BIR harf bile – NICHT EIN Buchstabe

Çok kötüyüm, kanama…
YOK hırlama…
Affedersiniz bu sabah, birden gene aklıma geldi. Bad – Schwalbach hani O profesör…
Hırlama ve kanama el ele gidiyordu…
Bir ilaç vermişti, ciğerlerim…
Doktora göstermiştim, “EN IYISI” demişti “yok piyasada daha değerlisi”
İnsanına düşeceksin kardeşim, INSANINA!

Çok fena, tarifsiz…
LEKE ÜSTÜ, gene ZOR attım kendimi evime…
Fazla yazamayacağım, kısa kısa…
Yorumlar AMA yayınlayacaklarım son derece ÖNEMLI.

INAN BANA…
Bu millete BIR TAYYIP az gelir, EN AZ beş, on tane daha gerekir ki…
Öyle bir siksinler ki…
Bir daha ömür boyu YARAK ISTEMESINLER!

Af edin…
Hem ağrılar hem günlerden beri yaşadıklarım..
CAN öylüyor…
Ve ben seyir ediyorum, devam edecek. Bu millete Tayyip…
Almanlara Baerbock yaraşır.

Bilgi kirliliği…
Diz boyu mu?
Gırtlağa KADAR. Dyckerhoff…
Müşterimdi…
Bina bina bilirim hepsini, Kalle falan…
Hepsi müşterimdi.

„Dyckerhoff GmbH aus Wiesbaden ist in der Datenbank der deutschen Unternehmen in Auslandsbesitz von DDW Die Deutsche Wirtschaft gelistet. Die Dyckerhoff GmbH ist eines von 311 Unternehmen, deren Mutterunternehmen den Sitz Italien haben.“


Dyckerhoff GmbH (Wiesbaden)

Almanya’nın önemli çimento fabrikalarından biridir…
Hani Günay, bilgiyi NEREDEN almıştım, bu sabah gittim…
Ağabey böyle böyle, yayınladığımı göstermişti…
ALLAH…
BELANIZI VERSIN…
Iyi niyetinizin de yapacağınız işinde…
Hangi DAMGALAR, emareler var yayınladığımın EN ALTINDA?
THY bilmem ne…
Dediğim gibi müşterimdi, doğrudan gittim buldum…
68 Numara, biraz aradım, görmemiştim, YENI BINA…
Bilmediğim AMA yolda giderken kocaman bir konteyner gördüm park yerinde hah dedim burası olmalı. Gidecek olanlara Biebrich – Rhein kenarında…
O kadar kötüyüm ki…
Binanın önüne, kapı önüne park ettim patron gibi, girdim içeriye…
Böyle böyle…
Kadın dedi burası 68 numara AMA yanlışlık yapmışlar…
Konteyner olan yeri tarif etti…
Aloooooooooooooooooooooooooo…
İnsanız hata yapabiliriz AMA yazının altında sıralanan isimlere bakınca böyle bir hata…
OLAMAZ…
Kaldı ki yedikleri TEK BOK bu olsa…
DIKKAT DIKKAT DIKKAT
“Her gün”
DIKKAT cumartesiye kadar 16’dan sonra…
Ya iki kelimeyle bunu yazamazlar mıydı?
Çok doluyum, ağzımı çok pis bozacağım…
En iyisi bu konuya burada nokta koyayım.

Ölüyorum ulan ağrılardan, kıpırdayamıyorum…
Dün…
Benden çok daha yaşlı bir amca ODA tırım tırım arıyor…
YAZIK değil mi bizlere?

INAN…
BIR Tayyip’in bilmem nesi AZ GELIR sizlere!

PARK YERI…
68…
Karşısı, çaprazında, 16’dan SONRA!

DAHA bitmedi, yayınlayacaklarım var…
Ama ALMANCA…
Anlamayanlara TERCÜME ETTIRINIZ. Tayyip’i okuduğunuz şeyleri…
Dolma yaptım, ilgilenmeliyim

+++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++

Liebe Leser, ich spreche NIEMALS hinter jemandes Rücken…
ERST…
Türkisch, deutsch WIRD folgen

Ohhh GOTT, DANKE…
Noch etwas WAS AUF JEDEN FALL angesprochen WERDEN MUSS…
Digital…
DIGITAL, ja EnSiG…
NetzDG usw. NICHTS IST vergessen…
Ich bin doch NUR ein viertel, niemand kann bei mir von einem Mann sprechen…
NICHT…
In meinem Zustand, ja…
Ein viertel „Mann“ das, vielleicht!?