Die Trumps – Aus der Pfalz ins Weiße Haus
Belki bu yüzdendir özel ilgisi Almanya’ya, belki!
Gazi Mustafa Kemal Atatürk ∙ Ne mutlu Türküm diyene, diyebilene
Die Trumps – Aus der Pfalz ins Weiße Haus
Belki bu yüzdendir özel ilgisi Almanya’ya, belki!
Şimdi açıklandı, ABD ekonomisine yatırımlar yüzde 32 gerilemiş!
Kahpedoğan benzeri olacak…
Ne diyorum hep?
Para…
Levrek gibi, DIKKATLI ve çok süratli!
Ya SEN g.tü bir tarafa, başı başka yana oynayan karıya teveccüh eder misin?
Evettt…
Böylesi kadın değil ki, olamaz…
Kendini bilen bir kadın, bir insan böyle hareket eder mi?
Beşerî ilişkilerde GÜVEN ESAS!
Böyleleri…
Sadece kullanılır, işin bitti mi gider bir yıkanırsın…
Oh…
Mis gibi!
Evet, namussuz, ahlaksız insanlar…
Ekonomik yorumları izledim…
Dil Tayyipistanca(!)
Martaval…
Hep ayni nakaratlar…
Palavra, palavra palavra!
Bak güzel kardeşim ekonomist değilim, kaldı ki ekonomik dil…
Çinceden beter…
Aralarındaki bağlantılar…
Gel ben sana anlayabileceğin bir dile, yine anlayabileceğin bir örnekle demek istediklerini ve gerçekten dediklerini anlatmaya çalışayım.
Hatırlı okuyucularım bilirler…
İp Allah sivri külah bir aileyiz buralarda…
Kendimizden başka kimsemiz yok. Dört biz, dörtte kardeşim…
Hepi topu sekiz kişi!
Bir tarafta Almanlar, dil, kanunlar, örf ve adetler, görüşler…
Bilmediğimiz, tanımadığımız bir kültür…
Öte tarafta, bırak başka milletleri…
Türkiyeliler…
Yemin ediyorum sana, Türkiye’de bulamazsın böylelerini…
Vallahi billahi yoklar…
Buraya özgü varlıklar, yok bazıları zavallı çoğu şark kurnazı!
En azından kendilerini öyle sanıyorlar AMA gerçek şu ki birçoğu, ruhun bile duymaz…
Ayakta s.ker seni.
Öyle acınacak bir durum ki…
Benimle birlikte evlenenlerden geriye mesela sadece iki aile kaldı, bir ben…
Bir, hani vardı ya bir köfte meselesi, hatırla sözde domuz etti yediriyormuşum millete balıkta…
Bir onlar. Çevremiz geniş, eskilerdeniz…
Nice evlenip boşananlar, neler neler ya anlatsam rahat enteresan bir roman olur…
Gün geldi para b.k gibi, gün geldi yarı tok, yarı aç kalındı…
Öylesine SEFIL bir hayat, yaşam bizlerinkisi…
Bizlerde birçok badireler atlattık, velilerimin arasındaki sevgi, bizlere olan bağları bizleri ayakta tutu…
Tabii bunda annemin çok büyük rolü vardı, dişidir yuvayı yapan herkesi bir arada tutan, pederi de toparlayan O oldu. Uzun lafın kısası…
Dışarıdan ve içeriden o kadar çeşit baskı, yönlendirme çabası, etkisi oldu ki…
Velilerim…
O mübarek insanlar oldukları insanlar olmasalardı, biri öksüz, diğeri yetim büyümüş…
Bu aile şimdiye darmadumandı!
Diğerlerinden hiçbir farkımız olmazdı…
Babam…
Dışarıdan gelen her türlü müdahaleyi önledi, annem yuvayı toparladı. O rahmetli olalı bu görev bende. Eğer ben, ben olmasam…
Allah belamı versin yalanım varsa akşama çıkmayayım, bu ev, yuva çoktan dağılmıştı. Benden korkularına yaklaşamıyorlar, etkili değiller ailem üzeri. Kim mi?
En yakınımızda olanlar!
Kuş yuvada gördüğünü yapar, babalık görevidir müdahaleleri önlemek, dengeyi sağlamak…
Kim ne derse desin benim kadar etkili, belki daha da etkili…
Evin kadınları, annem olsun hanım olsun. Bu bir gerçek mi?
EVET, gerçeğin ta kendisi!
Şimdi bunları neden anlatım, ekonomi ile yönetim ile ne ilgisi var diye sorabilirsiniz kendinize…
Bak güzel kardeşim…
Anahtar kelime yönetim…
Bir evin, bir apartmanın yöneticisini düşün. Ne kadar dürüst ne kadar çalışkan olursa o evde, apartmanda işler o kadar düz gider.
Ekonomist diyor ki DÜNYA PIYASALARI, ETKILER…
Karşılıklı etkileşimler…
Döviz, borsa falan…
Ulan…
Hergele…
Madem öyle madem dediğin gibi dünya sallanıyor, çalkalanıyor…
Ulan pabuçlarımın ekonomisti neden devlet gibi devletler etkilenmiyorlar?
Biz devletsek onlar ne, bizimki dünya lideriyse…
Türk Lirası neden yerin yedi kat dibinde…
Neden ulan neden, neden…
YÖNETICI, yöneticiyse NEDEN?
Elli senenin üzerinde gurbetteyiz…
Çevremiz…
Yerle bir, bizler neden hala ayaktayız?
Evet…
Algı operasyonu, şüphesiz bir refah var…
Kredi kartı refahı…
Büyük üstat, büyük insan emekli büyük elçimizin dediği gibi…
Cumhuriyet tarihinin en büyük yalan ve dolanı ile karşı karşıyayız!!!
—
Ve bir not…
Tüm yazar çizerleri MEN EDERIM, evet men ediyorum sizleri…
Sakın bir daha Türk usulü başkanlık sistemi diye yazmayasınız, üslupe ve adaba uygun AMA çok kalp kırıcı mail alırsınız tarafımdan. Yeter Türk’ün isminin çirkeften çekildiği…
Yeter onurumuzla oynandığı…
Dünyada saygınlığımız kalmadı, şerefimizi yitirdik…
İle bir başkanlık şeklinden söz edecekseniz Kasımpaşa usulü başkanlık deyin olsun bitsin…
Ama Türk kelimesini, cumhurbaşkanı sıfatını kullanmayın!
—
Yok ya halkı falan geç sen…
Bilmezmiş gibi konuşursun bizim insanları…
Görüyoruz işte, halka sorulduğunda kim, ne, neyin nesi BIR HABERLER…
Görüyoruz televizyonlarda…
Bilimsel temellere dayanan bir yönlendirme var. TSK…
Bir zamanlar vardı ya bir Türk Silahlı Kuvvetleri, milletimizin Mehmetçiği…
Anlatmışımdır çocukluğumdan beri sorunludur Avrupa Birliğinin bakışı TSK’ya…
Gençler için hatırlatmak anlamında…
AB(D) Ortadoğu siyasetine TSK ık, mık etti…
Hata, Allah rahmet eylesin Paşamız bile kim vurdu ya gitti…
Ardından, yıllara yayılmak üzere…
Birçok çok önemli bilim insanlarımız “kazaya” kurban verildi…
Te o günlerden bugüne AB(D) TSK’yi tasfiye peşinde…
Benim buralarda tuzum kuru iken…
Delirirken gördükçe geçekleri Mehmetçik ki Türk’ün evladıysa üzülmez mi?
İnan küçümseme, hor görme değil. Vallahi billahi değil…
Gerçek şu ki insanlar kısmen duyarsız, günlük kendi dertlerinde. Bu her yerde böyle her yerde…
Ben hep Amerikalıyı suçlarken ARTIK EMINIM büyük çapta İngiliz parmağı…
Dünya güç dengesinde, dengesizlik hele hele Trump gibi yaratıklar sayesinde iyice artarken bak İngiliz toparladı gene. Istıfaların ardından yaşanan sarsıntı iyi – kötü atlatıldı.
SIYASET böyle bir şey…
Bir devlete ve sistemine GÜVEN…
Bak Tayyipistana, piyasa ayaklar altında…
Yok kardeşim profesyonel ordu falan hepsi tahkiye, takiye demedim tahkiye…
Artık hedefte ki eridi bitti bizleri koruyabilecek TSK…
Hedefte tüm Türkiye!
Neden mi yazdım tüm bunları…
Uyarmaktan bıktım, aslında UMURUMDA bile değilsiniz…
Derdim evlatlar, evladım, evlatlarımız…
Hani umutlar en son sönermiş ya, o hesap benim ki…
Bir çığlık, bir feryat!
Hep diyorum sizlere…
Çıkarın at gözlüklerini, görün dünyayı…
Görün YALIN gerçekleri!
Trump…
Günlerden beri neden g.tünü yırtıyor?
Boş ver sen Blue Stream’i (mavi akim projesi), Iran kardeşim Iran…
SON KALLE ondan sonra sıra bizde. Nord Stream II…
Şansımız yok gibi. Hele hele bu kör cehaletle, kendi derdinde…
Cebimi nasıl daha çok doldururum, milletin nasıl DAHA GÜZEL a’sına koyarım derdindekilerle!
Hayaldi gerçek olacak gibi…
Ne benim İngiliz ile bir derdim var ne Israil ile…
AMA…
Siyasetleri tiksindirdi!
En kötüsü nedir biliyor musun?
Deli, EVET deliyim…
Gelir aklıma O psikolog, “sen hayata tutunmak için içiyorsun” demesi…
Hayatla…
Ben işimi bitireli onlarca sene oluyor, ben hayata SARILMIYORUMMM…
Hayat…
Bana sarıldı bırakmıyor!
Senide gülümmm, senide çok özledim!
Gel kız kaçalım seninle AMA nereye?
Kendimizden…
Gerçeklerden kaçamayız ki!
Önder…
Olamaz, olmamalı fuzuli işler müdürü!
😊
Bende döndüm A Ka Peye…
Her şey sözde, sözde havalar ısınsın gidecektim balığa…
Tek başıma dağlarda, kendimle baş başa…
Bırak gitmeyi oraya buraya, BAK Tayyipistana bile gidemiyorum…
Her şey öpüyor önderin elinden…
Nasıl özledim takım elbiseleri…
Nasıl özledim avare avare yürüyebilmeyi…
Tabiatla baş başa!
Özledim…
O kadar çok şeyi özledim ki…
Yüreğimde hasretin ateşi…
Bir dost sohbeti, O kadın geldi aklıma. Çok uzun zaman aradan geçti…
Sanatçıydı kendisi, ne güzel bir sohbetti…
Çok özledim çok, özledim seviyeli bir sohbeti
Kimseyi düşünmeyeceğim bir yer…
Çok yorgunum, kendimi toparlayamıyorum…
ISTIYORUM…
Yapamıyorum!
Kardeş diyor taş devri adamı…
😊
Yedi tekmeyi…
Evli mevli dinlemem, ikiye katlar dörde bölerim insanı, yer sopayı…
Güle güle gitsin, güle güle gelsin. Korkuyorum…
Ameliyat…
Köpeği anlatıyor bana, avcı köpeğiymiş. O da kaldı başıma…
Tamam sevdiklerime canim feda…
AMA…
Ya ben, ben ne olacağım???