Osmanlı tokadı vuracakmış orospunun çocuğu

Ekonomik “teröristlere”
Az çal ADI hırsız, az doyur yandaş yoldaş…
Bak altına 365,51…
Dolar 5,27…
Euro 5,95 SANKI sabitlendi…
Milim oynamıyor, milim(!???)

Borsaaa…
Serbest düşüşte…
101646, Euro yükseldi, 5,96!

YEDI iyiydi…
Yeminle Allah belamı versin acıyorsam, inşallah yediye yükselir…
Ohhh be! x

Hangisi dedi yeminle hatırlamıyorum

Bir söyleşide, Sabancı mı yoksa Koç mu…
Buna benzer bir cümle geçmişti, bunu söyleyen bir zamanlar Türkiye Cumhuriyeti olan yerde, hatırı sayılır insanlardan biriydi:

“Evin en kralını al, arabanın idare edenini çek altına. Ev getirir, araba götürür!”

Önderde der ki:
Araba kadın gibi, getirisi yok, albenisi, götürüsü çok!

Benim “iyiliğim” çorba misali, tokluk meselesi…
Sabahtan iyiydim, öğleden sonra dökülüyorum…
Alışverişe gittim, G.TÜME ÖYLE BIR KAZIK KI…
Ama, ama hep derim, diyorum, diyeceğim. Ben şu anda görmesem bile her şeyde vardır bir hayır…
Rabbimin takdiri…
>>> Radyo haberlerinden geçti. RESMI <<<
Wiebaden’de dizel arabalara YASAK YOK!

Anlaştılar…
Dün yine resmi bir bilgi, ticarilere 4 sene geçiş süreci. Frankfurt, Mainz gibi…
>>> Yine de yerelde sorup öğrenmekte fayda var <<<
Beni idare edip gidiyordu arabam. Yasak gelseydi bile BANA EŞEK GIBI edeceklerdi müsaade, Wiesbaden benim elim ayağım, doktorlar. Mecburen özel izin vereceklerdi!

Zaten yaşımın arabası değildi…
Evlattan…
Bana gelmedi ki sıra. Oma…
Ev olmasa çekerdim altıma güzel bir şey, bu durumda…
Kim öle kim kala…
Durduk yere öyle bir kazık ki, hiç sırası değildi!

Not:
Kimi araba vardır kimi kadın gibi…
Çok şükür Allah’ıma bana böylelerini nasip etti…
Götürüden çok getiri…
Ama insanız işte, göz dediğin doymaz…
Hem yatağımı hem yüreğimi hem beynimi DOLDURACAK bir yâr…
Bulamadım…
Açık gidecek mavişler bu yüzden, belki vaat edilen huriler arasında…
Öte dünyada…
Kim bilir belki bulur Önder aradığını…
Tabii…
Bu aptal çeyrek, dört göz…
Yolu şaşırıp gitmezse cehenneme, belki…
Belki bulur aradığını!???

Bilimsel bir deney, HATIRIM varsa senden yap dediğimi, hemen şimdi

Uyuyup kalmışım, yeni uyandım. Gazete okurken, dünün gazetesini…
Gir bak arşivlerime, YAZDIM ta ne zamanlar…
KUM…
Geleceğin yatırım aracı, atın gibi…
Değerli!

Altının…
Dünyevi bir madde olmadığını biliyor muydunuz?
Uzaydan geldi…
Ama kum, kum dünyevi!

Romalıların betonunu, kaç kez dile getirmişimdir…
Roma mimarisini…
Neyse gecelim, vardır belki yanında, evinde, yakınında iki kitap…
Kitap yoksa çocukların iki defteri, vardır MUTLAKA bir şeyler…
Yap dediğimi…
Kâr…
Oyun kâğıtlarını birbirine karıştırır gibi defter, kitap sayfalarını birbirine…
Yaptıysan dediğimi, kadın ile erkeğin birbirine geçtiği gibi…
Tut kitapların, defterlerin ucundan…
Ayırmaya çalış birbirinden!

IM-KAN-SIZ…
Ayıramasın birbirinden, imkânsız!

Buna anam, babam derler adezyon (adhäsionskraft) gücü…
Vardır birde kohezyon (kohäsion) gücü, konuyla ilgili olmadığı için, yani dolaylı hiç karıştırmayacağım bu konuyu.

Kum kardeşim kum…
Tabiatın gücüne kim dayanmış, hangi madde…
Yüz yıllar, bin yıllar boyunca derelerdeki taşlar, çakıllar…
Sürtünmenin…
Suyun gücü, iste dere kumu ile deniz kumu arasındaki fark…
Biri benim gibi, sert, köşeli, batıyor…
Batıyor kimilerine, can yakıyor…
Sevimsiz…
iyi incele
Diğeri yusyuvarlak, Tayyip gibi…
Top olmuş top, gelen sokuyor giden sokuyor bir taraflarına…
Toparlak!

incele Tayyip’i

Yapacaksan, inşa edeceksen bir şeyler…
Özen göstereceksin, olacak köşeli, batacak, girecek birbirine, yapışacak…
Sürtüşmeyi…
Kendine ilke edinecek, sürtüşecek, mücadele edecek…
Pes etmeyecek…
Kayıp gitmeyecek!

Tabii kumun bir diğer özelliği, fosil olması…
Yani bir zamanlar yaşamış canlıların kalıntıları…
Kum…
İlle cansız bir maddeden oluşmayabilir…
Sonra tuz…
Çöl, dünya kadar ama kumu hiçbir işe yaramıyor, fiziksel özellikleri…
Bu yüzden geçek kum, silisium değerli.

KUM…
Bildiğin taşın mini mini hali, un ufak etmiş tabiat…
Ezmiş hayat!


+

NOT; unuttum bak…
Kitap sayfaları, aslında “dalgalı”
Çek kitabı…
Sayfalar dümdüz olacak, sürtüşmeyi arttıracak…
IMKANSIZ, gücün yetmez o iki defteri birbirinden ayırmaya gücün yetmez!

Bak bu önemliydi, yazmış, anlatmıştım…
İzlediysen videoyu…
TOPRAK kardeşim toprak…
Bilimsel kanıtlanmış bir gerçek, toprak toprak değildir, bir metre…
Bir metre ötesinde toprak bambaşka bir hal alabilir…
Demek ki neymiş?
Her şeyi yerinde ve doğru hammaddeyle yapacakmışsın…
BAK…
Ankara’ya, bak ülkenin haline…
Bak AKP’ye bak Tayyip’e…
Anla…
Yanlış seçim, apartman çökmüş ne yapayım yani, ülke göçüyor…
Üüü-L-KE

NEDEN torba, NEDEN?

Bunlar poşeti yasaklamadı mı?

Karanlıkların efendileri korkar şeffaflıktan, aydınlıktan…
İlerisini bilmem…
“Normal” demokrasilerde yasalar tek, tek geçer parlamentodan…
Bunun da nedeni…
Yasadır bu kardeşim, yasa, KANUN…
Milletin vekili anlayacak, tartışacak BIR ORTA YOL bulacak…
İlgili yasa ki ola millet menfaatine bir kanun, herkes uyacak…
HERKES!

Bizde…
Kasımpaşa usulü başkanlık sisteminde, milli ve yerli piçler desteğinde…
Kanunlar atılır bir torbaya, ki kimi kanun, uygunsuz olan, millet menfaatine olmayan…
Kaybola…
Arada kaynaya, yıllardan beri böyle yönetildin, KHK…
Yıllar sonra bir Bay Pezevengin isteği…
Doğrultusunda!

Haktir bu sana hak, müstahak…
At torbaya, ver Şabana gitmez yabana!

Allah’a çok şükür, jet gibiyim diyemem ama iyiyim yani

Özlemişim…
Jack ile çok uzun bir yürüyüşten geliyorum. Haftalardan beri felakettim, çok iş birikti…
Biraz dinleneyim ya Allah ya bismillah deyip dalacağım işlerin içine
Tek istediğim…
Yeminle çok bir şey değil, sadece normal bir insan gibi yine yaşayabilmek…
Tabii beterin beteri var, yatalak olabilirdim. Çok şükür, çok şükür Allah’ıma…
Ben işten değil, iş benden korkmalı. Çalışmak için yaşamıyorum…
“Yaşayabilmek” için çalışmak istiyorum…
Çok mu, söyle çok mu istediğim?

Araba, araba ile başlamalıyım. Gelip alacaklar…
İçi dolu, boşaltmalıyım, arabayı kapatmalıyım. Bir “yenisine” bakmalıyım, oğlanın arabası bende…
Umurumda olmaz, kız olmasa…
Genç bir adam, mahcup olmasını istemem.