Çamurbaşkanı, hırsızın damadı, bir hırsızın oğlu ne olabilir?

Elbette hırsızdır değil mi?
Konuşuyor AlYarak, konuşuyor offf ne atıp tutmalar yine…
Çamurbaşkanı bekliyormuş sizi…
Balıkesir’e…
Gidip boy gösteren, dinleyen serseriye…
Bilmem; Ne demeli?

KORKU…
Sonsuz bir korku bitirdi beni…
Allah…
Yüce Mevla’m hayırlara vesile ede…
Biliyorsunuz…
Erkek demeye milyon şahit lazım olduğu gibi püf desen kardeşim…
Sadece püf!!!

Yıkılır giderim, duramam ayakta. Bir ömrün birikimi, yok tabii sadece bu değil…
Onlar vadede…
KORKU…
Hep ensemdeydi, Aort her an patlayabilirdi. Nakit birikimi…
Evet…
Allah…
Yüce Mevla’m hayırlara vesile ede. Ödedim ödemem gerekeni…
Borçtan…
Allahtan korktuğum gibi korkarım, şeytandan…
Bankadan arabaya gidene kadar ölüp ölüp dirildim, komplike bir mesele…
Anlatmaya değmez, çektim – yatırdım yani…
Sonra geldiler düldülümü almaya, arabam…
Gitti…
Bir üzüntüde o, yeter mi YETMEZ…
Dün haber geldi, hiç beklenmedik bir gelişme, 4000 Euro…
Mart ayında…
Son zamanlarda elimden öyle büyük büyük rakamlar çıktı ki, annem diyor bu sabah…
“Oğlum belki fakir – fukaranın hakkini yeterince gözetmiyoruz?”
Belki!?

Ben…
İnanıyorum böyle şeylere, yürekten inanıyorum…
Yanlış yaptım bir yerde ama nerede?
Allah, af ede. Cümlemizin yanlışlarını, günahlarını af ede.

Çok dikkat etmeliyim, ipin ucunu bir kere kaçırdım mı, Tayyipistan misali…
Toparlayamam…
İmkânsız toparlayamam ne kendimi ne sevdiklerimi!

En kötüsü, gerçekten çok kötü…
Iş gücümü kaybettim, yoruluyorum, bedenen…
Zihnen…
Aşağılık duygusu…
Korku bitiriyor beni!

Dua…
Yürekten, samimi dua ediyorum. Sığındım, Allah’ıma sığındım…
Yok ki ondan başka birisi!

Öyle yoruldum ki, o kadar olur…
Gözler…
Gözlerimi açık tutamıyorum.