Öğrenilmiş, öğretilmiş çaresizlik üzerine II

Seligman ekibinin deneyi:

Resimde gösterildiği gibi IKI kafes…
IKI gurup köpek…
Birinde bir tarafta, köpeklerin ayaklarına hafif elektrik şokları veriliyor kafesin öte tarafında elektrik yok. Diğer kafesin iki tarafında da elektrik akımı var.

Birinci kafes denekleri kısa sürede öğreniyorlar bir taraftan diğerine atladıklarında canları acımıyor. İkinci gurupta olanlar ne yaparlarsa yapsınlar elektrik akımına tutuldukları için…
DIKKAT…
Bir süre sonra elektrik akımına dayanmaya çalışarak kafesten çıkarılmalarını beklemeye başlarlar. Deneyin püf noktasına gelelim…
İkinci gurupta olanlar…
Birinci gurup kafesine sokulduklarında…
Atlamayı denemiyorlar bile…
Çaresiz bekliyorlar, “kaderlerine razı oluyorlar”

>>> Öğretilmiş, öğrenilmiş çaresizlik <<<

Devam edecek, belki bugün belki yârin…
SÖZ…
Bitecek, Önder son sözünü söyleyecek.

*

BAKKK…
KAHPE Amerikalı, Biden adisi…
Hani Nord Stream 2…
Oluyor bayağı, Sayın Merkel’in Amerika dönüşünden sonra…
Parazit yapmaya başladı…
Siyaset…
Siyasetçi, sözüne güvenenin…
Beynini bilmem ne edeyim!

*

😊
Of, off, offf…
Ne oluyor ya???
😊
Öleceğiz…
Hepimiz, eninde sonunda…
Her fani ölümü tadacak, BIR CAN…
Çıkmasını beklediğim, KORKAN…
Onlardan beter olsun, INANIYORUM en azından buralarda…
Kul adaletine…
İlahi adalet ZATEN, eninde sonunda tecelli edecek. Kanunları…
Adaleti bir süreliğine eğip bükebilirsin…
Toplumsal vicdan eninde sonunda sesini duyurur…
Dünya çapında okunuyorum, kuldan korkmam, PARADAN KORKARIM…
Ama an gelir bıçak kemiğe dayanır…
Ve toplumsal açından, O bıçak eninde sonunda kemiğe dayanacak…
Çünkü Türk filmlerine çevirdiler meselelerini…
Cıvıttılar, abarttılar…
Doymadı gözleri, ne derler?

Toprak doyurur gözü!

Derdim ün, unvan değil…
Para…
Derdim çocukLARIMIZ, hepimizin geleceği, daha geçenlerde yazdım…
100 Euro alışveriş, “elde hiçbir şey yok”
CAN…
Nereye kadar dayanır, dayanabilir…
KIRALAR falan…
>>> YATIRIMCILAR, spekülasyonlar <<<
Ne zaman kadarrr???

*

Kısmetse???Gerçekten gitmem lazım, hadi çüüüüüüüüüüüüüüüş

Avrupa Birliği…
Ismarlanan 1,8 milyar doz aşı…
RUSYA…
Neredeyse BIR GÜNDE 900 ölen…
Falan FILAN…
BionTech…
Düşün üzerine, Allah’ım ben ne yazıyorum böyle?

CAN!!!

*

Ja!!!
AYNEN

*

Uslanmamı bekleyenler…
😊
Uslanacak öyle mi Önder?

Uslu çocuklar…
Çocukluğunda bile munzurdu Önder.

Sesi soluğu kesildiği anda…
Anla…
Ya öldü ya yaramazlık peşinde Önder.

ESAS…
Sessizliğimden KORKMALI…
HER AN…
Her şeye hazır olmalı.

“SAKIN avuç açma… SAKIN …”
HAKLI DAVAMDA…
Milim şaşmam, şaşmam…
ASLA!

Herifin biri kaderim hakkında…
Özgürlüklerim, davranışlarım hakkında karar verecek…
Ve Önder sineye çekecek öyle mi?

Ağzımdan çıkanı bilmiyor muyum…
Halimi hareketimi…
Eski başkan “Burası silah temin etme yeri değildir”
Efendimmm?
Ne diyorsun lan sen?

İstesem…
(…)
Bulmuyor mu isteyen?

Doğrudur…
Devlettir ve görevlerini yerine getirebilmelidir…
Getirecektir…
“Ferman karşısında, boyun kıldan incedir”
Kuralar, kanunlar neyse UYACAKSIN…
AMAAA…
Devlette iyiyi kötüden…
Doğruyu yanlıştan ayırabilmelidir…
Eşitlik ilkesini gözetmelidir…
ADALETI…
Sağlamalıdır.

KOCAMAN bir nokta

Bugüne kadar…
Kimin tavuğuna kış demişim ben?

ISPATLA!

Haaa…
Yazdıklarımdan, anlattıklarımdan kimi muktedir rahatsızdır…
KORKABILIR bile…
Belge…
O başka, rahat bırakın beni…
Sözüm SÖZDÜR…
Engelleyip durmayın beni, karıştırmayın bildikleriniz ile…
Benzemem kimseye!

Korkanlar…
Korkmayın, YEMINLIYIM YEMINLI…
Bilgilerin güvenliği!

ZATEN…
Bir yerlerde yayınlanmış olanın dışında bilgi yayınlamam.

Susmasını bilirim…
Bildiğimi paraya çevirmem, SATMAM…
Ben bir satıcı değilim, ihanet etmem ne doğduğum topraklara…
Ne doyduğum yere, insanlara, topluma.

İma ederim, soru sorarım…
Eee o kadarcığına da müsaade…
O kadarcık kusur, Kadı Kızında da olur!

TERCÜMAN…
Doğru düzgün tercüme et lan!

Doğru düzgün tercüme et…
Yazdıklarımı hiç acımam, harfi harfine Almanca, İngilizce falan yayınlarım…
Pişman olursun sonra. ÖNCE Türkçe öğren…
Sonra…
Bir iyice Almanca…
Kelimeleri ve anlamlarını, DEYIMLERI…
Manalarını, rezil etmeyeyim seni sonra.

İhtiyar…
“Şafak vakti baskın yapabiliriz”
HAYIR…
Yapmamalısınız, yapamazsınız demedim, bir Türk kahvesine beklerim…
Bir boklar yiyecek olsam…
Evimde saklayacak kadar salak mı sandınız beni?

Yiğidin malı meydandaymış der atalar…
Bir yüzüm, bin bir yönüm…
Gerek yok baskına, SOR…
Söyleyeyim…
Zararsızım, “silahım”
Sözlerim.