Aslında yayınlamayacaktım, dilimde tüy bitti AMA

Daha bu senenin bir yayını, yani çok yeni. Geçerli, güncel, güncel…
Çünkü çok söyledim, çok anlattım. BEN KULLANMIYORUM DEDIM…
Yürüyemiyorum, sadece araba yüzünden sadece…
Anla ya ANLA…
Bilişimciyim diyorum, bilişimci. Bildiğin O tiplerden değil, bir bambaşka…
Daha fazla yazamam ya…
Bankalar sana ne derse desin, işin içindeydim!

Sosyal sorumluluğum gereği, vicdanim el vermediği için…
### Mutlaka ize MUTLAKA ### Mutlaka ize MUTLAKA ###

Bak unuttum, dün gece haberlerden geçti…
Bu sabah yine…
Evlada hemen yazdım, onunda bir Iphone’u var…
TimeFace…
Çok önemli güvenlik açığı, cevap vermeseniz dahi sizin bilginiz olmadan mikrofon ve kamara açılabiliyor, farz et çırılçıplaksın evinde(!)

Veya uygunsuz bir halde…
Ohhh…
Gel keyfim gel, sen teknolojiyi, cebi, bilgisayarı çocuk oyuncağı mi sandın?
Tamam Appel şimdilik kapattı TimeFace’i ama…
Korkarım sen yine de anlamayacaksın beni.

Kredi kartları…
Çaldırmasan bile…
Camdansın, saydam!

Kendime not, HALK TV * vay namussuzlar, vay adiler vay!!!

Günah almak istemem, belki “yönetimin” haberi bile yok…
Bilişim sorumlusu, yazılımcı…
OLMAZ bu kadar namussuzluk, güven…
Kendinden bil VE arkandan vursunlar seni!

Yarına arkadaşlar, yarına…
Yok Halk’ı bu akşam “keşif” ettim, tesadüfen…
Zaten ne zamandan beri bu konuyu ele almak istiyordum…
Nasip, “piyango” Halk’a çıktı!

Not: çocuklarla konuştum, tabii herkesin kendi bileceği…
Altın…
Önümüzdeki aylarda 1400 dolara kadar çıkabilir, NEDEN…
😊
Belki anlatırım. Tepem çok fena attı, sakinleşmeliyim…
Yoksa ana avrat düz geçeceğim, çok ağır yazacağım Halk’ı!

Halk TV…
KESIN, MUTLAKA yarına!

Çocuklar dediğim…
Koca koca adamlar, bankacılar…
Alaman, Alaman…
Analizciler, borsacılar.

Yazmıştım geçen senenin sonu…
Yakıtı, mazotu…
Tabii ağır bir masraf kapısı, bir tüketim maddesi, bitecek…
Af edin lütfen…
“Anamız ağlayacak!”

Yandık ya, kelimenin tam anlamıyla YANDIK…
Arkası yarına!

EDS

Elektronik Denetleme Sistemi…
Tayyipistan sürücüleri bilir, çok yakında bu sınamada…
Almanya’da yaşayanlarda tanışacak bu sistemle…
Bir nevi radar…
Testler başladı, başlayacak!

Nedir EDS…
Hesap kitap kardeşim, MEDENIYET YANI…
İki nokta arasında bir aracın geçiş süresi, vaktinden evvel geçersen kontrol noktasını…
Yasal hızı aştı, çektiler fotoğrafını…
Teknik özelliklerini anlatmayacağım şimdi, bizim entel – dantel değinmediği için…
En azından ben okumadım, köşe yazarları falan…
Ben yazayım dedim, mecburiyetten, zaruretten!

Muhtemelen kavrayamaz bizimkiler bu iki uç noktayı…
Köşeleri, birbiriyle ilk anda alakalı olmayan gibi duranı!

Gir bak arşivlerime, hep anlatmışımdır…
Galiba…
Çok uzun bir süre olmadı yine değinmiştim konuya!

Tabii…
Sen konuyu tüm yönleri, olanca ağırlığı ve karmaşasıyla kavrar mısın?
O…
Ayrı bir mesele!!!

Yok bulamadım kısa sürede, EDS ne zaman hayata geçirildi…
Ama hatırladığım kadar uzun bir süreden beri var, devre dışı bırakıldı…
Yine devreye girdi galiba geçenlerde!

Biliyorum, eminim yani uzun süreden beri olduğuna…
Istanbul’da, Istanbul’da…
Zaman, rakam hafızam…
Çünkü ilk gördüğümde bu ne ya dedim kendime…
Merak edipte araştırmadım, senede birkaç defa birkaç gün Tayyipistanda araba süreceğim…
Önderin başka işi yok, bununla uğraşacaktı!

BAK!!!
Tayyipistan ve maalesef…
Eskiden Türkiye Cumhuriyeti olan devlet…
HERKESIN maşası, deney tahtası, kobayı…
Çok iyi hatırlıyorum buna değindiğime çünkü tepemi oldum olası attırdı…
SORUN…
İnan buna lütfen inan…
Sorun, modadan, teknolojilere…
DIKKAT…
Siyaset ve sosyal mühendisliğinden, toplumsal psikolojik deneylere…
HEPSI AMA HEPSININ ILK DENENDIGI…
Ülkelerden birdir Türkiye!

Bizim insanimiz ölmüş, zarar görmüş…
Kimin umurunda VE en acısı…
TÜM BUNLAR…
Siyasetçilerin, başına seçtiklerinin bilgisi dahilinde!

Al işte…
EDS güzel bir örnek buna…
Yakında Almanya’da!

Ah İzmirlim ah

Bilmez misin güzel kardeşim Odisseas sirenleri duymamak için, sihirlerine kapılmamak için ne yaptı?

Sennn…
Kime ne anlatıyorsun ya?
Baştan beli, hiç seçime gitmemiz gerekmez ki!!!

Hep dedim, diyorum, diyeceğim…
Sokak…
Şiddet yanlısı değilim ama SILAH…
Ancak silah zoruyla indirebilirsin bunları işgal ettikleri yerlerden!

İzmir’de ne oluyor?
19 Ocak 2019

Tek örnek vereyim…
Foça.

Türkiye’nin en şirin sahil ilçelerinden biridir.
Aynı zamanda, Türkiye’nin en önemli komando okullarından birinin evsahibidir.

Bu komando okulunda, uzman erbaş yetiştirme kursu açıldı.
Askerliğini tamamladıktan sonra işsiz kalmamak için, devletten maaş alabilmek için tezkere bırakan gençler, uzman erbaş olabilmek için burada kurs görüyor.

İşte bu eğitim gören kursiyer uzman erbaş adayları, blok halinde seçmen olarak yazıldı iyi mi… Blok olarak dört bin seçmen!

Foça’da ikamet etmiyorlar.
Foça’da ikamet etmeyecekler.
Sadece üç aylığına geçici olarak geldiler.
Nisan ayında görev yerlerine gidecekler.
Ama… Foça seçmeni yazıldılar!

Muhtarlıktaki askı listelerinde hepsinin adresi aynı.
Dört bin yeni seçmen, tek adres, komando okulu.

2014’te, son belediye seçiminde…
CHP 6 bin 727 oy almıştı, belediye başkanlığını kazanmıştı.
MHP 4 bin 275 oy almıştı.
AKP bin 653 oy almıştı.

Bu seçimde, Foça ilçesinde AKP aday göstermeyecek.
Cumhur İttifakı’nı MHP adayı temsil edecek.

Uzman erbaş olmak üzere tezkere bırakan, üstelik, üç ay boyunca yoğun milliyetçi duygularla eğitilen, üstelik, isim isim hangi sandıklarda oy kullanacakları bile belli olan, üstelik, herhangi bir falsosu görülürse uzman erbaş yapılmayacak olan gençler…
Acaba hangi ittifaka oy verir?

CHP tek başına 6 bin 727’yken…
AKP-MHP toplamı 5 bin 928’ken…
Şimdi bu 4 bin transfer oy dengeyi nasıl değiştirir?

Foça’da yaşamıyorlar, Foça’da yaşamayacaklar, 31 Mart’ta oy kullanacaklar, seçimden hemen sonra görev yerlerine gidecekler ama… İzmir büyükşehir belediye başkanını, Foça belediye başkanını, Foça belediye meclis üyelerini, Foça muhtarlarını seçecekler öyle mi?

Bitmedi…
24 Haziran seçiminden önce Foça komando okuluna yine böyle kursiyer olarak gelen uzman erbaş adaylarından 633’ü hâlâ Foça seçmeni görünüyor!
Şu anda komando okulunda değiller, çoktaaan görev yerlerine gittiler ama, şu anda hâlâ Foça’da ikamet ediyormuş gibi görünüyorlar.

CHP’nin Foça ilçe başkanı Baran Gezmiş Yıldırım, gencecik, pırıl pırıl bir Atatürkçü, tek başına çırpınıyor… Foça İlçe Seçim Kurulu’na itiraz etti, söz konusu montaj seçmenlerin kütükten silinmesini talep etti, pazartesi günü Yüksek Seçim Kurulu’nun kararı açıklanacak.

Böylesine kritik kararın açıklanmasına sadece 24 saat kalmış, atı alan Üsküdar’ı geçmek üzere, CHP’nin Foça belediye başkan adayı bile henüz belli değil, CHP’nin İzmir büyükşehir belediye başkan adayı bile henüz belli değil, milletvekilleri ortada yok, kim sahip çıkacak?

Akp’nin İzmir adayı Nihat Zeybekçi iki aydır fıldır fıldır çalışıyor… Nihat Zeybekçi rahat rahat çalışsın diye mi CHP acele etmiyor?

Foça sadece bir örnek… Tek tek her ilçede ve şehir merkezinde buna benzer faaliyetler, kaydırmalar, transferler, montajlar var.

İzmir, Türkiye’nin umududur.
İzmir’de yapılacak bir hata, Türkiye’ye bedel ödetir.

Aziz Kocaoğlu’nun “tarihi sorumluluk” çağrısına mutlaka mutlaka mutlaka kulak vermek gerekir.

Homeros’un Odysseia destanında anlattığı Siren Kayalıkları Foça’dadır…
Ve, bu duyduğunuz aslında siren sesidir.

https://www.sozcu.com.tr/2019/yazarlar/yilmaz-ozdil/izmirde-ne-oluyor-3181840/

Çok merak ediyorum perde arkasında neler oluyor acaba? Vaktim yok araştırmaya, piyasa. Altın gece 368’e çıktı, borsa falan (Avrupa’da gece Amerika’da “gündüz”) piyasa alt üst ya alt üst. Bırak şimdi FED’i! Ekonomisi iyi olanı etkiler mi?

Al sana dolar yine yükseliyor…
5,28!
Altın, altın bayağı bir mücadele var

Kaymakamlara sesleniyor “özlük hakki sıkıntınızı çözeceğiz”
Görsen salonu, aç haberleri izle, görsen sofraları…
SEN…
Yiyecek ekmek, soğan ara!

😊 😊 😊

😊 😊 😊
Dada geldi okuldan, kulaklar kıpkırmızı, eller buz…
Gitmiş kendine hazır çorba almış, yerim ben onun pisini…
Çok şükür büyüdüler, en azından ne yiyecekler düşünmem gerekmeyecek…
Dedim ben sana makarna yapmasını öğreteyim mi?
“Öğrettt” dedi…
Allah’ çok şükür, çok şükür Mevla’ma…
İnsan…
Daha ne isteyebilir ki?

Karnimiz tok…
Başımızda çatımız, üstümüzde hırkamız…
Çoluk çocuk sağ ve salim…
Allah’a cok sükür!

Bir toplu katliam yapayım ki hepsi bitsin. Sizde, bende rahat edeyim!!!

Büyük düşünür…
François Marie Arouet Voltaire der ki:

“Tanrı olmasa, icat etmemiz gerekirdi!”

Ne kadar doğru ne kadar özlü bir cümle…
İnanç kardeşim, iman dediğimiz…
Bu yazacaklarım tüm insanlar, tüm hak dinleri için geçerli…
Ateistin görüşleri, düşünceleri…
Farklı AMA mutlaka onunda inandığı bir şeyler vardır, en kötü ihtimal ile…
Tanrının…
Var olmadığına inanacaktır!

Yani…
İnanç, temel bir insani ihtiyaç!

Anlatırım bazen size sevdiklerimi, değer verdiğim insanları…
Anlatırım mesela Erol ve Sevil’i…
NEDEN?

Mazoşist miyim ben…
Bir teşhirci?

Elbette var bir nedeni, elbette…
Allah…
Ne muratları varsa, gönüllerinde ne yatıyorsa nasip kısmet eder inşallah…
Bırak insan evlatları olmalarını bir tarafa…
CAN ya CAN…
Hası, pırlantası!

Bilirkişi dedi görünüşe bakılırsa araba çöp…
Ama önce buraya gitmen lazım ki EMIN olalım, sigorta ile sorun yaşamayalım…
Baktık ki şüphem doğrulanacak gibi, sana TAVSIYEM doğru avukata!

Tize, yok Füxxx’unki değil, BENIMMM TEYZEM…
Atatürkçü Meliha…
Çok ağır grip olmuş, çok ağır…
Yatak döşek yatıyor…
Nerede…
Canlarda, can ya can.

Anlatırım bazen valideyi, aile geçmişini…
Akıncı köyüne ilk gelenlerden, köy ağası…
Zengin tabii…
Ben olsam yaptırmam, ne kadar zengin olursam olayım yaptırmam…
İzin vermem…
Evimin kadını, evinin işini kendisi yapacak…
Hizmetçi, yardımcı tutmam!

Ah Önder ah…
Ahde vefa kim sen kim…
Son zamanlarda, hele hısım akraba…
Yok bende öyle yan gel yat, var her şeyin vakti saati…
Ha…
Hasta olur falan o başka ama genel itibarıyla herkes işinin başına!

Pislik herif, tam bir pislik…
Nasıl baskı kurmak istiyor üstümde, nasıl bir “tehdit”
Buraya gideceksin diyor başka bir şey demiyor. Resmen emir…
Zaten o emir kipi beni çileden çıkardı, BANA EMIR VERECEK ÖYLE MI?
Yanlış çeyreğe çatın be adam, yanlış çeyreğe!

Konuşuyoruz bilirkişiyle, dedim böyle böyle size gelmemi engellemek istedi…
Bilirkişi…
Gençlik, aşırı hız, serseri mayın gibi…
Araba kullanmaya başladığımdan beri müşterisiyim, müşterimiz. Dün öğrendim oğlu da bize müşteri…
Ya senelerden beri tanıdığım insan, kaldı ki öyle bir huyum var…
Ben…
Durduğum yerde dururum, yok tabii ki hedefim hep ileri, yok…
İnsan olarak neysem oyum, sadık bir ruhum…
Ya karıştırma kadını falan, o başka…
Ben yine sadığımdır, kendimce sadık uğramadıktan sonra ki ALLAH KORUSUN ihanete…
Ölürüm de bırakmam!

O ihanet değil bir kere…
İhanet olamaz, bir ihtiyaç…
Bir gereksinme, su gibi, ekmek gibi hava gibi bana bir ihtiyaç!

İnan…
Birinci derece akrabalarımdan başkasını tanımam…
Ya zaten çok büyük hafıza sorunu yaşıyorum, kapasite son derece kısıtlı…
Bellek, bellek bilgisayarcılığın ilk yıllarından kalma, hafıza…
Hanım bile benden iyi bilir benimkileri!

Benim babaannem ile onun anneannesi kardeş…
Babam rahmetli çok severdi kendilerini. Erol (ağabey demem lazım aslında, benden bir iki yaş büyük) damat…
AMA…
Allah razı olsun kendisinden, Allah milyon kere razı olsun…
Sanki…
Karındaş!

Tabii bizler aile becerenlerden değiliz, yok öyle aile içi evlilik…
Bir…
İki kadın, rahmetliler kardeşmişler…
Yani ıdısının ıdısı, teee nerelerden bilmem ne(!)

Köyler bile tutmuyor birbirini…
Kaldı ki iki yaka arası, kıta farkı!

Dikkat burası önemli…
BANA akraba, karıştırma ötesini…
AMA…
HEPIMIZE CAN, HEPIMIZE…
Can suyu, inan öyle…
Allah razı olsun onlardan, insan ya insan, insan evladı olan!

Bende bilmem ayrılığı, gayrılıgı…
Sevmem, haz etmem…
Bendense, BENDEN…
Sormam, sorgulamam!

Neden anlatım şimdi bütün bunları size?
Neredeyse ağlayacaktım bu sabah, ONDAN…
İnsan…
Biliyorsunuz daimî konum…
VE YOK…
En azından benim bildiğim, tanıdığım kadarıyla yok…
İnsan sıfatını daha çok hak eden…
Evet…
Erol ve Sevil!

X Bilirkişi dedi su şirkete git arabaya baktır, ölçecekler…
Altını…
Kaymış, yamulmuş benim gibi, aaa tesadüfe bak…
O pisliğin beni başından beri yollamak istediği şirket…
Sigorta ile anlaşmalı, yani SIGORTANIN GÜVENDIGI sanki ben hırsızım, dolandırıcı…
Bana ne milletten, onlar b.k yiyorsa onlar, onlar…
Ben, benim. Önder!

Bak ister inan ister inanma…
Bugünler dar zamanlar…
AMA…
Allah kimi insana darlığın darlığını yaşatır bunu sakın unutma!

İnan ağlayacaktım duyduğumda…
O kadar duygulandım, kendim yaşamadım AMA sanki yaşamışçasına gözümün önüne geldi sahne…
Çok ama çok dar zamanlarıymış, bizimkiler gelmiş Almanya’da izine…
Yemin ediyor, dedim ya dar, darında darı var…
Misafir ya, sanki yabancı…
Gitmiş bahçeden patates toplamış, kaynatmış…
Çay tabağına tuz, koymuş önlerine!

İnsan…
Ağlanma, beterin beteri var…
İhtiyacından fazlasına sulanma, tok açın halinden anlamazmış…
Bunu unutma!

Evet…
Rahatlıkla diyebilirim ki ben yaşadım, gerçekten yaşadım…
Ve evet ben diyebilirim ki INSAN TANIMA şerefine nail oldum, Allah kısmet etti…
Kısmet etti…
Ayırma kabiliyeti verdi insani, hayvanin iki ayaklısından ayırmayı…
Ne mutlu bana ne mutlu…
Tattım sevgiyi, aşkı…
Yok…
Gerçeğini, karşılıksız olanı…
Ben yaşadım, gördüm acıyı gördüm tatlıyı ben yaşadım diyebilirim…
İnsan…
Tanıdım. Her çeşidini!

Akşama, bir ara…
Aaa dedim sigorta beni buraya yollamıştı, tabii anlattım sigortacıyı…
Meğer bilirkişide duymuş O herifi, dedi avukata gidersen şikâyet et kendisini…
???
Anlamadım, sordum tekrar…
DIKKAT Almanya’daki tüm Türk / Türkiyeli şoförlerin DIKKATINE

Bir Önder Gürbüz kim, nere…
Koskoca bir sigorta şirketi, onların hukuk bürosu kim, nere?
Bundesgerichtshof (BGH)
Tüketiciyi korumak namına…
“Silah eşitliği” için DIKKAT…
Eğer kazada gerçekten suçsuzsan, hele imkânların yoksa…
Yani olsun, olmasın fark etmez, bende suçsuzluğum polis tescilli…
Sana…
İstediğin bilirkişi, istediğin tamirci ve avukata gitme hakki vermiştir.

>>> ben hukukçu değilim tabii, ancak sor, soruştur, öğren <<<

Ve bunun maddi karşılığını sigorta ödemek zorundadır. AMA dikkat et…
Bende %100 haklılık var, suçsuzdum, suçsuz!

Şu kadarını yasal bir suç işlemeden söyleyebilirim…
Normal şartlarda avukata danışma, ilk danışma ücretsizdir, git sor bir avukata!

Bak unuttum…
Anla…
Üstü kapalı, birazda onun için anlattım Erol ile Sevili…
İnsanız insan ve insanların genelde çevresi var, “tesadüfler zinciri”
Gittiğim adam dedi:
“Tabii sen bilirsin ama tamir çok pahalıya mal olabilir, değmez yani. Ben olsam tamir ettirmem, raporuma da böyle yazacağım”

İlahî adalet derler buna!

ANLA…
Prim alıyor sigortadaki çalışanlar…
Kısabildikleri her masraf için prim!

61, 62. Dün, bugün böyle. Aslında çok uzun uzun bir yürüyüşten geliyorum; OMA

Kalbim…
Çok yorulmama rağmen 61 atış, neden böyle?
Hayat ayni hayat, şartlarda değişen pek bir şey yok gibi…
Stres, stres yapmıyorum kendime…
İnceldiği yerde kopsun!

NOKTA

Omacık…
Allah rahmet eylesin, gitti…
GITTI MI???
Ne münasebet!
Burada…
Yeminle öyle, meraklı mi meraklı, g.tünü gezdirmeye de…
Gezsin, yesin, içsin…
… anladınız beni!

Ulan arkadaş ulan arkadaş…
Dört taraf orman, çim, çimenlik…
YOKKK…
Yolun tam ortasına!

Kimse görmediyse…
Tabii Önder vınnnn…
Ya nedir bu çile, ne bitmez bir çile?
Ne büyük başım varmış ya ne büyük!

Rahmetli babaannem bana boşuna koca kafalı demiyormuş!

Ve borsa çıktıkça çıkıyor…
Ne güzel satılıyor milletim…
Hak be anam sana, hak be babam hak!

104237 puan