Dün

Cogito, ergo sum

INAN…
Mütevazi bir insanımdır aslında, böbürlenmeyi…
Varım veya yoğumla övünmeyi bilmem…
Gösterişi sevmem.

Neysem oyum…
Sadece bir çeyrek.

Canım sıkıldı evde…
Ismarladığım bazı parçalar gelmedi, ısmarladığım, deneme amaçlı ısmarladığım bazı şeylerden istediğim, daha doğrusu umduğum verimliliği alamadım.
Yok, israf yapmadım. Eninde sonunda başka bir vesile başka bir zamanda O parçalar yine yarayacak işime. Önce dükkâna ardından kardeşe gittim…
Bundan yıllar önce Allah nasip etti kardeş bir müstakil ev almıştı…
Eve doğalgaz döşetmişti…
Dedim…
Şömineye, ne yer ne para var, dedim şömine soba alın. Aldılar…
Gaz fiyatı, en son veri 1000 kat artmış…
Dükkân gaz ile çalışıyor, gaz ile kalsa ELEKTIRIK…
Gör bak, FÜZE…
Odun, kömür…
Offfffffffffffffffffffff yanına yaklaşılmıyor. Neyse bulmuş bir yerden nispeten ucuz odun, kesilmiş ama ufaltılmamış.

Benim IT…
Teee ne zamandan beri söylüyorum oğlum kalorifer kazanının bakımını yaptır, bacacı arkadaşı….
RESMI…
Çağır kuralım bir şömine soba, hem keyif hem “tasarruf”

Patriğin eşeği osuruyor…
Dediğim zamanlarda bir soba 500 civarıydı…
Şimdi 1500!

Odun VAR, sorun yok…
“Ormanım”
Kuraklık!!!

HERKES tedirgin…
Kışa doğru NE bacacı bulabilirsin NE kazanın bakımını yaptıracak kişi…
Gel de anlat.

Neyse oturuyoruz bahçede…
Odunlar nasıl ufaltılacak. Var üç çeşit aletim…
— Bana göre, ihtiyaçlarıma —
Vaktim VAR, emekliyim…
Ama çeyrek ama değil.

Güneş enerjisi ile ısınma…
Dalga geçiyor benimle, fakirin şöminesi…
“Onun gibi mi olacak?”

Pöh…
Sen ne bakıyorsun Hatice’ye, BAK NETICEYE!

O da BILIYOR, bilmez mi beni?
Dedi…
“O zaman patentini alalım, satışını yapalım”
🙁 🙁 🙁
Ne yapsın?
PARA…
Evin borçu bir yandan iki çocuk…
Kolay mı?

Necip Fazıl kısakürek BILE OLSA…
Dincilerin ilham kaynağı
Doğruya doğru, yanlışa yanlış…
Güzele güzel, çirkine çirkin…
Kısacası…
Kediye kedi diyebilmeli insan.