Hocaaa

Bana bak hoca…
Tamam…
Doktoru gönderelim(!)

Ama…
Doktor bile yanlış tedavi için, yanlış yol ve yöntem kullandığı için…
HESAP VERIR, vermek zorundadır…
Verdirirler ulan verdirirler…
Sen, sizler…
Kulağından çekip yüce divan önünde…
Hesap ver diyecek, diyebilecek misiniz?
Sen bundan dem vur, bunu anlat bize, bizlere…
HESAP SORULACAK MI?
Söyle.

Erkek dediğin böyle olur işte

Dada…
Cani dolma istemiş, sarma…
Demiş annesine “Ananay bana dolma yapsın!”
Harıl, harıl sarıyorlar…
Pezevenge bak ya, küçük herifime…
😊
Onun ki can da benim ki patlıcan mı?
Nenden kimse sarmıyor bana sarma veya yapmıyor içli köfte…
Niye kardeşim niye?

Ben…
Boşuna demiyorum milyar şahit lazım diye…
Erkek demeye…
Çeyrek diye!

Ağzımı yüzümü bilmem ne yaptım, yaptırdım AMA Allah’a çok şükür, Rabbime çok şükür Allah’ıma

Çok ufak bir “pürüz” kaldı, belki bugün öğleden sonra…
Adam Köln’den gelebilirse…
Olmadı…
Allah nasip, kısmet ederse bu hafta. En geç haftaya, en geç!!!

Sorun…
Her zamanki gibi Önder…
Emir eri, eli kolu bağlı beklemede, telefon gelecek…
Hazır ol da!

Bir bilseniz…
Aynı anda nelerle uğraştığımı, uğraşmak zorunda kaldığımı…
Eşzamanlı!

Biliyor musunuz…
Ömür böyle geçti…
Oldum derde deva, yeminle öyle. Altına girip üstesinden gelemedigim, kalkamadığım yok gibidir…
Bir tek, bir tek kendi kendimin doktur olamadım…
Bulamadım…
Olamadım, derdime deva!

Atatürk ışığında dinimiz, MUTLAKA OKU

Atatürk…
Bilim, ilim – irfan sahibi bir insan. Mantığa, bilgiye, bilime çok önem veren bir insan…
SÖYLE…
Allah, Peygamber aşkı için söyle…
Böyle bir insan hiç yüce dinimize karşı olabilir mi?

Unutma…
Yazmışımdır, anlatmışımdır Müslümanlığın altın devrini…
Yüz yıllarca Peygamber Efendimizin ölümünden sonra…
Resmi…
Sanatı, musikiyi…
Güzellikleri, ilerlemeyi!

Sonra?
Evet, sonra sözde Müslüman yozlaşmaya başladı, ilimden, bilimden uzaklaşmaya başladı…
Peygamber Efendimiz, insan resim edilmezmiş…
Yok kardeşim yok…
Tabii ki takdiri Allah’a ama tutturduğun yol Allah’ın yolu, Peygamber Efendimizin öğretisine çok uzak.

Kadında bir, erkekte!!!


+ Lütfen mutlaka oku


Kusura bakmayın, eğilemiyorum…
Fotoğraflama, ellerim titriyor eğilince, nefesim kesiliyor.

Deliye her gün bayram(!) Böyle bir şey işte

Ben…
Benim olana sahip çıkarım, yoktur ayrım…
Ölmüşüm ve dirim, birdir benim için!

“Sabah serinliğinde” Oma’ya gittim, bir haftayı biraz geçirdim…
Yoktu halim…
İyi ki gitmişim, taze çiçek aldım, çiçekler kurumuş, öksüz kalmış yetim…
Keşke…
Ah keşke yetişse elim kolum…
Ülkeme, sevdiklerime, Sevdama, sarı pipime, koca göbekli Kadir’e, babama, tüm ölmüşlerime.

Emanettir yine sevdiklerime, güvendiklerime…
Bilirim temizlerler, paklarlar, bakarlar, eksik etmezler duayı…
Giderim veya gideriz, bayramlarda en azından yanlarında olmaya özen gösteririz.

Hayat bu, yaşam dedikleri…
Böyle bir şey, alın yazısı, feleğin kahpeliği…
Vatan dediğin doğduğun yer değilmiş, doyduğun yermiş öyle derler…
Çok doğru söylerler…
Deliye…
Her gün bayram derler ya…
Benimki öyle bir şey, dua, cemaatin birliği, cumadan cumaya…
Hayır…
Bayramdan, bayrama, anneler, babalar günü yıldan yıla…
Yok kardeşim, yok…
Benim için her gün, her Allah’ın günü…
Birlik, birliktelik, ana, baba, kardeş, evlat, yâr…
Eş ve dost, akraba, ölmüşümle birlikte dirilerimle…
Benim için her gün, her Allah’ın günü…
Bayram…
Kalbimde olan sevdiklerimle…
Biraz ya biraz…
Azıcık…
Sende benim gibi deli olmayı denesene!

Dolar 4,49…
Euro 5,21, yok be anam, babam yok nerede…
Keşke…
Keşke Türk’ün aklı başına gelse…
Euro’nun düşmesi İtalya ile ilgili. Tayyip haberlerinde derler dördüncü büyük ekonomi…
Birincisi, AB kurucu üyesi…
BIRLIGIN…
Gerekliliğine ve gücüne inanan…
İkincisi Avrupa ekonomisinin üçüncü büyük iktisat sahibi…
Hükümet, hani önerdiler ya bir > Profesörü < dedi New York’ta okudum, özenti…
New York üniversitesi yalanladı, sallanıyor İtalya, korkuyor Avrupa…
Onunla ilgili!


Acaba aşağılık duygusu mu, özgüven eksikligi mi?
İnsan…
Neden kendini olduğundan farklı göstermeye çalışır?
İşte soru bu!

New York üniversitesinden mevzun olsam ne olur, olmasam ne olur?
Ben…
Lise terkim, yani orta okul diplomam var…
İyi de be kardeşim…
Ben…
Yine ben değil miyim???

“Ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol!”

Böyle der Hz. Mevlânâ…
Daha dün yazdım, bakma ettiğim küfre, kafire…
Sinir bırakmadılar, aile içi şiddet benzeri, çaresizliğin bir ifadesi…
Beni öyle eğittiler, yerine göre…
Ben söylediklerimle ve yaptıklarımla gösteririm kendimi. Mümkünse…
Ahenk ve uyum içeresinde!

Hz. Isa der ki

“Bana balık verme, balık tutmayı öğret!”
Çok isterdim gerçekten çok…
Ama halim yok!

BILIYORUM, EMINIM…
Öğretebileceğim…
Verebileceğim çok olur benim…
Gücüm yok, kuvvetim.

Bu linki gözün gibi koru, belle…
En iyilerinden biri…

https://www.robsonmartins.com/inform/issuu/

Doğrudan linki vardır, yasa dışı “Kütüphaneye”
Kocaman bir hazineye…
ISSUU dediklerine…

https://issuu.com/

Ve ara bul bu eseri, indir VE oku…
Dede der ki MUTLAKA, bir solukta!!!

Thomas De Koninck – Yeni Cehalet ve Kültür Problemi

Benden bugünlük sanırım bu kadar, çok ama çok beterim…
Çok bıktım…
Ölümü beklerim.

Yok…
İster üzerine alın, ister alınma…
Hani insan aptallığının sınırı yoktur ya..

### MUTLAKA OKU ### oku AMA oku

Frankfurt, Bundesnachrichtendienst (BND) ve DSVGO

Geleli yarım saat kadar oluyor, bir saat bile dayanamadım…
Havalar, çok sıcak…
30 derece ve üstü(!)

Çok sarsıyor beni, haddinden fazla. Ev serin, sorun yok ama…
Gidiyor çalışmaya…
El ekmek tutmuyor, vicdan azabı çekiyorum…
Bende gidiyorum, gidip geliyorum onunla. Yalvarıyor git diye…
GIDEMIYORUM!

Ciddi ciddi konulara değinemiyorum, toparlayamıyorum kendini…
Hava radarına döndüm, yağmur, sıcak, soğuk, her şey ya her şey…
Etkiliyor beni.

Frankfurt…
DIKKAT…
Avrupa’da internetin düğüm ve dağılım noktası…
Burası şüphesiz ki bir devlet, kanun ve kuralları. Nizamı…
BND…
Frankfurt üzerinden interneti, iletişimi izlemekte. SÖZDE Alman vatandaşları izlenmiyormuş…
Duyda inanma…
Demek istediğimi anla.

DSVGO…
Sanırım sizlerde elektronik posta almışsınızdır, ONAYLA…
SAKIN ONAYLAMA…
Bırak öyle kalsın, özellikle FaceBok ve Whatsup denilenlerde, bırak cevaplama…
Mümkünse onaylama, Google, mecbur ediyor, Fake bir adres kullan, kendi hesabından onaylama…
Neden mi?
Yeni kanun ile unutulma hakkından feragat etme. Örneğin çok olumsuz bir yorum var internette, uygunsuz bir değerlendirme, ÖZELLIKLE ticariler, doktorlar için önemli…
Yine bilgi edinme hakkin…
Yazacaktım, hazırladım…
Polis, yazamadım, yayınlayamadım. Bu ve buna bezer haklar, okumadan, anlamadan sakın onaylama!!!

Çok önemli bir not:
Çocuklar ve sosyal medya denilen bok yiyen…
16 yaş ve üzeri…
Çıkarın çocukları oradan veya en azından ciddi ciddi uyarın anlatın tehlikelerini.

Evladın dediği gibi „Bir mezarmız burada da oldu“

Fatura gelmiş…
4352 Euro…
Mezar yeri parası…
28 seneliğine kullanım hakkı, neredeyse bir nesil…
Ve hukuki durum hala belli değil!

Öyle veya böyle…
Yaşıyorsan yurtdışında, bir çukura gireceksin…
İster Tayyipistan ister Almanya sigorta gerekli!

Ben gidiyorum pıka, pıka yapmaya…
Yolda arayacağım hunimi!

Çorlu konuşmasını izliyor musunuz?

Memlekete…
Bu kadar öküz varken…
Korkarım öküzün götü yine arabayı “çekecek”
Köprüyü yine geçecek…
Yürü öküz arabası yürü, kim tutar seni?
Yürü(!)