Bu AMerika O Amerika değil

Nerede kalmıştık?
Hah!

Yerliler O güne kadar ne ömürlerinde gökten inen insan ne devasa gemi…
Ne ateşli silah…
Kaldı ki bomba bomba görmüşlerdi…
Yoktu…
Elektrik, bilmezlerdi radyo…
Televizyon ta ki AMerikalılar gelene kadar.

Sağlıklı…
Geniş tabanlı…
Bir „orta sınıf“ neredeyse her toplumun…
Emniyet sibopu gibidir…
Düdüklü tencerenin biriken buharı tahliye etme mekanizması. Tencere patlamadan…
Otobandan son çıkış benzeri…
Mazallah…
Gitti giden gelir mi bilmem!

Amerika da bir zamanlar gelir adaletine…
Emeğin…
Hak karşılığını vermesinide almasını da bilen bir ülkeydi. Irkçılık…
Oldum olası vardı, ırk ayrımı…
Ama beyaz adam, yine beyaz olan adamın hakkına çok fazla tecavüz etmiyordu. Erkek…
Emeği ile…
Mütevazi AMA ailesini…
Karısının çalışmasına gerek duymadan geçindirebilecek durumdaydı. Sosyal…
Bir adalet vardı…
Hep bana hep bana Rabbena diyen azdı.

Dedim ya bu Tanna adası gerçeğini neden anlattığımı birgün anlayacaksınız.

Ve VEYA bu AMerikanın Birinci Dünya Savaşı öncesi Amerikası olmadığını.

Amerikalılar adadan askeri olarak çekilmesinden sonra…
Ada halkı o günün anısına her sene „11 Kasımda“ maket kamyonlar, arabalar, silahlar yaparak Amerikalıların geri dönmesi için „ayin“ benzeri bir tören yaparlar.

😊

Hiç bir şey anlamadınız değil mi?
SÖZÜM SÖZ…
Gelsin vakti ANLAYACAKSINIZ