Bir bilişimcinin anahtarlığı

Hayatımda hiç papağan olmadım…
Hiç kimsenin g.tünün kılı, askeri veya osu, busu olmadım, olmamaya çalıştım…
Emir vermez kimse bana, istinsah anne ve babam, rahmetli…
Boyun eğmedim kimseye, el öpmedim saygıyı hak etmediyse…
Yok…
Sadece benden yaşça büyükleri kast etmiyorum, akıl yaşta değil başta…
Bak, bir damlacık çocuktan dün ne öğrendim…
Ön ergenlik…
😊
Hala aklıma geldikçe gülüyorum. Bu yaşa gelmişim bir b.k bilmiyorum…
Gerekirse…
Benden yaşça çok küçüğün bile elini öperim, saygıyla önünde eğilirim.

Hani hep derim ya neler demedim ki sizlere?
Gerekli hallerde…
Her şeyimi kendim yaparım, yapmaya çalışırım, biliyorsam ne âlâ…
Bilmiyorsam öğrenirim diye…
Yine bir yüzüm çok yönüm o bambaşka bir mesele…
Araç – gereçten tut, silahtan bombaya…
Yemekten, temizliğe, ütüye, tamire…
Önder işi olmasını istemiyorsan bekleyeceksin canım isteye(!)

Wiesbaden’e inmem lazım, anahtarları nereye koydum? Aradım…
Aneyyy…
Bu ne? Anahtarlık çok eskimiş ya…
Bir bilişimcinin anahtarlığı ne olabilir sizce?
Tabii ki bir işlemci…
Intel inside cinsinden, başkasını kullanmam!

Beş dakikada Beşiktaş…
Al eline matkabı, bir ufak delik…
Ehhh…
Hep yazarım, Daniel Düssentrieb diye…
Depo dolu ıvır zıvır…
Belki inanmayacaksınız ama böyle şeylerle uğraşmak, balık, kadın, çocuk, ev – bark…
Dinlendiriyor beni, çocuk filimi izlemek…
O anlar dertlerimi unutuyorum, tüm sıkıntılarımı.
😊

Eskisi ve yenisi…
Yukarıda eskisi, altında yenisi.

Kalemine sağlık İzmirlim

Muhtarlar Endülüs’te

12 Nisan 2018
Selahattin Reşit Alan’ı yurtdışına eğitime gönderdi… Uçak mühendisi oldu, pilot oldu, ilk milli uçağımız MMV-1’i üretti.
Ahmet Adnan Saygun, Ulvi Cemal Erkin, Cemal Reşit Rey, Hasan Ferit Alnar ve Necil Kazım Akses’i yurtdışına eğitime gönderdi… Türk Beşleri oldular, çok sesli müziğin omurgasını oluşturdular.
Ekrem Akurgal’ı gönderdi, arkeolojide hocaların hocası oldu, ordinaryüs oldu.
Jale İnan’ı gönderdi, Türkiye’nin ilk kadın arkeoloğu oldu, Perge ve Side antik kentlerini memlekete kazandırdı.
Cahit Arf’ı gönderdi, ordinaryüs matematikçi oldu, TÜBİTAK’ın ilk bilim kurulu başkanı oldu, literatüre “Arf Değişmezi” ve “Arf Halkaları” gibi kendi adıyla anılan teoremler kazandırdı, bugün 10 liralık banknotumuzda portresi var.
Haşim Şensoy’u gönderdi, elektrik mühendisi oldu, Keban Barajı’na imza attı.
İhsan Ketin’i gönderdi, Türkiye’de “jeolojinin babası” oldu, Kuzey Anadolu Fay Hattı’nı tespit etti.
Cevdet Arun’u gönderdi, Türkiye’nin ilk beden eğitimi öğretmeni oldu.
Sadi Irmak’ı gönderdi, tıp doktoru oldu, başbakan oldu.
Hasan Tahsin Önalp’ı gönderdi, makine mühendisi oldu, Otomarsan başta olmak üzere, Türk otomotiv sanayinin doğmasını sağladı.
Necip Tolon, jeoloji mühendisi oldu, suni gübrede kullanılan fosfat taşlarını buldu. Bahri Ersöz, metalurji mühendisi oldu, Karabük Demir Çelik’le Şişecam’a emek verdi. Nüvit Arıcan, tekstil mühendisi oldu, Sümerbank’ı yüceltti. Adnan Erkmenol, memleketin ilk endüstri mühendisi oldu, MTA’yı sırtladı. Bedrettin Sarp, maden mühendisi oldu, Türkiye Kömür İşletmeleri’ne genel müdür oldu. Tahsin Önalp, makine mühendisi oldu, karayolları genel müdürü oldu, bakan oldu. Şükrü Topsakal, makine mühendisi oldu, devlet demiryollarına, karayollarına, DSİ’ye ter akıttı. Seyfettin Saraçoğlu, gemi inşaatı mühendisi oldu, tersaneler kurdu.
Aziz Tanrısever ilk ziraat mühendislerinden oldu. Oktay Aslanapa ilk sanat tarihçisi oldu. Adnan Şener ilk kimya mühendislerinden oldu. Şahap Koçatopçu, seramik doktorası yaptı, sanayi bakanlığı yaptı, TÜSİAD başkanlığı yaptı.
Sabahattin Eyüboğlu, Hamide Topçuoğlu, Refia Uğurel Şemin, Hasip Ahmet Aytuna, Vedide Baha Pars, Sabri Esat Siyavuşgil, eğitimci oldular, Köy Enstitüleri’nin kuruluşunda yeraldılar.
*
750 genç gönderdi, 150’si kız öğrencilerdi. Almanya, Fransa, Belçika, İsviçre, İngiltere, Avusturya, İtalya, Çekoslovakya, Macaristan, İsveç ve ABD’ye gittiler, Çin’e Japonya’ya gittiler. Cenevre, Lozan, Sorbonne, Lyon, Freiburg, Heidelberg, Berlin, Charleroi, Harvard, Şikago, Cornell, Missouri, Iowa, Wisconsin üniversitelerinde eğitim aldılar.
*
Mustafa Kemal “sizleri birer kıvılcım olarak gönderiyorum, alevler olarak geri dönmelisiniz” demişti…
Öyle oldu.
Genç Cumhuriyet’in beyin takımını oluşturdular, memleketin sıfırdan inşasına temel attılar.
*
Asrın liderimiz sanırım bu muhteşem vizyona özendi…
Bilgilerini görgülerini eğitimlerini arttırmaları için muhtarları yurtdışına gönderdi.
Kıvılcım filan yok tabii, birer muhtar olarak gönderildiler, birer muhtar olarak geri gelecekler.
*
Küçük bi pürüz daha var…
Muhtarların görmeye gittiği Endülüs devleti yıkıldı.
Burnunun ucunda örnek varken, bir devletin nasıl yıkıldığını görmek için teee oralara kadar gitmeye gerek var mıydı?

https://www.sozcu.com.tr/2018/yazarlar/yilmaz-ozdil/muhtarlar-enduluste-2345103/

S.ktir ulan bilmem kimin çocuğu, s.ktir git oradan

Milli ve yerli eğitim bakanı midir, rezalet bakanı midir nedir…
Konuşuyor CNN- Türk’te…
Yüzde onu konuşuyormuşuz…
Yüzde doksan memnun olacakmış…
İlerisini bilmem tabii…
Demokrasi…
Çoğunluğun değil, çoğulculuğun sistemidir bir…
Daha iyi anlamanız için…
80 milyon insan içinde 8000 insanın da haklarının gözetildiği bir sistemdir.

S.çtiniz eğitim sisteminin içine, şahtı, şahbaz oldu…
Deve misali…
İyi kötü, kör topal isleyen bir sistem vardı…
Felç ettiniz ülkeyi.

Her taraf eğri, her şey felç. Ülke kaldı hırsızların eline iki!

Unutmadan…
Roman kardeşim…
Sulu kulede sana attıkları kazığı unutma emi!

Muhtemelen beni okuyan akademik kurum, kuruluş ve akademisyenlere

Hem…
Meslektaşlarınız açısından hem belki uzmanlık alanınız olan konularla ilgilenen insanlar açısından…
Yayınladıklarınızda LÜTFEN bu noktalara dikkat ediniz.

Evet…
PDF, portable document format…
Doğru olan bu AMA başlıklarınızda veya internet üzerinden yayınlayacağınız eserlerinizde…
İki nokta üst üste, virgül, ünlem veya herhangi bir işaret kullandığınızda…
Dokümanları kayıt ederken hedeflediğiniz kitlenin zorluk yaşadığını unutmayınız…
BIR…
Tüm Internet adap-i muaşeret kurallarını ihlal ettiğinizi unutmayınız…
İki…
Tamam…
Güzel Türkçemiz, Türkçe karakterler AMA başlık olarak, yayın adi olarak değil!!!

Doğru olan…
Dokuman ayarlarında adinizi, dokuman tarifini…
Yazmak istediğiniz her şeyi oraya kayıt etmenizdir. Türkçe, güzel dilimizin tüm kurallarını dikkate alarak. Internet Türkçe bilmiyor!
Arama motorları ayarlarda yazdıklarınızı dikkate alacaktır. Keyword misali!

Allah birdir dese bademler… INANMA

Sözde ekonomik gerçekleri yansıtmıyormuş…
Pekii…
Bu rakamlar, grafikler neyin göstergesi?

Sırasıyla dünya borsaları…
Chart okuma yeteneğinin olması gerekmiyor, son noktaya bak yukarı doğru mu yoksa aşağıya mi gösteriyor.

Tayyipistan, Fransa, Japonya, İngiltere ki BREXIT’i düşün, ABD ki muhtemel bir savaşın VE Trump’in elinde VE ALMANYA. Güçlü ekonomi, ISTIKRAR ne demek GÖR, gör ulan gör!






Anlık değil bu grafikler…
1 seneyi, tekrar BIR SENEYI yansıtıyor!

Ön ergenlik

Hiç duydunuz mu?
Yeminle ben duymamıştım, Dada’dan öğrendim!

Haliyle evlat yetiştiriyorsun…
Almancada vorpubertäre phase diye geçer, psikolojide bir deyim vardır…
Positiv psychologie diye…
Bu dönemlerde uygulayabileceğin en iyi strateji.

Arkadaş gurur duyuyorum çocuklarımdan, evlatlardan bir şey öğrendiğim zaman AMA…
Türkçe deyimini hiç bilmiyordum, bir…
İkincisi dün söyledi…
Çok sinirliymiş (ayni ben 😊 ) onunla çok uğraşmayacakmışım…
Dünden beri aklıma geldikçe gülüyorum, iki!

Dedim Ona…
Senin sinirin bana geçmez biliyorsun değil mi?
Beş kardeşi göstererek, “biliyorum” dedi gülerek…
Daha dur bakalım çocuklardan neler neler öğreneceğiz!

http://www.fmvisikokullari.k12.tr/i/content/2813_1_onergenlik.pdf
http://www.alkev.k12.tr/img/2016/01/on-ergenlik-ve-ergenlik-doneminde-degisim-gelisim-ozellikleri.pdf

Uzun bir süreçtir, çok uzun. Hani şarkı var uzun ince bir yoldayım diye… Ona benzer

Görgü…
Sonradan da öğrenilir ama en güzeli çekirdektendir…
Twitter sapığına güzel bir cevap…
Rus tarafından, daha doğrusu Putin ağzıyla…
“Twitter diplomasisinin muhatabı olmayız” diye.

Bu ne laubalilik?
Bizim Kasımpaşa ayısı misali…
Devlet bu devlet, ardında yatan koskoca bir toplum…
Onlarca, yüzlerce yıllık bir devlet geleneği, görgüsü…
Bırakılmamalı hayvanların eline!


dinle

Batı kapasiteleri

Batı medyasının ağır topları yaptıkları değerlendirmelerde…
Neredeyse hemfikir oldukları nokta…
Twitter sapığı…
Ülkesinde yaşanan sorunlardan, bu tahrik ile kamuoyu dikkatini dışa çekme çabası olarak değerlendirmesidir. Malumunuz bu sorunların başında bizzat kendisi yer almaktadır.

Ankara’daki soytarının aynadaki aksi…
O da dikkatleri sürekli farklı yerlere çekme çapasında…
Benim korkum…
Bu tip yaratıklar kendi ikballeri için >>> her şeyi <<< yapabilecek olmalarıdır, onlar için her türlü “yolun” mubah olmasıdır .