İnce’den, inciler

Bu ne densizlik…
Bu ne dengesizlik?
Maksadın küçük mü düşürmek, büyüklük mü göstermek…
Diğer cumhurbaşkanları adaylarına 500’er lira bağış yapmış…
Yakıştım mı bu sana?

Biliyorsunuz…
Çok önem veririm nezakete, terbiyeye…
Asalete…
Hepsini öğrenirsin, kendini geliştirirsin de…
Asalet denilen…
Bir insanda ya vardır veya yoktur bu böyle biline.

İnsanoğlu söz konusu olduğunda ya menfaatler yumağına veya paranın kaynağına dikkat et…
Tabiat söz konusuysa, doğa…
Dikkat et bak faydaya, yarara…
İster inan ister inanma…
Evrim kuramına…
Ne yararlıysa, faydalıysa canlıya ve cansıza odur kalan meydanda…
Yüce Mevla’m denge derken, etrafımızı, çevremizi, tabiatı ve de evreni denge üzerine oturtmuşken…
Bu insanoğlu denilen varlıkta bu dengesizlik, densizlik neden?

Not:
Önümüz bayram, bayram harçlığı mi bu?
Dinimizde, tüm dinlerde paylaşma ilke, ivedilikle…
İyi de bizim dinimizde özellikle yapılan yârdim ulu orta bayan edilmez bir…
Kameralara önünde sırıtarak yapılmaz iki…
Sormuştum ya…
Senin onlardan ne farkın var diye…
Eyyy hoca…
Öğretmen olmuşsun ama belki cumhurbaşkanı olma yolunda…
İnsan olamamışın ne fayda?

Arjantin ile yarışıyor Tayyipistan, Arjantinle

Maşallah…
İnşallah…
Elem tere fiş, kem gözlere şiş…
Bademlerin…
S.ki çok büyümüş, şişmiş!

Ah Önder ah…
Ben senin kafana sıçayım emi, sende bu dil varken…
Bu partide çok yükselirdin, paraya para demezdin ulan…
APTAL çeyrek, geri zekâlı seni…
İlkeymiş, vatanmış, milletmiş senin neyine Allah’ın salak kulu, senin neyine?

İstersen üye ol…
OKU!

Institute of international finance
oku

NOT:
Cümleleri, kelimeleri karıştırır oldum, çok yorgunum, tarifsiz ağrılar…
Arkadaşlar…
Benim birkaç gün sadece kendimle ilgilenmem lazım…
Bana müsaade!

Gene yaptım, gene gazete okudum

Demedim mi O kadın…
Nöbetleşe bir O bir diğeri, bunların hesap – mesap sormaya niyetleri YOK!


+

Toptan temizlik kardeşim, toptan temizlik!
Pis günahları boyunlarına…
Acaba diyorum kenarından, köşesinden nemalananlar arasında olabilirler mi?
Gebe mi kadılar, başkalarının elinde kaset falan mı var?

Bak arşivlerime…
Hep iddia ettim Uzan teknikleri, Uzan ailesinin yöntemleri(!)
Olabilir mi?
Olabilir kardeşim bu zihniyette her şey olabilir. Dün okudun mu Bekir Bey’i…
Kaybedeceği seçime girer mi???

Eğiten beni böyle eğitti

Göz…
Ayrıntıyı görürken, görmeye çalışırken, perdeleri arayıp perde arkasına bakmayı adet edinmişken…
Beyin…
BÜTÜNÜ “görüp” düşünmek, bütünü kollayıp – korumakla hükümlü, görevli.
Tablonun tümünü!

Tarifsiz ağrılar, eziliyorum sanki, TIR üstümden geçiyor…
Bir ileri bir geri…
Yeni sünnetli çocuk gibiyim, küçücük, ufacık ufacık adımlar…
Felaket ağrılar, uyuşturucu bana mısın demiyor!

Okudum…
Anlamaya çalıştım, ölçtüm biçtim, tarttım…
MANYAK bunlar!

İnsanlık ölmedi arkadaşlar…
Ölmedi, can çekişiyor ama ölmedi…
İsterseniz…
Benim yaptığım gibi sitenizde KENDINIZ adına bir bildiri yayınlarsınız, bu sadece bir bildiri olmakla birlikte hukuken sadece şahsınızı bağlar, yapmıyorum çünkü…
Erkek sözü, çeyrek sözü, Önder’in SÖZÜ…
Site(ler) ziyaretçilerimin hiçbir şekilde bilgi – işlemi yapılmamakta, kayıt – kuyut yok!

AMA…
İstersem yaparım, yapabilirim ÇÜNKÜ bilişim gerçekten doktorluk gibi. Çok ama çok yönlü ve sizlerin TÜMÜNÜ görebilmeniz, görmeniz, düşünmeniz MÜMKÜN değil. Bir profesyonel için bile bu olabildiğince zor çünkü. Neredeyse imkânsız!
NOKTA

Nasıl ki insan vücudunda göz, beyinle…
Duyular, sinirler yine beyinle bağlı…
Küçük ve büyük kan dolaşımı kalbe, aynen öyle bilişim denince neredeyse her şey başka bir tarafa, başka şeylere bağlı. Siz yapmıyor olabilirsiniz, örneğin hosteriniz yapıyor, YAPMAK ZORUNDA…
LAF OLA BERI GELE, âdet yerini bulsun işte…
Siz, siz olun bu avukat arkadaşın >>> gönüllü ve ücretsiz <<< DIKKAT…
Hep derim cümle kuruluşu, kelimeler ve anlamları…
Bu dokümanı sitenizin GÖRSEL olarak, yani metni ilgili yerine ekleyin!

https://www.law-blog.de/1447/dsgvo-muster-datenschutzerklaerung-2018/

Sitesini verdim ki gerekli görürseniz okuyup ögenin diye…
Bu “bildirinin” PDF hali:
https://www.law-blog.de/download/1453/
Bu ise Word dokumanı:
https://www.law-blog.de/download/1487/

BUNDAN SONRASI SENI ILGILENDIRIYOR GÜLÜM…
Veya doktor olan herkesi…
Oku…
Ve uygula!!!

Aslında yazmam gereken bir iki nokta daha var organizasyon ile ilgili ama inan çok kötüyüm.

oku

Bu ise, ilgili kanunun “özeti” sayılabilecek bir doküman:

http://dl.cdn.chip.de/downloads/88140354/dsgvo2018.pdf.zip?cid=139062745&platform=chip&1527053639-1527061139-9c9211-B-a279d2e1b3b10050e9767a94e6b43519

Bu ise online hali:

https://dsgvo-gesetz.de/

Kafayı yememe ramak kaldı

Kulüpten geliyorum, yok pıka pıka yapmaya gitmedim…
Senide ilgilendiriyor manyak psikoloğum, halim yok anlatmaya…
Yürürlüğe girecek kanun ile ilgili, hani bugün yazdım ya. ȘART oldu, MECBURUM…
Yarına kadar 256 sayfalık bir kitabı okumaya, MESLE…
Bu kafayla, bu ağrılarla HUKUK gözü ve dili ile okumakta…
ANLAMAKTA, EMIN olmakta yaptıklarından, yapacaklarından.

Çok yorgunum, çok yorgun!
Yönetimle konuşmaya gittim kanunu, bana neler neler anlattı, dedikodu…
Sözde muayenehanelerde artık ismen anılmak falan yasakmış, OKUYUP yarına kadar, akşama kadar gerekli bilgileri yayınlarım. Yazdıklarım yetmeyecek, kardeşte bugün kurs görmüş bankada, o da yolladı bir sürü şey okumam için. Yeminle…
Ne büyük başım varmış, her şey dönüp dolaşıp benim masamda yer alıyor, Önder nasılsa yapar!?

Ekonominin çarkları, vahşi kapitalizm, küreselleşme, kazanan ve kaybedenler BIR KESIT




Uluslararası aktörler:

Sırası ve önemine göre:
ABD…
Rusya…
Fransa ve İngiltere, ikisinin de ağırlığı dönem dönem biri önde diğeri arkada veya dengede…
Almanya önderliğinde kimi Avrupa ülkeleri, başta Polonya olmak üzere. Dikkat çekici olan bir zamanların güç odakları olan İspanya, İtalya veya Avusturya bu pis oyunda pek öne çıkmamaları.

Biraz daha ayrıntıya girelim; Almanya…
Bu “oyunda” yeni bir unsur, tecrübesiz ve oldukça hantal. İngiliz’in kıvrak zekâsına sahip değil, Fransız’ın sinsiliğine. Gerçi 18 bitimi 19. Yüzyıl başlangıcından beri Ortadoğu’da boy gösterme çabalarında olmakla birlikte pekte başarılı olduğu söylenmez. Özellikle Kürt kartına oynuyor, diğer aktörler gibi öncellikle Fransa, ardından İngiltere. Hani sona kalan dona kalır ya…
O hesap, Amerika, Rusya, Fransa ve İngiltere çoktan paylaşmışlar paylaşacaklarını.
ANCAK…
Buraya dikkat, burası Ortadoğu…
Gordion yumağı, yok kılıçla, kaba kuvvetle çözülmez bu sorun…
Menfaatler yumağı, kalleşler yatağı…
Kimse yanlış anlamasın, halktan, halklardan bahis etmiyorum yöneticilerinedir sözüm…
Geçenlerde demiştim ya, iddia ettim hani Arap kalleş diye…
Ya hangi birini sıralıyım size, o kadar çok ki…
TEKRAR Arap halkını suçlamıyorum, onlarda bizim gibi koyun…
Çobanlar arkadaşlar çobanlar çıbanın başı…
Mesela ilk ihanet, Arapların cahiliye dönemine rastlayan olaylar şiirlerine yansımış olup Arap “din kardeşlerimiz” bizleri, kahramanlığımızı falan överken Göktürk atalarımızı Çinlilere ticari sırlar vererek satması olarak gerçekleşmiştir. Bir yerde İpekyolu ihaneti diye de isimlendirebiliriz. Ben kaba taslak üstünden geçiyorum, konumuz bu değil. Örnek olsun diye veriyorum, ilgililer araştırıp öğrensin.
Göktürk-Sasani Savaşı başka bir örnektir. Veya Talas muharebesi, Haçlı seferleri ve Fât1mî Devleti. Ya sadece bize karşı böyle tutumlara girmediler ki birde Bizanslılara neler yaptılar bir bilseniz. Öte yandan DIKKAT bu da tarihi bir geçek, yöneticileri bizleri para veya menfaat karşılığında satarken, yandaş ve yoldaşları onları, onların yolundan izlerken…
Kimi ki onlara yürekten kardeş diyorum, kimi Arap kardeşlerimiz bizlerin, Osmanlının yanında ortak düşmana karşı kanını döktü. Bu gerçeği de bilmek, takdir etmek lazımdır. Özellikle Fât1mî’ler üzerinde ciddi ciddi araştırmalar yapmanızı tavsiye ederim. Şiiliğin, Sünniliğe karşı beslediği bir mezhepsel düşmanlıktan öte Arapların, Türklüğe karşı yatan garezin temellerini, Fât1mî’ler de aramak lazım.

http://www.johschool.com/Makaleler/1045704141_10-%20ozcan_araplarda%20rivayet.pdf
http://dergiler.ankara.edu.tr/dergiler/18/2021/21045.pdf

Aman ya konuyu neredeyse dağıtıyordum yine…
Sıraladığım bölgesel ve uluslararası güç merkezlerinin haliyle yine kendi aralarında yaşadıkları ihtilaflar vardır. Dedik ya vekalet savaşları…
Amerikan destekli Suudiler yanı başlarında, Yemen’de (ilgililer için Tutsi – Hutu, Ruanda Soykırımı konu başlığı), haliyle bir Iran nüfuzuna tahammül etmeleri mümkün değildir. Diyorum ya hep…
Siyaset pis bir şey diye…
Hele menfaat uğruna bebeler ve kadınlar ölüyorsa. 2012 yılında Obama yönetimindeki Amerika