Yalan mı? Yok gidemedim, birden çok keskin ağrılar, ayakta duramıyorum

Türbanlı orospular, cipli…
Bipli…
Elleri, bilmem nelerine kaçtı!

Geçmesini beklemem lazım…
Evde yine tartışma, Kahpe üzerine…
Aslında tartışma denmez, fikir teatisi, sohbet…
Bana gör:

1. bu sessizlik “üst akıl meselesi”
Hatırla iktidara geldikleri yıllarda, Kemal Derviş ekonomisinin harfiyen devamı…
Sonra…
Graham E. Fuller, F. Güllen gibileri…
Herifler gitti, bunlar tökezlemeye başladı, SÖYLE…
Doğru mu yanlış mi?
Ne yapacaklarını bilmiyorlar!
2. İstanbul elden gitti mi yandaş yoldaşta gitti…
Havuz meselesi, hangi para ile varoşları besleyecekler?
3. Her sey HALKA bakar…
İki örnek…
Kürt kardeşlerimiz, eğer hepsi PKK’lı olsa kim tutabilir onları???
Veya…
Esad, YIKIM ya yıkım, ülke yerle bir…
Eğer halkın en azından bir kısmının desteği olmasa ki kim ne derse desin…
O…
Hala olabilir miydi?

TÜM BUNLARI…
Ve daha kimi şeyi kat birbirine, düşün sessizliği!

Demiştim kaybetmeleri imkânsız…
Nitekim yayınladığım harita gösteriyor gerçeği, nerdeyse her yer sarı…
AMA…
“Oyun ve Ekmek” Romalıların stratejisi…
Sansasyonel bilmem neler, ne senaryolar…
Anımsa…
Tayyipistan…
Ekmek…
Sebze, meyve el yakıyor yine kendi hataları…
UNUTMA…
Türkiye Cumhuriyeti, dünyada kendi kendine yetebilen yedi ülkeden biriydi

Sandılar ki bu düzen hep böyle devam edecek…
O, bu pohpohlayacak…
Haybeden, bedava para verecek. Sat, sat nereye kadar…
Bitti…
BAK…
DIKKAT et 3. Havalimanı…
Yazdım, hatırla. Çin olmasa, İpek Yolu projesi…
Ya ben sana hangi birini hatırlatayım, nelere dikkat çekmedim ki?