Bunların ağzı olur dili olmaz…
Bunların elleri olmaz, haşa çalmaz…
Bunların türbanlı bacıları olur, ama saraylardan kadın ve etek boyu dikizlemez…
Bunlar milletin a’sına koyarken besmele çeker kendinden olanlardan vergi istemez…
Validemle görüştüm…
Kadının, babaannemin, rahmetlinin deyişi ile kuş kadar canı var…
16 bin Tayyip Lirası vergi diye aldılar…
2-3 bin Euro eder…
Onlar laf söyler iş görmezler…
En basitinden sizin de ifade ettiğiniz gibi çift çift, üçer beşer kalk gidelim derler…
Enayi s.kerler(!)
Gelmez kardeşim…
Boşuna bekleme, bir meslektaşınız var Mutlu diye…
O da sordu Abdullah’a zamanında niye diye…
Cevap gelmedi, gelmez güzel kardeşim gelmez…
Boşuna çeneni, kalemini yorma!
Biat et gitsin…
Allahtan ümit kesilmez…
Bakarsın günün birinde maymun gözünü açar hesap sorar…
O güne kadar siz olun ben olayım, bizler ya tiyatro izler gibi izleyeceğiz vahim durumu…
Veya elimize ne geçerse çıkacağız sokaklara, yıkacağız Ak Sarayları başa!
Görsün millet…
Duysun cihan gerçek şehit nasıl olunur…
Senaryo gereği değil, şahit olsun yedi düvel…
Gençler, kadınlar ve biz ihtiyarlar vatan için millet için nasıl can verdik…
Bir utanmaz – arlanmaz çeteyi, haydutlar sürüsünü nasıl alaşağı ettik şahit olsunlar.
—
Sayın Türk Şeker büyüklerinden küçük bir cevap bekledim de gelmedi!
10 Mart 2018
Dün sabah oldu, saat 11’i geçti. Bekledim. Gelmedi. Öğlen oldu, saat 12’yi geçti.
Bekledim.
Saat 16.00 oldu.
Bekledim.
Yine gelmedi.
Bekleyecek vaktim kalmadı. Bu yazıyı yazı¬yorum. Zarar ediyorlar diye satılığa çıkartılıp özel sektöre kar etsin diye sunulacak olan 14 şeker fabrikasının yönetiminden sorumlu olan hem yönetim kurulu başkanı, hem genel müdür, hem Özelleştirme İdaresi Başkan Yardımcısı (3 koltuğu var. Devlette her koltuk, ayrı bir maaş getirir) Ergin İçenli’den bekle¬dim, cevap gelmedi.
Fabrikalar niçin zarar ediyor?
Pancar üreticileri mi suçlu?
İşçiler mi işe gelmiyor?
Bu 14 fabrikanın yönetiminden sorumlu Türk Şeker’in yönetim kurulu üyesi, aynı zamanda Maliye Bakanı’nın yardımcısı (2 koltuğu var) Cengiz Yavilioğlu’dan da bekledim.
Gelmedi.
Diğer üye ve aynı zamanda bu 14 fabrikayı satacak olan Özelleştirme İdaresi’nin başkanı (2 koltuğu var) Ahmet Aksu’dan da bekle¬dim.
Gelmedi.
Diğer üye ve aynı zamanda Başbakan Bi¬nali Yıldırım’ın Müsteşar yardımcısı (2 koltuğu var) Özer Kantoğlu’dan bekledim.
Gelmedi.
Bir başka üye ve aynı zamanda Maliye Bakanı’nın Müsteşar yardımcısı (2 koltuğu var) Halit Öcal’dan bekledim.
Gelmedi.
Diğer bir sayın üye ve aynı zamanda Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanı (2 koltuğu var) Prof. Dr. Derya Örs’den de bekledim.
Niçin zararda fabrikalar?
Siz bu zarar hortumları için 16 yıldır iktidarda olanlara uyarı görevinizi yaptınız da dinlemediler mi?
Bir küçük cevap gelmedi.
* * *
Bir feryat geldi.
Bir küçük esnaf okurum, adı Adnan Yurttaş; “Ham maddesi pancar. Üretimi kotaya bağlı. Yani anlaşmalı ekim ya¬pılıyor. Fabrika ne kadar işleyecekse o kadar pancar alıyor. Pancar üreticisi üç kuşaktan tecrübeli. Fabrikaların işçisi bilgili, eğitimli. Ürettiği şekerin pazarı hazır. Bu şartlarda zarar edilebilmesini ben esnaf matematiğim içinde çözemi¬yorum” diyor.
Şu kadar yıllık gazeteciyim.
Ben de çözemiyorum.
Benden geçtim, bir kişi daha var, o da çözemiyor. Adı Çetin Ali Dönmez. Sitesine girdim. Kimdir öğrendim: Boğaziçi Üniversi¬tesi’ni bitirmiş. Yüksek lisans yapmış. İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nda Hisse Senetleri Müdürlüğü’nde uzman olmuş. Takasbank’ta krediler müdür yardımcılığını sürdürmüş. Vadeli İşlemler ve Opsiyon Borsası’nda genel müdür olacak kadar yükselmiş.
Sıradan biri değil.
Bilanço okuma uzmanı.
Çetin Ali Dönmez, faaliyet raporlarını okuyarak “kar nereden doğuyor, zarar nerelerden oluşuyor” bunu anlamanın piri olmuş biri… Dün “PARA ANALİZ” adlı sitede; “Türkiye Şeker Fabrikaları A.Ş’nin Faaliyet Raporu”nu okudum, “şaşırdım kaldım” diye yazdı.
* * *
Şunları yazdı:
“… Faaliyet raporunda 2016 yılında 10,617,000 ton pancardan 1,404,000 ton şeker üretildiği yazıyor. Fabrikalar 2016 yılında, kendisine tanınan kota kadar şeker üretmiş. Türkiye Şeker Fabrikaları pancar üreticilerine yaptığı toplam ödemeyi yaklaşık 1,5 milyar TL olarak açıklamış. Şirketin gelir tablosuna bakıldığında 2016 yılında toplam satış tutarı yaklaşık 3,6 milyar TL iken ve pancar üreticisine ödenen toplam para da 1,5 milyar TL iken, nasıl oluyor da satılan malın maliyeti 3,3 milyar TL olabiliyor? Ben anlamadım, anlayan varsa, lütfen bilgilen¬dirsin beni… (yine) Faaliyet Raporu’ndan anladığıma göre bir de ülkemizde hiç üretimi olmayan yüksek yoğunluklu tatlandırıcılar diye ayrı bir kategori varmış. Bu kategorideki tü¬ketim 2015 yılında 350,000 ton olmuş yani ülkemizde üretilen nişasta bazlı şeker miktarı¬nı da geçmiş. Bu yüksek yoğunluklu tatlandı¬rıcılar büyük ölçüde Çin’den ithal ediliyormuş. Diğer yandan ‘C şekeri tahsisi‘ diye de bir kavram var, 2016 yılında yaklaşık 270 bin ton şeker (C şekeri) ithalatı yapılmış… Şirke¬tin son beş yıldır ortalama 1 milyon ton şeker stoku tuttuğunu da yine rapordan anlıyoruz… Bu kadar büyük stoka rağmen neden şeker ithalatı yapılmış? C şekeri talebi neden karşı¬lanmıyor anlamadım ben…”
* * *
Bilanço okuma piri!
O bile anlayamadı.
Niçin zararda fabrikalar?
Zarar hortumları mı döşenmiş?
Kim döşemiş?
Kimisi 3 koltuklu, kimisi 2 koltuklu sayın Türk Şeker büyüklerinden küçük bir cevap bekledim, gelmedi!
https://www.sozcu.com.tr/2018/yazarlar/necati-dogru/sayin-turk-seker-buyuklerinden-kucuk-bir-cevap-bekledim-de-gelmedi-2278091/?utm_source=yazarlar&utm_campaign=diger_yazilar&utm_medium=diger