Aynalar, çizgiler… buruşukluklar

Onlar bile güzeldir biliyor musun…
Güzel…
Yakışır kimi insana.

Evvelsi, “hadi lahmacun yemeye gidelim” dedi…
Hiç dayanamam, hiç…
Sevdiğim, değer verdiğim veya benden olan birisi bir şey isteyecek…
Ve ben yapmayacağım, yerine getirmeyeceğim.

Dükkânı kapattık gittik…
Soruyor garson, hangi sos ile…
Ya…
ULAN NE SOSU?

Bol limon, kırmızı soğan…
Bilemedin maydanoz, marul…
Pul biber, acı acı. Acı ezmesi…
Ayran…
Her şeyimiz AMA her şeyimiz pel perişan!

Sahi…
Lahmacunda bile…
Ulan ha ayakkabı köselesi ha lahmacun…
Her şeyin hakkini vereceksin. Demiyorum vıcık vıcık yağ…
Ama kupkuru…
Ben sizin yapacağınız işin!

Sonra, gitmem lazım. Gece…