Bay Pezevengin rospisi yine ekranlarda…
Bu karıyı gördüm mü tepem atıyor…
Konumuz pastik atıklar, 18. Yüzyıl başlarından kalma bir icat VE (…)
AMA önce bir soru; milyon dolar sorusu…
😊
Geçenlerde eski cep telefonlarınızı DAHA nasıl kullanabileceğinize dair bir örnek vermiştim…
Başkaca bir tarif vereyim sizlere…
Bir eski cep telefonu…
Almancası Stativ, Türkçe tripod veya üçayak derler ona…
Ve…
Bir dar açı objektifinden ne olur…
Neyi meydana getirirsiniz?
Cimri derler bana, değilim. Yeminle değilim ama severim böyle şeylerle uğraşmayı…
Kafayı çalıştırmayı, gaz tenekesi…
Daha çalışıyordum, işten ayrılmış dükkân sahibiydim…
Anlatırım bazen, Uzakdoğu, kimi müşteri yanlış kelime, dost sahibiyim…
Önemli yerlerde görev alan ve almış olan…
Sözüm sana, hani Singapur…
Bir gün geldi bana, hatta anlattım ayrıntısıyla bak arşivlerime…
Dedi Fransa’da dostum çok önemli bir buluş yaptı, dünyayı değiştirebilecek olan bir buluş…
GÜVENLI ILETIŞIM kur aramızda, pazarlama…
Yaptım benden isteneni…
Bir daha asla ve kata bir şey duymadım, dostuma da sormadım…
Kimi şeyler vardır, SORULMAZ…
Bir ihtimal, “sanayi” buluşu satın aldı ve “YOK ETTI!”
Anlatırım…
Sağdan, soldan, yok çenem düşük olduğu için değil…
Sizleri, özellikle gençleri bilgilendirmek, bilinçlendirmek için…
Bazen sevdiklerimden örnek veririm, hayatımdan. Kimi zaman anlamsız şeyler yazarım…
Anlayan, anlar beni…
INAN, var her birinin bir nedeni!
Spektive (Almanca) nedir bilir misiniz?
Atış dürbünü Türkçesi, lazım kardeşim lazım, gençte olsan…
Tabiat öngörmüş belli bir mesafeyi, ötesini görmek için dürbün lazım…
VAR…
15 – 20 Euro’dan başlar birkaç yüz Euro’ya kadar yolu var…
Çok kaliteli, iyi bir üçayak kaldı Opa’dan miras…
Ehh, cep istemediğin kadar…
Bir Objektif lazımdı, 16 Euro…
Alışkanlıklarımın aksine, orta şekerli almadım, ucuz ucuz çünkü olup olmayacağını bilmiyordum…
AMA…
Oldu!
😊
Harika bir dürbün oldu, video çekimi dahil…
Var tabii böylesinin bitmişi, eller pamuk ceplere…
Ne gergi var kardeşim ne gereği var önce eskileri gerçekten eskit…
Sonra yenisini al!
Neden mi?
Çünkü…
Çevrecilik böyle başlar!
Batırdık ulan dünyayı, bak iklime ve anla…
Gitmeden, unutmadan…
Bir cebim var eski, eski…
Onu yaptım deprem detektörü…
Normal haliyle, yani bildik şekilde koy yere, yürürken kayıt ediyor sarsıntıyı…
Ben…
Onun hassasiyetini çok basit yöntemler ile arttırdım, anlatır veririm bir ara tarifini!
Gençler bilmeyebilir…
Benim yaşımda olanlar bir ihtimal anımsayacaktır…
Ülke…
Bir zamanlar kimyasal atık deposuna dönüşmüştü, her yerden mavi zehir dolu bidonlar fışkırıyordu!
Mafya, evet devlet bir yerde devletti o zamanlar ama…
Rüşvet…
Her seviyesiz demokrasilerde olduğu gibi ortama hakimdi!
Gel zaman git zaman mavi bidonlar kayboldu ama…
Mafyadan beter…
Bir oluşum çıktı karşımıza, kırk haramiler bunlar yanında…
Zemzem suyuyla yıkanmış, sütten çıkmış AK kaşık(!)
Kaybet de gör der atalar…
Kaybet…
Ve anlıyor insan kıymet, biliyor değer, kıymet…
Ne kadar kıymetli bir kelime hele insan içini doldurursa…
Emeğe kıymet, sevgi kardeşim sevgi. Karşılık beklemeden gösterilen fedakârlık…
Kıymettir, iki güzel söz…
Ruhu okşayan, teselli veren…
Sevdiklerimin sağlıklarına, madden ve manen sağlıklarına çok önem veririm…
Bir dinci ile benim aramda nasil bir bag olabilir?
VAR…
Bir bağ var…
Hangisi, peki ne?
Allah kardeşim Allah…
Ortak yanımız…
Buluşmak ZORUNDA olduğumuz nokta!
Hadi Mafya, hadi devlet hizmetinde olup elindeki gücü kendi menfaatleri için kullananın…
Emmeleri…
Para ise, güç ise…
Güzel kardeşim, dilinden Allah’ı düşürmeyip…
Göstere göstere ibadet edene, yârdim edenin derdi ne?
Hatırla…
Çok olmadı, İstanbul’da kapıya bırakıyordu birileri tomarla para…
İbadette, hayırda gizliden gizliye ya…
Allah Onun ne muradı varsa versin…
Allah Ondan, yedi ceddinden razı olsun!
AMIN
Ve evet…
Mavi bidonların yerini aldı poşetler…
Sözde çevreci, halkına satıyor poşeti…
Parayla, ki çevremiz kirlenmesin, çocuklarımız, torunlarımız sağlıklı yetişsin…
AMA…
“Dünyanın Tüm atik poşetleri, plastiği” toplanıyor artık ülkemizde…
Açıkçası pek şaşırmadım…
Varoş artıkları…
Elbette koşacaktı atık peşinde, insan varoşlarda yaşayabilir…
Ne günler gördüm be…
Almanya’ya 2. Kez gelişimizdi, ilk zamanlar…
Kışın sadece bir odayı ısıtabiliyorduk…
Mutfak camında, Allah belamı versin yalanım varsa…
İçeriden…
Bir parmak kalınlığında buz oluşurdu camda…
İmkân vardı, gidip devlete diyebilirdik…
Ver…
Verecekti elbette, demedik, yediremedik gururumuza…
Allah açtırmasın kimseye avuç, kimseyi muhtaç etmesin başkasına…
Bu…
Kimse karın, kocan, evladın dahi olsa…
Yâr, yâr farklı olabilir belki, bilmiyorum hiç gelmedi başıma…
Yârin yüreği bir farklı sevgi dolu olur, bilmiyorum, bilmiyorum böyle mi?
Tek bir kez aldık yârdim…
Kazanın hemen sonrası, altı ay kadardı galiba…
İnsan…
Varoşta da yaşayabilir, pek gözde olmayan bir semtte…
Hiç problem değil, INSAN…
İnsan kaldığı sürece!
Ama görüyoruz ki…
Söz başka, eylemler çok başka…
Türkiye Cumhuriyeti Devleti…
Dönememeli “dünyanın” çöp bidonuna!
Hatırla…
Yazmıştım >>> enzimi <<<
Hani plastiği en kısa sürede eritip yok edeni…
Ve yine yazdım DIKKAT, bademler DIKKAT…
Alman bilim insanları poşetleri, plastiği hammaddesine geri dönüştürmeyi başardı
Neydi hammadde olan?
PETROL kardeşim petrol. İnsanlar birbirinin gözünü oyuyor petrol için!
Söyle Allah Peygamber aşkı için söyle, elini vicdanına koy ve söyle…
CEVAP VER BANA…
Bu çeteye ve çete başına…
Kırk katır mı, kırk satır mı?
Eyyy…
Israil, Ermenistan çekmekle olmuyor…
Tüketmek ile…
Üret, üretemiyorsan üreten ile bir ol, eyyy çekmekle herkes koyar seni kapı önüne!
Milliyetçilik yürek işi, akıl işi…
EMEK…
Bilgi…
Geri dönüşüm…
Madem topluyorsun çöpü, HEMEN Alman ile irtibata geç…
Geliştirin teknolojiyi…
Affedersiniz, göt atarlar bunun için çünkü çöpün çoğunluğu Almanya’dan!
Bak ya unuttum:
Buhar makinesi prensibi…
Güneş enerjisi üretimi hariç neredeyse bilinen “tüm enerji üretim şekilleri bu ilkelere dayanır (atom, kömür, su vesaire)…
Burada metan gazi yakımı…
Yani çöpü önce çürütüyorlar, oluşan gazi yakıp enerji üretiyorlar…
Sabah haberlerde, ya ADI bunlar ADI…
İstanbul çöpünden elektrik üretiyorlarmış, AMAN Allah’ım nasıl komplike anlatıyorlar…
Duyan…
Bir bok sanacak, ilgiliysen oku buhar makinesini.
Gamlı Baykuştan havadisler, var aslında çok şükür elem büyük değil bu sefer ama…
Başka zamana…
😊
YORULDUM, dinlenmem lazım.
—
Oldukça eski bir cep telefonu…
5 MP (MegaPixel)
Ama benim işimi görüyor, vaktim olunca, belki ilaçlardan sonra yayınlayacağım bir PDF…
Ne mi?
😊
Sürpriz, BILGI kardeşim bilgiden başka ne verebilirim sana…
Bir kalbimi, ameliyatlı ameliyatlı…
Ama var onun sahibi!
Anlayacağın geç kaldın…
YEMINIYIM…
Bir daha dünyaya gelişimde >>> hiç bir hatun <<<
Oturtamayacak beni nikah masasına…
Bir çiçekten diğerine, HEPSININ tadına bakacağım…
Yeminliyim, doyamadım ya…
Ölüp gideceğim, gözler açık kalacak!
😊
İhtiyar teke deme, ayıp…
Yürek bu yürek…
Önder…
Uslanır mi?