“Şu insanların mağduriyetine bakın hele”

Ordu da yıkılan binalar, Istanbulda…
Böyle diyor vatandaş!

>>> DOST ACI SÖYLER <<<
Siiiktir lan, siktir git!

Heyelan, istinat duvarı yıkılmaları falan…
Dere yatakları…
Ne güzel dedi bilim insanı; “Mühendislik parametreleri…
Yapının toparlak ile birleştirilmesi!”

Drenaj bilmem ne, suyun…
Topraktan > kontrollü < boşaltılması, aktarılması…
Önler…
Toprak kaymasını!

Siktir git ulan HAYVAN, ne bilim ne kural tanıyan hayvan…
Sen…
Bu kafayla daha çok mağduriyet yaşayacaksın…
>>> Mahkûmsun <<< buna…
Kılavuzu karga olanın burnu boktan çıkmazmış!


Ekşisözlük…
Öğretmenlerimiz hakkında ne yazdı bilmiyorum…
“Bana bir harf öğretenin 40 yıl kölesi olurum”
Böyle der Hz. Ali…
Benden genelde yaşça küçük olsalar bile kötü söz söyleyemem öğretmenlerimize…
Akıl…
Yaşta değil başta…
Veya güvenlik, sağlık çalışanlarımıza…
AMA…
Yanlışlarını söylerim, söylemek mecburiyetindeyim…
İnsan…
Anca böyle düzele!

Ne “hacı – hocalar”, öğretmenler, sözde öğretmen polis tanıdım ben…
Küfür, kâfir…
Hak edene…
> Söyletmeye kendine < Yaparsan isini doğu, verirsen hakkını hangi aklı başında insan sana kötü söz söyleyebilir? Herkesin anladığı dilden… Alınganlığa ne gerek var, söylenen doğru ve gerekçeliyse? Nabza göre şeker kardeşim, nabza göre şeker!