Hayvanlar âleminden ibretlik

Yok…
Ne yaparsak yapalım kadını evde tutamıyoruz. Yaşlı, hasta, yürüyemiyor kırılan bacak iyileşmedi…
Bİr daha da iyileşmeyecek, babamın vefatından sonra bir garipleşti. “Delirdi”
Aramızda, çoluk – çocuk, kedi, köpek kaynayıp gidiyor. Allah…
Yüce Mevla’m eksikliğini göstermesin. Allahtan yatalak değil Allahtan…
Zar zor ama çok şükür, buna da çok şükür. Bazen kalır evde birkaç saatliğine, ben gidip, gelene. Bazen gelir bizimle. Bu sabah olduğu gibi. Kardeşe bıraktım doğrudan.

Kahvemi içtim, hadi dedim gideyim çocuklara…
Yolda karşılaştık, değneklerle yürüyor. MECBUR yoksa o gücünü de yitirecek, bacaklar iyice gidecek…
Doktor dedi yürü yürüyebildiğin kadar…
Kaslar iyice eriyecek. Nasılsın anne?
“İyiyim oğlum, nereye?” Biliyor nereye gittiğimi de iş olsun işte…
Düldülü sevmeye…
Güldü, dedi “Sana benzettim, bağlamışlar ipe. Bir yere kadar gidebiliyor oturuyor kıçının üstüne!”
Kireç kuyusu olayı…
O günden sonra beni de bağlıyorlarmış bahçeye, kaçmayayım diye…
😊
Neyse gittim, kardeş evde. Bugün Cuma ya…
Dedim yap bir tükürük süz kahve…
Ohhh bahçe serin serin, henüz güneş gelmedi. Öğleye doğru…
Laflıyoruz, düldülü sevdim. Hürrem ve Tarçını sordum…
DIKKAT, DIKKAT, DIKKAT…
Anlayana…
İlk Hürrem geldi, uzun süre evin tek hakimiydi…
Tarçın iki numara, düşman bildi, benimsemedi…
Her fırsatta dövdü, hırpaladı, kovdu…
Evin bir kati SADECE onundu, Tarçın ÖLÜMÜNE giremiyordu o kata…
Düldül geldi ya…
İki AMANSIZ DÜŞMAN birleşti, o kadar ki geceleri bile >>> koyun koyuna <<< uyur oldular…
Düldüle karşı, onu ortak düşman bellediler!

Hani demiyorum düşman belle, neticede kandan kan, candan can AMA…
Hayvanlar bile rakip gördüklerine karşı birleşiyorsa, birleşebiliyorsa…
Ki…
Can düşmanıydılar, acaba bizler hayvanlardan bile daha mı aşağıya?