Hadi ben gitti…
Toplayacaklarmış Almanların, kişilerin genetiğini ki…
Korona ile…
“Mücadele”
Hatırlayın…
Yıllar evvelsi benzer yöntemler ile toplamaya çalıştılar Türk’ün genetiğini. Sperma…
Korona…
İlginç değil mi?
Tohum mu toprak mı?
Tabii ki ikisi de AMA…
Tohum, tohum…
Ve yine tohum ki düştü mü toprağa…
Betli, bereketliyse…
Çıksın ne çıkacaksa meydana.
Nedendir bilmem…
Midem…
Midem çok bulandı bu gelişmelerden.
Ve insan…
Ve bebe belki tabiatın en mucizevi gelişimi…
İnsan beyni…
Sivri sivri, çıktı mı çıkacağı yerden…
Doğum kanalından daha kolay geçsin diye mi?
Hadi canim sende…
Fili, Zürafayı ne etmeli…
Hepsi…
Kadın değil mi…
Dişi, dişi?
Bilişimcidir Önderin kendisi…
Nöroloji…
Anlayacaksın ki insan beynini, fizyolojisini…
Kurasın bilgisayar ağı, anlayasın çalışmayı…
Ve sivri olan toparlanır zaman içinde…
Niye?
Yuvarlak olmaya başlar sanki…
Beyin denilen yumak kurar bağlantıları…
Başlar bilgisayar…
Öğrenmeye…
Ta ki…
Evet ta ki gizemli bir el veya bilinen birisi…
Fişi…
Çekinceye!
Tabiatta
>>> yegâne varlıktır insan <<<
Doğar doğmaz…
“Yan gelip yatan”
Yardıma muhtaç ve ilerisi…
Pek değişmez kaderi!
Yapay zekâ ile hesaplamışlar, bitecekmiş Eylül ayında …
Korona…
Nerede mi?
Tayipistanda…
Ve yine Tayyip’in bilim kurulu ki başkacası beklenmezdi…
Uzakdoğu’daki serseriler benzeri…
NEDEN MI DIYORUM Üniversitedeki bilim insanlarına serseri?
Hesap kitaplarında OLMASA HATA…
Hiç…
“Böyle muhteşem bir hesap – kitabı”
İnternetten kaldırırlar mıydı?
Eh benzeri “bizim bilim kurulundan birileri”
Ulan amcık ağızlı…
Olsa iklim ile, mevsim ile bir ilgisi…
Korona…
Arap yârim adasında, Afrika’da yayılır mıydı?
EVET…
Belki mahşerin dört atlısı…
>>> AMA KESIN OLAN <<<
İnsan eliyle…
INSAN…
Cehenneme açılan dokuz kapı!
Hadi ben gitti!!!
*
BILMIYORUM; hayatımda ilk defa böyle bir durum ile karşı karşıyayım. Sabır ile HEMEN ki en geniş anlamda kullanıyorum bu kelimeyi KESIP ATMA arasında gidip geliyorum. Moral man BITTIM. Her şey olası… Yok gitmedim… Canim istemiyor bir kahve daha, sonra…
MECBURUM, hayatin gerçekleri!
HEP DERIM…
Kendi işim ya apışıp kaldım!
Evet…
AYNEN ÖYLE…
Yalan söyledim demek istemiyorum, gördüm…
Çocuktum, yaşadım yani…
AMA…
Aradaki fark birinde akıl vardı, bir kök…
GÖRGÜ…
Bilgi, diğerinde…
…!
Dur bakalım nereye kadar…
ELBETTE…
Bu sabrında var bir SONU!