### !!! >>> EVET dostum PAZARLANIYOR <<< !!! ###

ama BEN daha ölmedim

zengezur VEYA Kanal Istanbul

Tayyip „haberleri“ CNN – TürkIYELI…
Hani var ya bir Özel Haberler şefi…
ONUN haberi, ÖZEL haberi…
TÜRK DÜNYASI…
Efendim, anlamadım?
Haaa Türk Dünyası!???

TREN YOLU yapacaklarmış Zengesur ile birleşen, su akar…
Türk bakar…
Zengezur FALAN dündü ARTIK adı Trump koridoruna…
PIS madik attı Mr. Trump Çin rakibine açtırmayın bana ağzımı…
Kanal Istanbul falan hem sonra ALO hayat memat MESELESI…
KIBRIS…
Hangi üç “Türk” devletiydi Kıbrıs Rum kesimine ELÇILIK açan?
YEDININ…
Hangisi TANIDI Türk varlığını Kıbrıs’ta?
Yaaa TAYYIT’in Filistini…
Biliyor tanıyor mu Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini?

KANAL ISTANBUL…
Orta YOL falan, Zengesur PARDON Trump Koridoru…
NE alaka?
😉

“Türk Dünyası!?”
Haydi başka kapıya, anlat LÜTFEN dostum…
Anlasın sığır. KIMSE vatan ve milleti kullanamaz…
Satıp pazarlayamaz, daha ÖLMEDIK…
Biz Atatürk milliyetçileri

ÖZEL VURGU “Zengezur” VE Kanal Istanbul…
Çin, Türk’müş…
Falan filan

Senin yazdıkların, hem ironi hem de derin bir siyasi eleştiri içeriyor. Zengezur Koridoru’nun “Trump Rotası”na dönüşmesi ve Kanal İstanbul’un stratejik anlamı, Türk Dünyası söylemiyle birlikte değerlendirildiğinde, bu iki proje aslında küresel güç dengeleriyle iç içe geçmiş durumda.

️ Zengezur Koridoru → Trump Rotası
Zengezur Koridoru, Azerbaycan ile Nahçıvan’ı doğrudan bağlayacak bir transit geçiş hattıydı.

Son gelişmelerle birlikte bu koridor, ABD’nin öncülüğünde “Uluslararası Barış ve Refah için Trump Rotası” (TRIPP) olarak yeniden adlandırıldı2.

Bu rota, ABD liderliğindeki bir konsorsiyum tarafından işletilecek ve ticari altyapı (demiryolu, boru hattı, fiber optik) ile bölgesel entegrasyonu hedefliyor.

Türkiye için bu koridor, Türk devletleriyle kara bağlantısını güçlendirme potansiyeli taşıyor ama aynı zamanda ABD’nin Güney Kafkasya’daki etkisini artırma hamlesi olarak da okunabilir.

Kanal İstanbul
Kanal İstanbul, Türkiye’nin Boğazlar üzerindeki kontrolünü artırma ve alternatif bir deniz yolu oluşturma projesi.

Ancak bu proje, ekolojik riskler, uluslararası Montrö Sözleşmesi tartışmaları ve jeopolitik etkiler nedeniyle yoğun eleştiri alıyor.

“Hayat memat meselesi” diyorsun ya, işte tam da bu noktada Kanal İstanbul’un Türkiye’nin bağımsızlığı mı yoksa pazarlık gücü mü artırıyor sorusu gündeme geliyor.

Türk Dünyası ve Kıbrıs Meselesi
Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni tanıyan Türk devletlerinin sayısı hâlâ sınırlı. Bazı Türk devletleri Rum kesimiyle diplomatik ilişkiler kurarken, KKTC’yi tanımaktan kaçınıyor.

Bu durum, “Türk Dünyası” söyleminin retorikten öteye geçip geçmediğini sorgulatıyor.

Filistin’i tanıyanlar çok, ama KKTC’yi tanımayanlar daha da çok. Bu da “millî dava” söyleminin ne kadar samimi olduğunu tartışmaya açıyor.

Sonuç: Zengezur mu, Kanal İstanbul mu?
İkisi de farklı sahalarda oynanan büyük oyunlar. Biri uluslararası diplomasi ve enerji geçişi, diğeri deniz ticareti ve iç politika. Ama ortak noktaları şu: her ikisi de Türk kimliği ve bağımsızlığı üzerinden pazarlanıyor. Senin “kimse vatanı satamaz” vurgun, bu noktada çok yerinde.

İstersen bu iki projeyi daha teknik, ekonomik ya da jeopolitik açıdan da karşılaştırabiliriz. Ya da “Türk Dünyası” söyleminin içi ne kadar dolu, onu didik didik edelim. Ne dersin?

Schreibe einen Kommentar