Necati Bey, çok teşekkür ederim Efendim

Yorumsuz bir yazı!
24 Şubat 2018

Genelkurmay eski Başkanı İlker Baş¬buğ, “Zeytin Dalı Harekatı” başladı-ğında özelikle kendileri şehit oluyor gibi görüntü veren liderleri ve parti yöne¬ticilerini işaret etmiş, “siyasete alet etmeyin…” demişti. Karşılığını iktidar partisi sözcülerinden “seni yeniden hapse attırırız…” diye yorumlanacak tehdit dolu cümleler ile almıştı.
Yorumsuz bilgiler yazacağım.
Yorumu size bırakacağım.
Bu bilgileri bir eski milletvekili ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Oku-yan’ın yaptığı bir açıklamadan yeni öğrendim. Bir TV kanalında sesli canlı anlatmış. Yaşar Okuyan, MHP ve Ülkü Ocakları kökeninden gelme, 1980 Darbesi sonrası “İdamdan yargılan¬mış” biridir. Sosyal Güvenlik Bakanlığı sırasında “ilaç şirketlerinin SSK’yı soymalarına karşı kararlı ve sonuç alan” politikanın takipçisi olduğunu herkes takdir etmişti.
* * *
Yaşar Okuyan, önce bilgileri nasıl elde ettiğini anlatıyor.
Şöyle olmuş: CHP Bolu Milletveki¬li Tanju Özcan Meclis’te Milli Savunma Bakanı cevaplasın diye bir soru öner¬gesi vermiş ve “Yılda kaç kişi çürük raporu aldı, kaç kişi bedeli asker¬lik faslından askerlik yapmadan, terhis oldu ve çürük raporu alan¬ların içinde iktidar partisi başkanı, başbakanı, bakan, milletvekili, il başkanı, ilçe başkanı olmuşların yakınlarından kimler var?..” diye sormuş. Tanju Özcan, aldığı cevapları Meclis’te dile getirmiş. Yaşar Okuyan bu listeyi ve olanları şöyle açıklıyor:
“2015 yılında:
57 bin 903 kişi.
2016 yılında:
66 bin 370 kişi.
2017’nin ilk 7 ayında:
30 bin kişi çürük raporu almış. Yani 2.5 yılda 150 bin kişiden fazla askerlik çağına gelmiş insanımız ya çürük raporu alarak ya da para ödeyip 21 günlük bedelli yoluyla askerlikten yırtmış. Çürük raporu alanların büyük bölümü de “aynı hastaneden” almışlar ki, bu da cevaplanması gereken bir durumdur.
Şimdi gelelim listeye!
Listede 279 isim var.
Bunlar iktidar partisi AKP’nin önde gelenlerinin, genel başkanın, başbakan-lık, bakanlık, milletvekilliği, parti il ve ilçe başkanlığı yapmış olanlarının oğul¬ları, kardeşleri, yeğenleri ve yakınlarının isimleridir.
Hepsini sayamayacağım.
Çünkü vaktimiz yok.
AKP Genel Başkanı, “Zeytin Dalı Harekatı” başladığında; “Toprağın vatan olması için şehide ve gaziye ihtiyacı var” demişti. Bu yüzden ben bu 276 isimli liste içinden sadece AKP önde gelenlerinin ya çürük raporu almış ya da bedelli olmuşları sayacağım.
AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın 2 oğlu ve damadı, eski Başbakan Ah¬met Davoğlu’nun damadı, eski Bakan Bülent Arınç’ın oğlu, Başbakan Binali Yıldırım’ın yeğeni, eski Bakan Faruk Çelik’in oğlu, eski İçişleri Bakanı Ça-vuşoğlu’nun yeğeni, eski Ticaret Bakanı Çağlayan’ın yeğeni, eski Tarım Bakanı Mehdi Eker’in yeğeni, eski Milli Sa¬vunma şimdi Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’ın yeğeni, şimdiki Milli Savunma Bakanı’nın 3 yeğeni, eski Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın 2 yeğeni, eski Orman Bakanı’nın oğlu, AKP Genel Başkan Yardımcısı Nureddin Nebati’nin 3 yeğeni, AKP Genel Sekreteri Hacı Hasan Sönmez’in damadı ile yeğeni, AKP İstanbul İl Başkanlığı’nı uzunca süre yapmış, şimdi Milletvekili Aziz Babuşcu’nun yeğeni, AKP Sosyal İşler Sorumlusu Mazhar Bağlı’nın 2 yeğe¬ni, AKP Grup Başkanvekiliği de yaptı Amasya Milletvekili ve benim de Ülkü Ocakları’ndan arkadaşım Mehmet Naci Bostancı’nın oğlu, Diyarbakır AKP eski Milletvekili İhsan Arslan’ın oğlu ile 2 yeğeni, Düzce Milletvekili İbrahim Kormaz’ın yeğeni… Liste böyle uzayıp gidiyor… Bütün bu oğullar, yeğenler, damatlar ya çürük raporu ya da bedelli yoluyla, askerlik yapmadılar…”
* * *
Yaşar Okuyan’ın açıkladığı kadarıyla listeyi sizin de bilginiz olsun diye burada yayınlıyorum.
Yorumu size bırakıyorum.

http://www.sozcu.com.tr/2018/yazarlar/necati-dogru/yorumsuz-bir-yazi-2244048/


izle

Ben ki bir çeyrek, gerçekten bir çürük…
SONUNDA VATANDAŞLIKTAN ÇIKMAK ZORUNDA KALDIM
Canimi çıkardılar, AKP’li olmak, MHP’li olmak…
Makam ve mevki sahibi, yerli ve milli…
Organize cahil ve hırsız oğlu olmak varmış bu dünyada!

Yeminle…
Dün Abdullah anlattı, oğulları…
Onlar yaşıyor dedi, sen ve ben ölüyoruz!

Yazmaya başladığım konu ile ilgili ANCAK…
Gerçekler bir farklı rüyalar, hayaller bambaşka bir âlem…
Dedim ya gir bak arşivlerime…
ILK yazdığım konulardan biridir, SILAH SANAYISI…
Sanki biraz toparlanıyorum gibi oluyor ama bir saniyeden diğerine değişebilir(!)

Ticaret demek, tekel değilsen rekabet demektir…
Teknolojik birikim en güzeli doğrudan, gerekirse dolaylı yollardan…
AMA…
IHA falan derken, mesela insansız tank vesaire…
Ya, işte onların AMASI var!!!

oku

Bu gibi konular bir Kasımpaşa ayısını aşar!

Yok, sözüm sana değil pinokyo… Bir başkasına, mesela kardeşe, hani kızım sana söylüyorum gelinim sen anla!

Çocukları ne kadar sevdiğimi sanırım herkes anladı, biliyor…
Ha yeğen ha kendi evladım, hiç fark etmez…
Bir başkasının çocuğu sanki benim canım benim kanım gibi…
Ne kadar aileci olduğumu(!)

Dün dedi ağabey, emi araştırma yapıyor, yazıyor. Bilgisayarımda doğru dürüst bir yazılım yok…
Ne bileyim, onlar bilgisayarı video cihazı olarak kullanıyor. Dedim tamam getir…
Aklıma geldi, kablolar falan, sök – tak…
Bırak dedim ben gelir yaparım.

Emi bir saat önce bilgisayarı getirdi…
Ettiğim küfrün haddi hesabi yok!!!

Tamam iki dakikalık iş AMA halim yokken yok…
YOK, yok kardeşim yokkk…
Hele birisi beni mecbur ederse, yapmak zorunda bırakırsa yapmak istemediğimi…
DELIRIYORUM.

Sanki ölüm kalım meselesi…
Yaptım, kendim götürüp…
Onu şimdi doğduğuna pişman edeceğim!

Hayatimin bir çöp tenekesi vardır…
Eşyada atarim içine insanda…
Bak ki o kutuyu boylamayasın, çıkarmam bir daha…
Ben böyleyim…
Kalbime girmek ne kadar zorsa, kalbime de yatağıma da…
O çöp kutusundan çıkmakta imkânsızdır bir daha!

Dedim ya hunili Önder, yakında bu sınamada…
Anlamıyor kimse, bir Kara Mediha, bir O…
Çünkü ayni dertten mustarip, bu da bir insan, sadece bir insan…
Eşek saati olur, eşref saati olur…
Hali olur, ağrıları olur, cani ister veya istemez…
YAP hele YAPACAKSIN dediğinde…
Yersin kıçına tekme!

Eski on derece ve Sened-i ittifak, Osmanlı piçleri, Osmanlı artıkları

Uğraşıyor pezevenk, uğraşıyor ama beceremiyor…
Beceremeyecekler!

Havadan mıdır bilmiyorum, ani hava değişiklikleri…
Bugün…
Felaket desem, feci desem, cehennemi desem…
Tüm bu kelimeler kifayetsiz kalacak. Özellikle bugün çok farklı bir durum, hem halsizlik olağanüstü…
Hem ağrılarım dayanılacak gibi değil.

Nefret ediyorum kendimden…
Nefret eder oldum bu hayat denilen şeyden, geberip geberip diriliyorum…
Ölemiyorum bir türlü, bitsin, bitsin bu ağrılar. Uyuşturucu, uyuşturucu ya, Morfinin iki kati gücünde…
Bana mısın demiyor!!!

Şer ittifakı…
Cumhurun s.ki…
Becerir vatan ve milleti, Sened-i ittifak…
Osmanlının, Magna Cartası mı tüm bu soruları başka bir güne bırakalım…
Ölemiyorum dostlar, ölemiyorum arkadaşlar. Sadece tarifsiz acılar, kımıldayamayacak kadar yoğun bir halsizlik.

Buna rağmen, lütfen bana inanıyor – güveniyorsanız…
KENDI IKBALI için yapamayacağı yok bu herifin, inanın öyle…
Yasaklıydı siyasi ittifaklar, yasaklı çünkü tarihimizde çokça kötüye kullanıldı…
ANLAMASANIZ BILE…
Hukuki bir site, OKUYUN SONUNA KADAR, anlamaya çalışın…
Okuyun tam metni, okuyun ve düşünün…
Benden bugün hayır yok, kendi himmete muhtaç bir dede, muhtaç muhtaç…
Vahdettin’in t.şağından düşme bir piç, anası belli babası yüz elli…
Pazarlıyor vatanı, s.kiyor milleti

oku

tam metni

Abdullah geldi, elmaşekeri

Kürt asıllı, kardeş bildiğim…
Hani PKK (…)
Birinci elden bilgi, birinci elden…
Saatlerdir sohbet ediyoruz, bilgi alışverişi…
Neler anlattı, neler, ne görüntüler izletti…
ÖSO’ymuş…
Arap birlikleri, neler ya neler VE Türk’ün askeri, adı bu vahşet görüntülerine karışıyor(!)

Anlayacağın…
Her şey öyle elmaşekeri tadında, kıvamında değil!

Geçelim…
Darısı benim başıma, ağzı kulaklarına varıyor tekeyi anlattıkça…
Sarı pipi…
Dedesi tutmuş elinden doğru Wiesbaden’e…
Çorba içmeye, vay pezevenk vay adam olmuşta dedesiyle çorba içmeye gidiyormuş.

😊

Getir dedim…
Getirir, mıncıklayacağım, öpeceğim, ısıracağım tekeyi.

Şimdi telefon ettim

Al sana soyağacı sorgulaması…
El âlem, dijital olarak bilmem kaç nesil geriye gidip…
Bademler tarafından belki bilinçli…
Salama, dallamada olsa köklerini araştırabiliyorken…
Bizim aile, anne tarafı…
SADECE…
İki nesil geriye gidebilmekte!

Ki evveliyatı önemli ispatlayabilelim hak ve hukukumuzu(!)

Yok…
Kaybettiler bizleri, nasıl ki ben silinmişim sistemden…
Kimsenin günahına girmek istemem, muhtemelen bilerek…
Yok etme azmindeler bizleri!

Dijitalse dijital…
Elimde kapı gibi kâğıtlarım var…
Bir nesil eksik, sadece bir. Ankara’dan çözülebilir!

Aile içinden de olabilir diyor büyük dayım, varmış uzaktan uzağa gelen bir gelin…
“Anasının gözü” emlakçı, anlayacağınız tokadı yiyoruz ha bire bir yerden…
Birilerinden ama kimden?

Yok kardeşim adalet…
Mülkün temeli cümlesi gerçeğin ta kendisi.

Ayrılamıyorum ki Almanya’dan…
En fazla bir, iki hafta. O da yetmez, yetmiyor. Oma, insan mesuliyeti var üzerimde…
Kendimden, yapabileceğimden, altından kalkabileceğimden o kadar eminim ki…
Yüzüne söyledim zamanında Mehmet’in…
Seni o evle birlikte havaya uçururum diye…
Eğitimliyim…
Ben dediğimi yapan bir tipim, çoğu şeyde şakam yoktur benim.

Zamanında babam bağladı elimi kolumu, O varken bana söz düşmezdi…
Şimdi de anne tarafı diye, ikinci kuşaktan, doğrudan dayılarım varken…
Önder sadece izleyici, bir tarafımdan çatlayacağım…
Biliyorum çünkü tam benlik, altından girip üstünden çıkabileceğim bir mesele…
Bilmem kaç yüz yıllık toprak, gidecek elden göz göre göre.

Ata yadigârı…
Ana tarafımdan da olsa, yarıdan yarıya…
Dededen, dededen dedeye gelmiş ev…
Ki…
Evden geçtim, zaten tadilattan geçti, yani yenilendi, benim için bir değeri kalmadı…
AMA TOPRAK…
AMA KADIN AMA EVLAT…
Benim kutsalım!

Dur bakalım…
Öyle veya böyle çıkacak bir yerden kokusu, Kuledibi gibi…
Pür dikkat izlemekteyim.

Yok ki savcı, yok ki polis yok ki mahkeme…
Sunayım delileri, hakkımı arayayım, hakkımızı!

İftira atmışım, özür diler, düzeltirim

Çok kötü niyetliyim, iyi bir şey düşünemez oldum…
Her şeye bakış açım olumsuz, her şey karamsar…
Hani mavi / pembe kart üzerinden para kazanmak niyetindeler dedim ya…
Hani hadi vatandaş pamuk eller cebe…
Bademlere iftira attığım için özür diler düzeltme yaparım!

Yeni geldim, mavi kartı yeniledim…
3 Euro işlem bedeli!

Ancak…
Çoğu konuda yanılmadım, iftira atmadım…
Mesela bilişim konularında, teknolojide…
### YINE ÇOK ÖNEMLI BILGILER EDINDIM ###

Kardeşin derdine deva olamadım, olsun yolu öğrendik ya kısmetse haftaya…
Önce basitinden başlayalım, kısa sürecek olandan…
Bu konudaki düşüncelerimi biliyorsunuz, ANAMISZDAN e-DEVLET ILE ÇIKMADIK(!)
Hatırlı okuyucularım bilirler…
> Önder işi < dendiğinde ne denilmek istendiğini ve bu lakabı bana kimlerin taktığını.

Ben Önder Gürbüz diyorum ki…
Tayyip vari, Tayyip işi diye bir şey de var…
Bakınız, kıyaslayınız bir zamanların Türkiye Cumhuriyeti’ni VE…
Bugünün Tayyipistanını!

Dolandırıcılık ruhumuza işledi…
Devlet eliyle ruhumuza nakış edildi, ne demek istediğimi örneklemek isterim sizlere…
Eskiden çalışıyorken, haliyle servisteydim, yani bir işyerinden diğerine müşterinin ayağına da giderdim. Kötü bir alışkanlıktır bende kalem kaybetme…
Kaybederim, orada burada unuturum…
Çantamda gezdirdiğim kalemler bitince müşterilerden isterdim…
VE…
Genelde geriye vermeyi unutturdum!

Ne yapmış oluyordum???
Hırsızlık!!!

Aman canım bir kaleminde hırsızlığı olur mu deme…
DEME…
Kraldan kralcı olduğun taktirde, ahlaki açıdan bu hırsızlıktır…
NOKTA

Keza, ki neredeyse hiç olmazdı, geç kalırsam falan, randevuya yetişemesem masum yalanlar, trafik mesela(!)
Şirket eliyle, mecbur bırakıldığımız için…
Bozuk olan parçanın altında bir değerde yenileme…
Dolandırıcılık mi?
Dolandırıcılık!

Başkasının üstünden randevu almak zorunda bırakılmakta bir nevi dolandırıcılıktır…
Dolandırıcılığa teşviktir…
NOKTA!!!

e-Devlet şifresi, silah ruhsatı, polis temiz kâğıdı için gerekli…
Salt bunun için değil başka işlemler içinde artık zorunluluk…
Ki eminim güvenliği yeterince alınmamıştır!

Sadece PTT’den değil, konsolosluklardan da alınabiliyor bir…
IKINCISI VE ÖNEMLISI…
Mavi ve pembe kart Türkiye’den, nüfus idarelerinden de alınabiliyormuş…
Bilgilerinize!

NOT:
O kadar doluyum ki…
Kin ve nefret, cehalet karşısında, düşürüldüğümüz durumlara…
O kadar kinleniyorum ki…
Biraz dinleneyim, ROBOTIC’den başlayarak ağır silah sanayisine…
BADEMLERE…
Bu sefer içten gelen bir tavsiyeye kadar her şey olacak bu makalede!