Şu dünyada beni anlayan, anlayabilen az sayıda insandan biri sen olsan gerek…
Bir kadın olarak…
Mesleki yönden, tabii beni anlamana izin verdiğim içinde.
Tecrübe…
Bilgi, birikim. Biliyor musun kadın…
Azim olacak, istek. Gayret göstereceksin, insansan…
Konuşacak…
Orta yolu bulacaksın. Belki…
Bilmiyorum bu belgeseli izledikten sonra daha iyi anların beni…
İlkelerimi…
Sevgi, saygı ve güveni. Ne sağ ne sol…
Ortayı hatırla!
Tanrı bile bizi yaratırken her şeyi çift yaratmış, bir, iki istisna…
Kalp bile “ortada”, hafif solda…
Anla!
Önem verdiğim, ısrarla üstünde durduğum…
Güven…
Sonsuz olmalı!
Düşmanın bunu tespit etmesine gerek yok…
Senin beni bildiğin kadar ben, beni bilmiyor muyum?
Güçlü…
Ve zayıf yanlarımı, anımsa…
Bir erkeği erkek eden ardında duran kadını, sevdikleri, kalbinde olanlar…
Aynı zamanda en zayıf yani.
Yazmaz erkeklik kitabında insani kalbinde taşıdıklarıyla vurmak, yazmaz, yazmamalı…
Okudun mu İzmirlinin yazdıklarını?
Kayıtsız, şartsız bir cehalet hâkim ülkeye. G. Fuller, F. Güllen ve Allah bilir daha kimler yönetiyordu Kasımpaşa ayısını. Anımsa lütfen Ambivalanz tanımımı(!)
Yalnız kaldı…
Kibir, cehalet ile birleşince…
G.t ve kıllarından her şeyi bekle!
Bugün gözün dövizde olsun…
Kimse…
“Müdahale” etmiyor. Güven yitirdi. Kapital çekildi…
Nakit paraya yasak getirildi…
Anla yani eğer piyasalar bugünde dört buçuk ve beş yirmi gibi kapanırsa büyük bir ihtimal ile bu dönem kapandı.
Fırsat bulursam, İstanbul semt ve mahalleleri ile devam edeceğim…
Bugün kendime izin verdim, bazı ufak tefek isler var hal edilmesi gerekenler. Biliyor musun, hala Oma ile uğraşmak zorunda kalıyorum. Önder Gürbüz, Rheinlandpflaz’e karşı…
Umut veren gelişmeler. Bakalım, Allah büyük!!!
Öptüm kirazlarımı…
Güzel ve her şeyden evvel sağlıklı, bereketli bir gün, hafta, yıllar geçirmen dileği ile.