Yarım yamalak bilgi…
Şahitli, ispatlı değilse bilgi, teyit edilmemişse, hayatın gerçekleriyle, fenle, fizikle uyuşmuyorsa akıl ve mantıkla, kuram üzerinden erişilemiyorsa gerçeklere ve yine…
Bu bilgi, bu düşünce son tahlilde, her ihtimal göz önüne alınarak, ölçülüp – biçilip tartılmadan yayılırsa insan denilen varlık arasına…
İnsan ki…
Bire iki katan…
O bilgi yarardan, faydadan öte…
Zarar verir çevresine!
Bilmiyorsam, bilmiyorumdur…
Tüm ısrarlara rağmen konuşmuyor, yazmıyorsam…
Bil, emin ol vardır bir sebebi…
Çünkü istemem, inan istemem yalan, yanlış bilgi vermek…
Bilgiye erişim…
Bilginin doğrusuna, iyisine, faydalısına benim için önemlidir…
Susuyorsam vardır bir sebebi!
Kaldı ki…
Paylaşıyorum sizlerle işte hayatımdan kesitler…
Bir çeyrek…
Yetişemiyor her yere, susmak lazım aslında…
Gör gerçekleri, gör, bil çoğu insanın bilmediği veya farkında olmadığı şeyi…
Ve sus…
Ol bir Atatürk milliyetçisi, inan yürekten, en derinden Allah’a…
Gör…
Ve sus, sus susabilirsen!
Al işte gidiyorum yine…
Hanımı sardı bir telaş, kardeşi…
Kadının, kadına ettiği. Aslında tam bir tiyatro…
Işın olmasa, başka dertlerin otur izle, yat yerlere…
Bir bana söz geçiremez, bir bana dişleri yetmez…
Aynen de böyle söyler…
Yoksa…
Alimallah kaynar çaydanlık, oklava, bıçak, balta…
Terlik ya terlik ne zararsızı, en az acıtanı…
Nixxx ablamın dediği gibi…
“Önder bilsin herkes iyi yetiyor ona”
Yetiyor bana…
Herkesin iyiliğinden, esenliğinden başkasında gözüm yoktur benim, egoistim…
Çünkü kabak yine patlıyor benim başıma…
Bu anlam ve bağlamda…
Allah…
Hepinizin, herkesin iyiliğini versin…
Ben kaçtım, tutabilene aşk olsun!
😊
Önder