Kardeş için yapmıştım, koymuş bahçesine. Hemen Kapının yanına 😊

Her şey para demek değil kardeşim, her şey para değil çocuklar…
Bir tutam fantezi, görebilmektir güzelli…
Biraz cila, cilalı boya…
İki sepet, bir tutam ağaç, doğa…
Çiçek…
Sevgini kat ortaya…
Bazen, evet bazen sevginin yerini aşk ala…
Allah’a, yaratıklarına…
Kula…
İnsan hayallerini böyle yaşaya!

Gör bak kahpeyi, gör ve anla…
Saygı duyarlarmış Erdoğan’a…
Şüphesiz makama…
Ama yaratığa asla!

Dolar 4,69 Euro 5,49 Almanya saati 08:55
Dolar 4,68 Euro 5,46 Almanya saati 11:33

Tüm bu yazılanların tek sebebi; aşağılık duygusu

Özgüveni yok bu milletin…
Bunun da sebebi görgü…
Kuş yuvada gördüğünü yapar!
NOKTA

https://www.msn.com/de-de/nachrichten/politik/in-der-türkei-entsteht-eine-neue-art-der-diktatur/ar-AAza7to?MSCC=1529992763&ocid=spartanntp

Hele bunlar, hele bunlar. Hangi hak ile benim adıma konuşurlar?

https://www.welt.de/politik/deutschland/article178175556/Tuerkische-Gemeinde-kritisiert-Vorurteile-gegen-Erdogan-Waehler.html

Elli seneden beri aralarındayım…
Paçavra ya paçavra!


dinle

İhtiyarladım kadın çok ihtiyarladım…
AMA…
Yürek!

On beş, yirmi sene daha genç olsam…
Ah olsaydım…
😊
Hatun bırakmazdım, koklamadık gül…
Peteğini tatmadığım papatya!


dinle

Organize cehaletin örgütlenmiş iktidarı

Göt kılı iktidarına HAYIR diyorum…
Göt kılı padişahlığına ve muhtemel hilafet ilanına da…
Atatürkçülüğü Katletme Partisinin başkanlık sistemini de tanımıyorum…
Küçük ortağı Milli Hezeyan Partisinin sözde milliyetçi gayretlerini de…
Özgür düşünce, kafaların özgürlüğü, hürriyet…
Kafaların örtülmesinin önünde gelir…
Bir parça kumaş ayıp örter ama insan ahlakına ahlak katmaz…
Ilımlı bir İslam, Müslümanlık olmayacağı gibi demokrasinin de ilerisi, gerisi olmaz…
Ne biri ne öteki demokrasidir çünkü…
Bu yürek çarptıkça, bu kul nefes aldığı sürece LAIKLIK ilkesi ile birlikte…
Atatürk ilkelerine ve hedeflerine sadik kalacaktır ona göre!

https://transparencyreport.google.com/government-removals/by-country/TR

Sizlerden korkan sizden beter olsun, incele ulan incele, diğer ülkeleri de!

Gir bak arşivlere…
Yok benim arşivime değil, Internet arşivlerine…
Mücadeleme başladığımda yalnızdım. Tek tük cılız sesler yükseliyordu…
Ben haykırdım…
Feryat etmeye devam edeceğim…
Davet edeceğim bıkıp usanmadan demokrasiye…
Parlamenter sisteme…
Görmek istiyorum, yaşamak istiyorum Atatürkçü gençlik ile birlikte…
Ne dedi Atatürk ölüm döşeğinde?
“Beni Türk doktorlarına emanet ediniz!”
Türkiyeliler yoktu O zamanlar, insanlar bir daha mertti.

Bu arada O pezevenge de bir sözüm olacak, bilmiyordum, yeni öğrendim…
Annem isyan etti çünkü o ara söyledi…
53 yaşındayım…
Annemi…
Florya’dan, Çapa hastanesine AMBULANS yetiştirdi!

Elli üç sene önce kardeşim elli üç sene önce.

Beni ayrıntıyı görmem, sorun çözmem için yetiştirdiler

Yıllara mahsus bir eğitimdir, uzun yıllara…
Gözün eğitimi…
Bilgi birikimi, tecrübe ki temeli…
Deneyim, bilginin tüm gücü ile sorunun, sorunsalın çözümü, deneme yanılma yöntemi…
Nasıl ki aşkta ve savaşta her türlü yol ve yöntem mubahsa…
Öyle, inmeli sorunun temeline, anlamalı, emin olmalı ve derde dermannn olmalı.

Ümmet…
Ümmeti Müslim’in, Peygamber Efendimizin ümmeti…
Yok ki, olamaz başkası, yazmıyor mu Kur’an da O son Peygamber idi?

Toplum…
Öyle bir kutuplaştı ki…
Öylesine uçlarda toplandı ki…
Oturup…
İnsan gibi konuşmamız mümkün değil artık…
Hangi siyasi görüşe, hangi yaşam tarzına inanıyorsan inan, söyle, öyle değil mi?
Sorarım sana, kim getirdi bizi bu hale?

Yapma Allah aşkına…
Bak…
Dağ gibi sorunlar kapı da(!)

Kürdü – Türkü…
Konuşmalıyız, konuşamıyor – anlaşamıyoruz…
Halbuki mümkün olmalı!

Dinci ile, fanatik ile konuşmanız mümkün değil…
İmkânsız…
Tecrübelerle sabit, sabit fikirli…
Tükürdüğüm yüze bakmam, bakamam…
Ama konuşabiliriz ama anlaşabiliriz. Verirsen, verebilirsen bana somut ve gerçek örnekler, ikna olmaya hazırım. Peki, ben seni somut deliler, bilgiler karşısında ikna edebilir miyim?
Hazır misin buna?
İnsanlar konuşa konuşa, hayvanlar koklaşa koklaşa…
Yaratıklar ise bağıra, çağıra!

Bana bunu izah et, İstanbul nasıl elden kayıp gitti?

Diğer büyük kentler?
Hani derler ya çocuktan al haberi…
Hep derim, hep anlatmaya çalışmışımdır…
Türk’ü, Türkiye’yi öğrenmek istiyorsan yabancıdan al haberi…
Tabii birde istihbaratçıdan…
Kaynağından, doğru yerden…
Kendi derlemelerin ile birlikte…
Bir artı bir artı bir artı (…)
Düşün kardeşim, düşün…
Gerisi evde, sahi neden kaybettik kentleri?


+

Şu kalabalıklara bakar mısınız?
Aslında bir, bir yayınladım…
Sadece hatırlatmak erbabından…
Pezevenk…
Kendi ağzıyla talimat veriyordu, kendi ağzıyla!

Ah Şerif Mardin ah…
Yok be ya, ne mahalle baskısı…
O da var ama bu başka bu muhtar baskısı…
Pezevenk ne zamandan beri muhtarları topluyor bir araya?
Bunlar sadece muhtarlar, var üstleri.

Tek tek fişlendiniz haberiniz yok…
En son yayınladım görüntülerini, muhtarlara konuşuyor…
Seçimler öncesi…
“…Siz biliyorsunuz, siz tanıyorsunuz…”
Dedi mi demedi mi?
“…Tek, tek…”
Dedi mi demedi mi?
Hep sizlere dedim mi demedim mi…
Tek tek avlanıyoruz diye?

Örgütlenmeli, teşkilatlanmalı…
Bak kalabalıklara…
Bak sonuçlara!