>>> İmparatorlukların mezarlığı derler O topraklara <<<

Bir gerçektir…
Lakabı öyledir…
Nam salmıştır bu konuda, zanlı değil suçludur…
Faaldir…
SÖNDÜRÜR, ocağına incir ağcı diker.

İyi olursam, söz vermiyorum…
Bir toplu katliam…
Yırtık dondan çıkan gibi…
Açıkta kalan…
Nokta koyamadığım konular.

Tahmin etmiyorum gerçi…
Hanım…
Doktora gidecek, ekmek parası…
Bu halimle…
Dükkân bende, birkaç saat olsa bile…
Dayan oğlum dayan…
Bakalım, kısmetse.

Gelen giden YOK zaten…
Oturacağım…
Sistemi değiştirmeliyim…
Ne ölüyüm ne diri…
Yatmam gerek…
Ne ayakta ne yatakta…
Araf’ta!

*

Derler ki zaman geçici, anılar kalıcıdır…
Derler ki zaman her derdin devasıdır…
Derler ki…
Derler kiii…
İnsanoğlu neler demez ki?

Hiç…
Bir mezarlığa gidip içinden geçerken…
Hele hele tarihi mezarlıklarda…
Etrafınıza…
“Alıcı gözüyle” bakıp sordunuz mu kendinize…
Buralarda kimler kimler yatıyor diye?

Baktınız mı…
Mezar taşlarına, isim isim…
Tarih tarih okudunuz mu…
Arda kalanların ölmüşleri anısına yazdıklarını, O sevgi dolu sözleri…
Kalbimi çaldılar, kalbimi…
Taşlar…
Kimisinin yazısı neredeyse okunmayacak halde…
Kara toprak…
ZAMAN…
Belki onlarca, yüzyıllarca yıl…
Yemiş rüzgâr, görmüş yağmuru…
Taş bu taş…
Erimiş gitmiş.

Çok…
Çok oturmuş, gezmiş düşünmüşümdür…
Mezarlıklarda…
Çanakkale’de, şehitliklerde…
BURADA…
Oma, saatlerce, saatlerce oturmuşumdur kırmızı biberim, sarı pipim ayak ucunda…
Bakmışımdır etrafa…
Ora…
Hemen yanımızda dedem, ananem, biraz ötede halam, babaannem…
Sağında solunda ya tanıdık, bildik ya…
Bir yabancı…
ANILAR KALIR ÖYLE MI?

İki nesil sonra, en geç iki nesil sonra “kimse bilmez” orada yatanı, tanımaz…
Bir Ziya Gökalp…
Genç delikanlıydım daha…
Nice mezar önünde sormuşumdur kendime…
Sen…
Kimsin diye!?

Zaman geçici, anılar kalıcıdır öyle mi???

HAYIR…
Ne biri doğrudur ne öteki…
Orada yatana bakar…
INSANA…
Bir lakabı büyük zaten bir Büyük İskender unutuldu mu?

PEZEVENKLER…
Tüm çabalarına rağmen bir Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü…
Silebildi mi kalbimizden?

Pişmanlık mı?
Pişman olduğum o kadar çok şey vardır ki, yanlışlarım…
Geriye bakarım AMA asla dönmem geri…
Hep ileri, hep ileri…
Sağ pezevenkler sağ, sol pezevenkler sol…
Adım adım mümkünse hep ileri…

Okumadım…
Bir üniversite mezuniyeti, şahsi…
Pişmanlıklarımdan biridir, biri.

Dün gece kardeşe çıktı demişler, bu sabah 9 gibi ara…
Aradım…
Çıkmamış, SÖZDE doktor arayacak beni geriye…
Biraz daha bekleyeceğim…
Gidip hastaneyi başlarına yıkmazsam bana da Önder demesinler.

Devam edecek…