha >>> temiz <<<
Herifler senin yanında zemzem suyu ile yıkanmış, leş kargası!
“Affedersiniz…” sanki küfür ediyor, terbiyesiz bir şey söylüyormuş gibi…
Pabuçlarımın dincisi, g.t kenarı milliyetçisi seni!
Karı…
Kardeş değil bunlar, değil kardeşim değil, düşman!!!!!!!!!!!!!!!!
İki gün öncesiydi, dükkânı kapamış kardeşe gitmiştik…
Hah, hah, hah…
Gülüyor birde utanmadan…
Şimdi söyledi, ulan kadın seni dilim dilim kessem, kanını içsem doymam…
Ben size dememdim mi?
O, doktora söyledi…
Kardeş mutfaktaydı, çocuklar evin içinde, bir yerlerde, çağırdım geçtim oturma odasına…
Gidene kadar üşüdüm, hiç normal değil, yattım aşağıya…
Dayday kolumda, Dada’yı battaniye gibi yatırdım üstüme…
Oh be sımsıcak…
😊
Neyse, uzatmayalım bir ara kalktım gittim mutfağa…
Bidi bidi heyecanlı bir konuşma, kapı kapalı…
Daldım içeriye, yakalandılar…
Ne konuşuyorsunuz bakeymmm dedim, dedem gibi…
Yüzler pancar…
Meğer gelin – görümce beni çektiriyorlarmış…
Hadi öteki…
“Yastık – yatak düşmanı”, diğeri…
Sözde kardeş ya kardeş(!)
Yok kardeşim, yok…
Karı…
Kardeş değil bunlar, değil kardeşim değil, düşman!!!!!!!!!!!!!!!!
Konuşuyor yine dinsiz, imansız, Allahsız p.zevenk…
Y-CHP’yi savunduğum falan yok!
AKP, MHP benim için neyse Y-CHP’de o!!!
Yok vatan hainliği, yok şununla bununla ittifak…
İyi’de kardeşim, söylediklerini ispatla…
İspatla ya ispatla…
Çok bir şey istemiyorum ki sadece ispat…
İddia etmek kolay, iddiaya ispat lazım…
İspat!
Y-CHP’ye şaşıyorum bu arada…
İddialarını ispatla desene…
Yok ya HEPSI aynı MAL…
Danışıklı dövüş, MAL bunlar ya MAL!
Bademler, bir kez yetmemiş iki kez nota vermişler…
Ey gidi günler ey…
Ey gidi yüce Türk milleti…
Düştün…
>>> Düşkünsün <<<
Varoş elitleri seni yedi bitirdi!
Ulan arkadaş…
Bana takmadıkları isim kalmadı, yeminle her şey oldum…
Şimdide pala Önder, hanım öyle diyor bu sabah bana…
Baltalı ilah, gamlı baykuş, mutsuz eşek, yarım g.t falan…
Balıkçıyım vesselam!
Gerçekten tabiatı çok severim…
Giderim günlerce gelmem, tabii bakkal – çakal uzakta…
Ehhh…
Tilkisi, tavşanı, b.ku – böceği…
Almanya’da yok gerçi, Kurt, yeni yeni Polonya’dan geldi…
“Hayatta” kalma teknikleri…
Oltaların yanında, televizyon – radyo, kazma, kürek, tüfeğimde var, tabancamda…
Lazım ya balta da lazım, pala da!
Bir dünya sipariş verdim, her gün geliyor bir, iki paket…
Kısmetse yeni yılda vatanımdayım, orada gireceğiz. Deprem çantasını yeniden organize ediyorum…
En son bilimsel verilere ve tecrübelerime göre, kimisini çıkardım çantadan, bazısını ekledim…
Unutmuştum, balata ve tabii…
Pala da!
Yok…
Üçüncü dünya savaşına hazırlanmıyorum…
Babayım…
Şam babası, iskele babası değil!
Yıllarca bu yüzden bir dolu para verdiler bana, düşünmem, bilmem, öngörüde bulunmam, analiz etmem için. Önce can sonra canan…
Gerçi canan bana can ama O başka bir mesele…
>>> En önemlisi su, su filtreleri. Temiz su ve yârdim malzemeleri <<<
ANCAKKK…
Allah göstermesin, inşallah düşmem böyle durumlara…
Can pazarında, canı müdafaa edemedikten sonra…
Ha Şam babası, iskele babası olmuşsun ha baba!
Belki inanmayacaksınız ama…
Tüm bunlar küçücük bir çantada!!!
Dört tane battaniye, su filtresi, dediğim gibi tabanca, tüfek, pala, balta…
Çakmak, kâğıt – kalem, aydınlatma, kocaman mum, tam donanımlı ilk yârdim çantası, vesaire vesaire…
İspatı?
Bitsin, çanta tamamlansın fotoğrafını çeker yayınlarım.
Not:
Bugün…
Delikanlı gibiyim, çok şükür…
Yeminle, ağaçları yerinden sökebilirim…
Affedersiniz, sağlığım açısından diyorum…
O.ospu karıdan, Erdoğan’dan farkım kalmadı…
Bir öyle bir böyle!
Ne yapacağım böyle bilmiyorum…
Anlamıyorum, anlamıyorum…
Sebeplerini, nedenlerini anlamıyorum!
900!
Çocuk gibi azar işitmekten bıktım…
Ramak kaldı, yemin edeceğim ve bir daha hiçbir doktora gitmeyeceğim!
Dedim kadına…
24 yaşındaydım (…)
Dedi:
“O zaman bir ip alıp as kendini”
Dedim, düşünmüyor değilim…
Kadının yüzü çok değişti…
“Yapma, seni psikoloğa yollamak istemem!”
Güldüm, için için bularsan gönderirsin…
Dedi “oğlunda senin yolunda”
Dedim yaşamak istemiyorum ki kendime hiç dikkat etmiyorum!
Dedi:
“Oğlunu düşün!”
Aslında doktora gitmeyecektim…
Cayır cayır yanıyorum ama o kadar tiksindim ki (…)
Canım acıyor…
Hanım rahatsız, onu götürdüm, dada bizde…
Dedim hanıma “sen git doktora bende alışveriş yapıp geleyim…
“Tamam” dedi. Sabah uyanmış, kahvemi yaptı geldi yanıma…
Başladı anlatmaya, “rüyamda seni gördüm, damarların tıkanmış”
Şahdamarları zaten tıkalı, yüzde elli, hayati tehlike yok yani…
Biraz beyin felci…
😊
Eminim o kurcaladı, eminim ya, biliyorum…
Döndüm dışarıda bekliyordu, bindi arabaya…
“Doktor seni bekliyor”
Hay dinini, imanını. Sıkıyorsa gitme, gittim yanına…
Of, of, of!
Of ne fırça, pırıl pırıl parlattı beni…
Tekrar kanımı aldı, üç aylık değerler laboratuvarı…
Aç olmama gerek yok yani.
Düşünüyorum da…
Anasını avradını (…)! Ölmeyi bile beceremiyorum.