Gece uyanmıştım her zamanki gibi…
Televizyonu açtım haberleri izliyorum…
Dalmışım yine…
Sabahın bir körü rahmetli Halide Edip Adıvar ismiyle uyandım, ekranlarda Sultan Ahmet…
Anlatıyorlar…
Atatürk fotoğraf sergisi, ILK aklımdan geçen…
NEREDE…
Bugünün Halide Edip Adıvar’ları, NEREDE TÜRK KADINI…
NEREDE?
Bu düzene, bu zibidilere kadın hassasiyeti kadın yüreği ile karşı duracak TÜRK KADINI NEREDE?
Evlat gelmişti ya, anlattım…
Sordu…
“Baba bana niye Türk tarihini öğretmedin?”
Ah be oğlum, öğrenmen gereken o kadar çok şey var ki, sırası değildi…
Henüz sıra o konuya gelmemişti!
Yazdıklarımdan örnekler verdim eline, dedim hele şu okulu bitir oturur konuşuruz etraflıca seninle, bildiğim, EMIN olduğum her şeyi öğreteceğim sana. Unutmadım tabii annesine söylediklerini Atatürk hakkında, yanlış bilgi…
En başta onu düzelterek devam edeceğim sözlerime, zamanı geldiğinde!
İzliyorum…
Gözler ekranda BIRDEN…
Bir KADIN…
Atatürk’ün bir kızı, BAYILDIM…
Ağzı açık ayran budalası gibi dinledim sözlerini…
Allah’ım…
Sen bize, bizlere böyle insanlardan çokça nasip eyle.
Hanım kahveyi getirmişti, yudumluyorduk…
İlk birkaç dakikası geçmişti, kahvem bitti, kalktı yenisini pişirmek için…
Otur dedim otur dinle, dinleyelim…
Ağzından bal akıyor…
>>> gerçek, HAS bal <<<
Aydar Balı gibi…
Hem değerli hem tehlikeli…
YOKKK…
Senin benim için değil, dinciler için…
O…
ADI pezevenk gibileri için çok tehlikeli.
Çünkü gerçek tarihi süreci, bilgileri aktarıyordu…
Bugüne kadar ismini duymamıştım, ekran vasıtasıyla bile olsa ONU tanımak, sözlerini dinleme şerefine nail olduğum için kendimi mutlu his ediyorum. Kendilerini ne mutlu his etmeleri gerekir O çocuklar, öğrencileri…
Sayın Profesör Doktor Hale Şıvgın’dan söz ediyorum…
Hocam en yürekten, en samimi şekilde sözleriniz için teşekkür ederim…
Bilgilendirdiğiniz için…
Yürekten sağ olun var olun.
Yok, yok tabii…
CNN Türkiyeli ekrana çıkardı kendisini ama 29 kim için anlattıkları yok meydanda…
Belki gün içeresinde veya yarına, bakacağım, yayınlarlarsa ki temenni ederim yayınlamalarını MUTLAKA…
Bu mekânda…
Hanim geldi, soruyor “buldun mu?
İle evlatta dinlesin istedi, yok, yok ki yayınlayayım.
Ve EVET…
Cumhuriyet, demokrasi…
Ah keşke vakit ayırabilensem, fırsat olsa hem evladım için…
Hem evlatlar için kaleme alsam etraflıca bir çalışmayı…
Anlatsam Atatürk’ü, Cumhuriyet değerlerini…
Demokrasiyi!
Yokkk…
İlerisini değil, zibidi varii…
Gerçeğini!
Bulabildiklerim, LÜTFEN hocamıza kulak verelim: