YALAN…
Yalan, yazmıştım. Anlatım.
Ne oldu Polonyali?
Sessin, solugun kesildi. Sıradan hayatlar aman ne can sıkıcı.
Dün hanım aradı, uyuşturucuyu kardese vermiş, paket fotoğrafını yolladı.
Beni…
Hastanelik eden meret. Hani mide…
Uyuşturucu dedigime bakma YOK Türkiyede ilaçlarım. Kafa yapmıyor…
Morfinin iki kati gücünde.
Eşek oğlu eşek…
Ne avrat, avrat ne evlat, evlat…
Hani Erzurumlum…
Anam bile, „90 tane usta getirdim sen mi bulacaksın hatayı?“
KIMSE…
Bilmez beni. Evlat gitti herhalde başka eczaneye. Hanım ya düşünemedi veya önemsemedi. „Oğlum bizim eczaneye git“ demedi.
Hatirlamiyorum yazmış mıydım galiba yazdim…
Hani olağanüstü durumlarda not kısmı.
SÖZDE…
BEN GIDIP reçeteyi almamışım. Ben…
Bu ilaçları gidip almayacağım öyle mi?
Dokuzuncu ayda yazmış receteyi…
Uyuşturucu recetesi, gecerlilik süresi…
Ya bir ya iki haftaydı.
VE EVET…
Bugün YINE doktordayim. Aci çeke çeke…
Geberiyorum.