Dağlar, dağlar

En çaresiz kaldığın anda…
Önce Allaha…
Sonra kendine güven!

Öyle oldu, öyle yaptım…
Beklediğim, umduğum neticeyi verir mi bilmem ama…
Dedim ya sığınırım Allah’ıma…
Güvenirim kendime, YOKKK güvenemem başkasına…
Bilirim…
İnsan güvenmiştir nice dağlara, nice sarp kayalara…
Mağlup gelmiştir dağlara kar yağınca…
Kuşatılır sarp kayalarda kaleler, kuşatılanlar düşer birer birer!

Bana bak g.tü b.klu…
Güvenme g.t kıllarına, çıkarsa Türk sokaklara benzemez imamın ordularına…
Karşında muhatap almışsın bilmem ne kadar boyuyla…
K. K. ama…
Unutursun Türk’ün yüreğini, bileğini, gerçek vatan sevgisini…
Tehdit eder, anırırsın eşek gibi…
15. Temmuz benzeri dar ederiz sokakları, meydanları. Benden söylemesi…
Evdeki hesap çarşıya uymaz…
15. Temmuz’dan bu yana çok sular aktı köprülerin altından. Sanma herkes enayi…
Yağmaya görsün kar dağlara, O günlerin şartları benzemez bugünlere…
Bir bakmışın millet sokmuş ananın a.ından seni geriye!

Can bu bedenden çıkmayıncaya, bir adım anlıyor musun bir adım atmak yok geriye…
İte bak hele…
İte…
Sen kimi nasıl beledin bilmem ama anlarsın Türk’ün yumruğunu yiyince ne kalır geriye!