Millî görüş ile çıktılar yolla…
Millî görüş(!)
Artık nereleri milliyse?
Amerika’ya kafa tutular, lanetlediler, şeytan ile bir tutular…
Ve dolara taptılar!
Millî görüş, milli servet, milli istikamet dediler…
Sattılar, savdılar, pazarladılar…
Oğuldan babaya değil, babadan oğula dediler…
Oğullar gemicikler ile ihya oldular, oğullar İtalya’ya oraya buraya taşındılar milli görüş ile…
Milli görüş(!???)
Milletin parası, malı ve mülkü….
Yollar yaptılar, hanlar – hamamlar, köprüler, ülkeyi demir ağlar ile örgüler…
Niye?
Breh,breh, breh…
Paracıkları daha kolay taşısınlar diye!
Haramı helal, helalı haram kıldılar…
Milli görüş istikametinde, milli kerhanede, milletin milli A’sını düdüklediler…
Ortak akla ziyan, kerhaneciyi, bir zamanlar kerhanenin bekçisini olanı, başı ilan ettiler…
Peçete parası, soygun ve talan…
Bir gün çok zengin olduğumu duyarsanız, bilin ki haram yemişimdir diyerek…
Kârûn’a rakip oldular.
Demokrasiyi tren yaptılar…
Serbest piyasa ekonomisi ya…
Kerhaneye giden yolda toplu taşımacılık, hürya doldurdular trene milli görüşlü milleti…
Aman nede milliyetçi?
Baş pezevengi, g.t kılı, hele Hande gibi bir sürü g.t yalayıcısı…
Sermayeler s.kilmeyi bekler…
Yok ya bu millete hak! Gerçekten hak yaşadıkları ve daha yaşayacakları.
Halbuki…
Melekler baharı öper…
Eşek ise hoşaftan ne anlar?
İlki ve sonbaharı, arda yaşam, hayat, hani hayat dedikleri var…
Allah vermiş tüm güzellikleri, vermiş nimeti…
Oku diye seslenmiş, akıl vermiş, göz vermiş…
Kul nankör, kul anlamaz hele Türk’ü…
Özdeyişlere bile konu olmuş “Su akar, Türk bakar(!)”