Çok şükür, çok şükür Allah’ıma, köylerde, küçük yerleşim yerlerinde yaşayanlar, ikamet edenler pek bilmez, görmez AMAAA

Kentliler pek iyi bilir bu manzarayı…
Aşağıda gördüğünüz fotoğraf gibi neler neleri…
Hele bebeler, çocuklar yok mu, kâğıt, çöp toplayanlar…
YINE…
Her kavşakta bekleyen çocuklar, arabaların camlarını silmek, silebilmek için neredeyse yalvaranlar…
Köşe başlarını tutmuş IHTIYARLAR…
Ya tartacaklar seni veya sümüklü burnuna satacaklar iki kuruş için mendil…
ELINI VICDANINA KOY, UNUTMA…
Yukarıda Allah var…
Hiç mi görmedin çöpte ekmek arayanı…
Dileneni, fırın önünde özlemle ekmeğe bakanı…
Tayyip zamanı?

Kaç kez bilmem…
Kaç kez dile getirmişimdir, kaç kez…
BU…
Ve benzeri “manzaraları”
Ben unutmadım Allah’ımı, var bir vicdan…
Cüzdan arasına sıkışmayan…
BELKI…
Allah bu yüzden benim ve sevdiklerimle, belki!?

Ve evet, yaşıyorum, “yaşarken” cehennem azaplarını…
Allah…
Verir cezayı…
AMA işin EKSTRA enteresan yanı bu ya, vuruyor yerden yere…
Ve sonrasında…
Tutuyor elimden, kaldırıyor ayağa!

İnsansın kardeşim insan, sadece insanız…
Hiç kimse…
Hiç kimseyi ebediyen kandıramaz, kendini olduğundan faklı gösteremez….
Gizlidir niyet gün gelir, gün ola harman ola…
Çıkar açığa…
Gör geçekleri.

Bilmem ne ederim gönüllerin belediyeciliğini…
Soyunuyorsan bir işe, sana ne benim gönlümden, bana ne seninkinden…
Yatağa mı gireceğim seninlen?

Doldur makamını, dürüst ol, yaptığının hakkını ver…
YETER!


+