Üzüldüm be, içim cız etti

Varol ağabey,
Ailenin doktoruydu, iyi bir hekim.

Evimin hatunları, bugün evlat “Baba bu elektrikli süpürge hangi yüzyıldan kalma?”
Oğlum bilmiyor musun betondan olsa kemirir yine bozarlar…
“Ben anneme yeni bir elektirikli süpürge alacağım”

NORMAL…
Oğlan anneye kız babaya düşkündür.

Valide…
YINE cebi mort etti, gitti…
Geberdi…
Verdim tamire, olursa???
“Fotoğraflarım …”
Hü, hü, hüüüüüüüüüüüüü…
BANA NE, cep bu, tablet falan…
Hassas cihaz, haldur huldur kullanılmaz…
KIME ne söylüyorsun, al birini vur ötekine…
İkisine de yeni almıştım, daha bismillah demeden hatun…
Camını yedi…
Çalışıyordum daha, o zamanlar 1500 Euro…
Kendime yeni almam icap etti (kapasite) „eskiyi“ verdim hatuna…
Tuvalete düşürdü, ULAN cebin kenefte işi ne???

Allah rahmet eylesin tabii.

Uzun etmeyelim, yedeğin yedeğinin yedeği…
Ayarlıyordum…
Tabii TÜM bilgiler, BEZDIM onlarla mı uğraşacağım bütün gün…
Teee ne zamandan kalma en son güvenliği…
Kişileri “yenisine” aktarıyordum, tabii hısım akraba…
Rahmetli Varol ağabeyinin eşi, Prof. Doktor falan filan…
Profesör olmuş, ne zamandan beri görmüyordum…
SENELER geçti…
İçim cız etti, rahmetli Varol ağabey geldi gözüm önüne…
Allah…
Tüm ölmüşlerimizi gani gani rahmet eylesin.