Kendimi oyalamam lazım yoksa delireceğim. Gevezeliğim tutu yine, Allah, yüce Rabbim bir türlü kesmedi ki bu sesi, bitsin çile!

Gözler yine kan çanağı, feri söndü gözlerimin feri. Bir türlü kapanmadı…
Millet…
Nelerle uğraşıyor bizler nelerle…
Hele ben, hele ben. Ulan vallahi delireceğim!

Çaresizlik, hayatimin hiçbir döneminde ne yapacağımı, nasıl yapacağımı bilemedim bu derece!

Karar alır hayata geçirirdim…
Çok seri ve emin adımlarla, çok seri, inan akıl almaz bir hızla…
Allah…
Beterinden korusun cümlemizi, beni de sevdiklerimi de.

Bizler…
Gözle görünen kaba saba şeylerle uğraşırken eloğlu…
Neler ile uğraşıyor, bırak O sözde hocayı, hani oldu ya cumhurbaşkanı adayı…
Kuantum kuramı…
Boyutlar, bizim iki boyutumuz var…
Yukarıda bir delik aşağıda bir delik, birde ortası, apış arası!

Enlem, boylam bir de derinlik…
Gündelik hayatımızın boylamları, boyutları…
Planck birimi…
On üstü eksi 35…
Şimdilik, belki ileride, insan, bilim ilerledikçe birkaç sıfır daha katılır önüne…
Anlaman için ne demek istediğimi, bu ölçü birimi ile bir karıncanın boyu on üstü eksi 2 metre…
Bir atomun çekirdeği on üstü eksi 15 metre…
Rakamların önünde, virgülden sonra gelen sıfırların adeti yani…
İşte bizler kaba saba, ele avuca sığmaz şeylerle uğraşırken insanlık String (sicim) kuramı ile uğraşmakta. 10 boyutla akıl almaz küçüklükte birimlerle…
Bu kurama göre hayatin en küçük ögesi, maddenin On üstü eksi 35…
On boyut diye söyledim ya bunların altısı bilinç ile algılayabileceğimizin çok ama çok altında, minnacık.

Demem o ki…
Allah akıl vermiş, fikir vermiş…
Allah neler vermemiş ki…
Türk…
O an halaydaydı herhalde…
Kaldı Kahpedoğan gibilerin eline…
Rabbim baştan yarat bizi, baştan yarat bu milleti!

Emel Sayın – Tanrım Beni Baştan Yarat

Moralim çok bozuk…
Birazdan gideceğim eve…
Şişelerin dibini görmeye!