Büyük devletlerin Venezüella pokerine güzel bir ek bilgi teşkil ettiği için YOKSA (…) Hani diyesim var; böyle yaz al canımı AMA yok, güvenimi yitirdim. İzlemeliyim, daha birkaç gün ELBETTE belli edecek kendini!

Aslında evladı yazacaktım, önemliydi…
Eğitim ve Tayyipistan hali…
Ve yine Jack ile gezerken gördüğümüz ikizleri, bebeler, ninelerini VE inan varlıktan resmen leş kokan bir babanın, bir üvey annenin hikayesini…
AMA…
Çok kötüyüm yine, tıpkı HALK TV namussuzlarını unutmadığım gibi!

Çocuk musunuz
30 Ocak 2019

Bir kıta düşünün ki…
Batı’nın “medeniyet” ya¬lanıyla sömürgesi 500 yıldır sürüyor!
Aztekleri yok ettiler…
Mayaları yok ettiler…
İnkaları yok ettiler…
Bu zulmün 200 yıldır başını ABD çekiyor; “de¬mokrasi” yalanıyla, yerli halka yönelik kirli savaş yürütüyor. Hepsini yazsam bu köşeye sığmaz; 20’nci yüzyılın ilk çeyreğinden örnekler vereyim. O dönem ABD “Big Stick” (Kalın Sopa) politikası yürüttü; başını kaldırana vurdu:
1903,1907, 1911, 1912, 1924, 1924 Honduras…
1906, 1912, 1917 Küba…
1907, 1910, 1912 Nika¬ragua…
1903, 1914, 1916 Do¬minik…
1914 Haiti…
1908, 1912, 1918, 1921, 1925 Panama…
1914 Meksika…
1920 Guatemala…
ABD askeri müda¬haleler/ işgaller yaptı; yüzbinlerce ölüme sebep oldu.
Hiç bitmedi zorbalığı…
ABD’li Komutan Smed¬ley D. Butler (1881-1940) anılarını yazdığı “War Is A Racket” adlı kitabında şöyle dedi:
“Deniz piyade sınıfında asker olarak otuz üç yıl, dört ay geçirdim. Bütün bu süre boyunca, çoğu zaman büyük işadamları, Wall Street ve bankerler hesabına kısa¬cası kapitalizmin hiz-metinde kiralık katillik yaptım… Örneğin 1914’te, Meksika’nın, özellikle Tam¬pico’nun, ABD petrolcü¬lerinin çıkarlarına kurban edilmesine yardım et¬tim. Haiti ve Küba’nın, Na¬tional City Bank’ın faizini kolayca toplayabileceği yerler olmasına yardım et¬tim… 1909-1912 arasında, Nikaragua’nın tasfiyesinde uluslararası Brown Brot¬hers Bankası’na yardım ettim.1916’da ABD şeker endüstrisinin çıkarları¬nı korumak için Dominik Cumhuriyeti’ni işgal ettim. 1903’te, ABD meyve şirketleri yararına Hondu¬ras’ın sindirilmesine yardım ettim…”
Bu kitabı yazan Komutan Butler, “ABD’de darbe ya¬pacak” kumpasıyla hapse atılmak istendi!
ABD ne diyor: Ya bizden¬sin, ya da düşmansın!
Elliott Abrams
Emperyalist ABD…
Başkan Franklin Roo¬sevelt’in 1930’larda “İyi Komşuluk” politikasıyla kendini biraz dizginleyebil-di. Müdahalenin şekli de¬ğişti; doğrudan müdahaleler yerini Amerikan yandaşla¬rının iktidara gelmesini des¬tekleyen politikaya bıraktı. Gerektiğinde yardım alacağı ülke ordularını “eğitim” adı altında ele geçirdi. Böylece…
Şili, Paraguay, Brezilya, Bolivya, Uruguay, Arjantin gibi ülkelerde benzer faşist askeri diktatörlükler kur¬du. Nikaragua, Guatemala ve El Salvador gibi faşist askeri yönetimlere karşı çıkan yerel sol direnişçilere karşı kontra güçler oluşturdu.
1973’de Şili’de Salvador Allende’den 1983’de Gre¬nada’da Maurice Bishop’a kadar sosyalist başkanları katlettirdi.
Castro’yu Chavez’i öldürt¬mek istedi.
Bugün hedefinde Ma¬duro var!
Bu amaçla eli kanlı Elli¬ott Abrams’ı “Venezuela özel temsilcisi” olarak atadı.
Ronald Reagan ve Ge¬orge W. Bush’un yıllarca kirli işlerini yapan Abrams’ın Venezuela’da ne yapacağı belli değil mi?
Nikaragua’da, El Sal¬vador’da, Guetama¬la’da, Honduras’da ne yaptıysa Venezuela’da onu yapacak! Faili meçhul cina¬yetler, ayaklanmalar, darbeler ve geride on binlerce kayıp.
Ki düşünün Abrams Beyaz Saray’da “İnsan Hakları Sekretaryası” biriminde çalıştı! Bunlar “insan hakları” kavramının içini boşalttı! (Solcu-demokrat New Yorklu bir Yahudi aile¬nin çocuğu; Harvard me¬zunu, London School of Economics yüksek lisans dereceli Abrams’ın, kan¬lı-karanlık işlere girmesini sadece psikolojik açıdan mı değerlendirmek lazım!)
Ne demokrasisi
Elliot Abrams’ın atan¬ması Venezuela’nın yakın geleceğinde neler yaşanaca¬ğına ışık tutuyor. Örnekler vereyim:
“El Salvador Gerçeği Ko¬misyonu” 1993’de yayınladı¬ğı raporunda Aralık 1981’de 500’den fazla sivilin “ka¬sıtlı ve sistematik ola¬rak” idam edildiğini bildirdi. Arkasındaki isim Abrams idi.
Nikaragua’daki solcu Sandinista hüküme¬tini devirmek isteyen Abrams’ın, Brunei Sul¬tanlığı Savunma Bakanı General Ibnu’dan Lond¬ra’da 10 milyon dolar aldığı ortaya çıktı. Aptallar parayı yanlışlıkla – İran-Kontra skan¬dalı “kahramanı”- Oliver North’un ofisinden İsviç¬re’deki bir banka hesabına göndermişti!
Uzatmayayım: Nikara¬gua’daki katliamı sürdürmek için el altından İran’a silah satan Abrams- North iki¬lisi suç üstü yakalanıp ceza aldı.
CIA eski direktörü Baş¬kan Bush, bunları affetti!
Sonra Abrams’ı “Or¬tadoğu uzmanı” olarak görüyoruz! İsrail’in “Gazze Planı” arkasındaki kilit isim oydu! İsrail’e yeteri kadar yakın olmayıp, İran ile iliş¬kiler geliştirdiği için Başkan Obama’ya muhalefet edenle¬rin başında yine o vardı.
Son 40 yılda ABD’nin en karanlık işlerini plan¬layan bu adam, şimdi Venezuela’ya demokrasi mi getirecek?
Türkiye’de öyle düşün¬sel savruluş yaşanıyor ki, meydan popülist birkaç köşe yazara kaldı! Küresel medya ne diyorsa tekrarlıyorlar. En azından Venezuela yakın tarihine bakın: Chavez’i 2002’de darbeyle yıktıkla¬rında yerine İş Adamla¬rı Derneği Başkanı Pedro Carmona getirildi. Bunun ilk icraatı; Anayasa’yı askı¬ya almak, Ulusal Parlamento, Yüksek Mahkeme, Başsav¬cılık, Yüksek Seçim Kurulu ve valiliklerin çalışmalarını durdurmak oldu.
Abrams’ın da yapacağı bu!
Ne demokrasisinden bah¬sediyorsunuz, çocuk musu¬nuz?

https://www.sozcu.com.tr/2019/yazarlar/soner-yalcin/cocuk-musunuz-3321630/?utm_source=yazarlar&utm_campaign=diger_yazilar&utm_medium=diger