Kaşar peyniri ve kalamata zeytini

Gırtlağına sarılıp boğmamak için kendimi zor tutum.

Allah inandırsın, yeminle…
Tüm kutsal saydıklarım üzerine…
İlaçlarımı düzgün kullandığımdan beri nispeten rahatladım, şekerin…
Bu kadar korkunç sonuçları olabileceğini, diyabetik iki…
Kestiremedim, anlamadım.

İnsan ne kadar okursa okusun ne kadar bilgili ve bilinçli olursa olsun neticede sadece insan ve beşer hep şaşar!
Her şey biz insanlar için, her şey ama her şey. Gençliğimden beri…
Kahvaltıya ki nadiren ederim, salamsız, sucuksuz, sosisiz, etsiz oturmam…
Etsiz yemeği yemekten saymam…
Son yıllarda yiyemez oldum, canım görmek bile istemiyor bu tür “şarküteriyeleri”. Peynire, zeytine düştüm. Sebze ve meyve gibi zararlı gıda maddeleri hala bana olabildiğince uzak.
😊

Kardeşimin eşi ve dükkânı, aslında ne ararsan var ama…
Bilimsel kanıtlanmış bir gerçek:
Gıda, maddiyatla…
Hiç kendinize sordunuz mu, kadınların boyları erkeklere nazaran neden kısa?
Ve her işletmenin müşteri profili, kimisi zengin mi zengin, fiyatlar o biçim…
Çoğu senin benim gibi!

Örneğin kavurma*, daha yeni yeni geldi Almanya’ya, tutmadı, keza pastırma…
Ayakkabı köselesi mübarek, damla yağ yok, geviş getir dur…
Eşek hoşaftan ne anlar mesela?
Dedim ya müşteri profili, çocuk getiriyor müşteri ya pahalı geldiği için veya damak tadı olmadığı, bilmediği, tanımadığı için almıyor.

Kaşar ya, kaşar…
Ustası Bulgarlar…
Yok tutturmuş millet bir …türk, artık gördüğümde midem bulanıyor…
Ye, ye aynı lezzet, aynı tat…
Misal olarak getirdiler Kayseri pastırmasını, pahalı, tutmadı…
Bizim millet bedavacı, bulsa bedava mezar, cup diye içine atlar…
Neyse, Bulgar ve Yunan kaşarı getirdi satılmadı…
Yazmıştım evvelsi, Y.z G.lü diye bir market, Kalamata ve Bulgar kaşarı…
Kardeşin dükkânı varken gidermeyim başkasına?
El âlem kazanacağına girsin Dada’nın, Daday’ın gırtlağına…
Ancak olmayınca el mahkûm…
Dün gittim aldım alacağımı, zeytin çok hoşuma gittiği için kardeşe de aldım, tabii sadece Ali’de olmayanı, oradan doğru ona.

İçim rahat etmedi, itiraf eder gibi…
Sevdiğini aldatan edasıyla dedim oğlana gittim buraya buraya, aldım şunu bunu…
BURAYA DIKKAT
HIC YOKTAN, GÖKTEN ZEMBILLE INERCESINE DEMEZ MI…
Vatan haini!!!

Hayda, ne alaka?
Benim için çok şey dendi bugüne kadar, salon Atatürkçüsü ki diyen yüreğimde, damarlarımda akan…
Dolaşan…
Cimrisi, yarım g.tü, mahkeme duvarı, mutsuz eşeği ve benzeri…
Neler neler dendi AMA bugüne kadar hiç kimse bana vatan haini demedi(!)

O an içimden gırtlağına yapışmak geldi…
Yeğenlerimin babası…
Meselenin özü ise gerçekten çok ilginçti, düşünün ne hallere getirdiler bizi…
O dükkânın sahibi FETÖ’cüymüş…
Birincisi, bana ne???
İkincisi, bizim oğlan ve ailesi koyu MHP’li, muhafazakâr diyeceğim ama…
Aması var, Atatürk’e karşı duruşu bir acayip, INADINAAA…
Yetiştiriyorum Dayday ve Dada’yi sapına kadar Atatürkçü, bilgili…
Ve bilinçli…
AKP’ye hem kızıyor hem oldukça yakın, anlayamadım, çözemedim ben bu durumu…
Üçüncüsü…
Allah F. Güllenin de, Recep Tayyip Erdoğan’ın da ve zihniyetlerinin bin bir türlü belasını versin. AKP benim için neyse, FETÖ’de O! NOKTA
Dördüncü ve asil korkunç ve korkutucu olanın da…
It izi, at izine karışmış olması. Kimin eli kimin cebinde, kendi aile fertlerinde bile insanlar artık birbirine “yabancı”!

O.rospu çocuğu…
Çocukları…
Böldü, bölüştürdü!

* Birkaç sene oluyor
Not: Kadın neden daha kısa, yarına