Kabak meselesi

Gençliğimden, yok çocukluğumdan beri bu böyle diyebilirim…
Kabak…
Döner dolaşır Önderin başına patlar!

İstediğimden, meraklısı olduğumdan değil…
Salaklıgımdan…
Milletin ayağı taşa takılır Önder…
Altından kalkamaz bir meselenin, Önder…
Önder, Önder, Önder…
Yeminle kendimden şüphelenir oldum…
Bak yemin ediyorum, vallahi billahi şüpheleniyorum…
Acaba ben zombi, hortlak falan olabilir miyim?
Ya yüzde yüz, yüzde bin beş yüz ölmem gereken şeyler…
Bir, iki, üç, beş değil ki…
Geberemedim gitti, ölmek bilmiyorum!!!

Dün evlat yana yakıla beni arıyor…
“Baba…”, efendim oğlum?
“Hatırlıyor musun hani seninle bir kızı aldık Köln’e mitinge gitmiştik (hatırladığım kadarıyla bir PKK mitingi, izlemeye. Çocuklara hem siyasetten birtakım şeyler öğretmeye hem kendim görmek istedim. SADECE IZLEYICI, onlarla görüş birliği yaptığım için değil!) O kızın erkek arkadaşı aradı beni”
Eee?
“Prävention gegen Radikalismus, kursu varmış, sonunda sertifika vereceklermiş. Bende gidip O sertifikayı alsam mı?”
Oğlum, önündeki 3-5 sene için sana gerekecek her türlü eğitim fırsatından yararlan AMA…
Sözümü kesti “Gençlere yönelik çalışacağım…”
Çocuğum, çok güzel bir şey, takdir eder desteklerim seni ama oğlum bu tür çocuklar sorunlu oluyor, hele fanatikler ile uğraşmasın, başına, başımıza iş alırız!!!
Mimlendin mi bir kere, çıktı mı adın KURTULAMAZSIN…
Adım çıkmış dokuza, inmez sekize.

Öğleden sonra gittim kahve almaya…
“Ağabey, hani bir yere gidecektin, bir şeyler yapacaktın, yaptın mi?!”
Yeminle intihar edeceğim…
Tamamen aklımdan çıktı, imtihan!!!

Kadınlar…
Yok başımdaki manyak değil, O da istiyor yayın yapmamı…
Mesela direnişte diriliş var, mezhepler – tahrikatlar, kadın mazoşizmi, LOBI, LOBILER çok önemli…
Bu bağlamda sadece bir bilgi, Brüksel parlamentosunda bir parlamentere…
Mesela sadece Alman parlamentosunda faaliyet gösteren 706 lobiist var, Alman Parlamentosu 709 kişiden oluşuyor. Brüksel Parlamentosu 751 kişi…
Dikkat…
Lobiistlerin sayısı 30.000!

Bekliyorlar boya – badana, dün yine gittim malzeme almaya…
Başlayacağım, bugün, en geç yarın…
Kısadan hisse, herkesin Önderden bir beklentisi var…
İyi de…
HAKLARI…
Ben ne olacağım?
Bana kimse sormuyor nasılsın diye…
Her neyse…
Benim kaderim…
Tatlı su manyağım başta olmak üzere…
Okudum bu sabah, tesadüfen Dilara’yı…
😊
Başımdakiler, Allah eksikliklerini göstermesin…
Ben razıyım.

Dede…
Haber yolladı…
Routledge…
Güzel bir kaynak…
BEKLE!


PDF indir ve diğerleri…
Uyarımı dikkate aldığınız için teşekkür ederim, CIDDIYIM…
Attırmayın Önderin tepesini…
Bu arada…
IP’ni saklasan da, gizlesen de…
BEN GÖRÜRÜM!

Abartmayın yeter…
Yoksa herkes gibi maksat bilgiyse başımın üstünde yeriniz var…
Yok ticarete dökerseniz, benim, dedenin sırtından…
DOGDUGUNUZA PIŞMAN EDERIM!

Routledge History of Philosophy (10 cilt)

Volume I
http://library01.com/v/Routledge%20History%20of%20Philosophy%20Volume%20I%20From%20the%20Beginning%20to%20Plato%20-%20C.C.W.Taylor.pdf

Volume II
http://14.139.206.50:8080/jspui/bitstream/1/2174/1/Furley,%20David%20-%20Routledge%20History%20of%20Philosophy.%20From%20Aristotle%20to%20Augustine%20Volume%202%201999.pdf

Volume III
http://citeseerx.ist.psu.edu/viewdoc/download?doi=10.1.1.452.727&rep=rep1&type=pdf

Volume IV
http://library.aceondo.net/ebooks/HISTORY/Routledge_History_of_Philosophy,_Vol._IV-_The_Renaissance_PUBLICFILE2f8d4ec69fd7_20121130215621956.pdf

Volume V
http://library.aceondo.net/ebooks/HISTORY/Routledge_History_of_Philosophy,_Volume_V-British_Empiricism_and_the_Enlightenm_20121130215621972.pdf

Volume VI
http://library01.com/v/Routledge%20History%20of%20Philosophy%20Volume%20VI%20The%20Age%20of%20German%20Idealism%20-%20Robert%20C.Solomon.pdf

Volume VII
https://the-eye.eu/public/WorldTracker.org/Sociology/Routledge%20History%20of%20Philosophy%20%5B10%20volumes%5D/Routledge%20History%20of%20Philosophy%20Vol%2007%20The%20Nineteenth%20Century%20-%20C.%20Ten%20%281994%29%20WW.pdf

Volume VIII
http://uwch-4.humanities.washington.edu/Texts/JOSH-H/Philosophy%20Guides,%20Analysis%27%20and%20Resources%20%28ver.2%29/Routledge/Routledge%20History%20of%20Philosophy%20Volume%208%20-%20Continental%20Philosophy%20in%20the%2020th%20Century.pdf

Volume IX
http://www.univpgri-palembang.ac.id/perpus-fkip/Perpustakaan/Filsafat/Sejarah%20Filsafat/11419549-Routledge-History-of-Philosophy-Vol9-Philosophy-of-Science-Logic-and-Mathematics.pdf

Volume X
https://danwin1210.me/uploads/F3thinker%20%21%20-%20The%20KEY%20to%20your%20Prison%20%21./VOL.%2010.pdf

TÜRKÜN eski hastalığı

“Baş” gösterdi…
Sen yanlışın ben doğruyum…
Sen bilmiyorsun ben biliyorum…
Bak…
Kendine “baş” seçtiklerine, bak, bak…
Bir iyice gör, incele…
Vatan, millet hak getire!

Kadın dediniz ki doğru dediniz…
Anaçtır…
Toparlar(!) özverilidir…
Bencilik, menfaat…
Ben biliyorum, doğruyum…
Sen bilmiyor, yanlışsın!

Nefret eder oldum nefret…
Ne okumak ne görmek istemiyorum…
Benden bu kadar!

Birebir, teke tek

Okuduğunuzu biliyorum gençler…
Ne mutlu bana…
İzninizle…
Bir “büyüğünüz olarak” bir tavsiyede bulunmak istiyorum.

Haklı davanızda, eğitimde…
Üniversitelerin ve böylelikle maddi – manevi ve itibarlarının, “adlarının” parçalanmasına, bölünmesine verdiğiniz >>> tepkide <<<
Ana – babalarınız, şüphesiz en yakın akrabalarınız yanınızda olması muhtemeldir…
Bu rüzgârdan faydalanınız…
Bir kısmınız eğitim yuvası olması gereken yerlerde tepkisini dile getirirken…
Diğerleriz insanlar arasına yayılsa, mahalle mahalle, kapı kapı dolaşıp insanlara sıkıntılarınızı, dertlerinizi anlatsanız diyorum. Halka rağmen, halka karşı hiçbir eylem uzun vadede başarı kaydedemez. Yaşlı teyzeler, amcalar öyle inanıyorum ki yanınızda yer alırlar…
Benim kapıma gelseniz…
Yeminle yanınızda, arkanızda…
Gerekirse önünüzde olurdum. Çünkü gençliğin ihtiyar insanlar üzerinde özel bir etkisi vardır…
Siyasete falan bulaşmadan SADECE eğitimdeki sıkıntılarınızı anlatsanız, destek isteseniz…
İnsanların sizlerden desteğini esirgeyeceğini sanmam.

Evet…
Görüşme, birebir, teke tek!

Önder

Neden???

Neden sadece Türkçe veya Almanca yazıyorum?

Çünkü hedef kitlem Türk, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının çoğu Almanya’da da yaşadığı için!
Bu yüzdende yayınladığım belgesellerin ağrılığı da bu dillerdedir…
İngilizce…
SADECE MECBUR KALIRSAM, nefret ediyorum bu dilden, YOK insanlarından değil siyasetlerinden…
Keza Amerika Birleşik Devleti siyasetinden…
Rus…
Bana daha “mert” geliyor, bir yere kadar Fransız…
Almanı boș ver, ağırlıkları yok gibi…
Nefret ederim Avrupalıların iki yüzlülüğünden(!)

Bilirim…
Bu zihniyet demek istemiyorum, görüş ve hayat anlayışının yegâne panzehri…
Bu insanlar içinde çok iyi yetişmiş, kendi geçmişini bildiği kadar bunları da çok iyi tanıyana insanlar…
Vatanperverler…
Ancak onlar bu görüş ile >>> göz hizasında <<< başa çıkabilirler!

AB(D) neden saldırmıştı Suriye’ye?
Kimyasal iddiaları neden değil miydi?


izle

Yine bir şaklaban…
Sokmadı mi ülkeyi Ortadoğu bataklığına?
Bir kukla, ipleri Allah bilir kimlerin elinde?
Korkunun çeşitleri var mıdır?
Tabii, şiddetinin dereceleri olduğu gibi…
Peki, ya zindanlar?
Özgürlüğü kısıtlamanın en yalın hali…
Ağzı olan, dili olan, düşünen ve gören insanın…
Üç maymunu oynaması değil midir?
Kaç gazeteci, kaç muhalif salt muhalif olduğu için, suçsuz günahsız Tayyip zindanlarında?
Esad’a diktatör diyor, ne oldu Cumartesi annelerine?
GEZI…
Kaç genç öldü, sakatlandı…
Kayboldu…
Sağlığından oldu? Kaç genç iș bulamadığı için intihar etti?
Diktatörlük…
Ezmek değil midir?
Ha Esad, ha Kahpedoğan?


izle

Yazıyor pek muhterem yazarlar…
KaraMollaOğlu, Kahpedoğan, Gül, Güllen, Bahçeli ve bilimum daha yaratıklar…
Ve zihniyetleri…
Aralarında ne fark var???

Neden anlamıyorsun, anlamak istemiyorsun?
Mesele…
Mesele zihniyet meselesi!

Galiba başbakana, cumhurbaşkanına yazmama gerek kalmayacak. Böyle olmalı, aynen böyle. Çağdaş bir toplumda dini simgelerin kamusal alanda YERI YOK! Allah ve kul arasındaki ilişki mahremdir, mahrem. Büyüklerim ki te eskiden beri bana böyle öğretti!!!

Eşhedü en la ilahe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve resulühü

Müslüman bir ana babanın evladıyım, INANIYORUM…
Tüm yüreğimle inanıyor, iman ediyorum…
AMA…
Hayat başka, ahret başka…
NOKTA

OKU

Ben kimim ki?

Koca koca ablalar, ağabeyler varken…
Beyler, hanımlar…
Köşe sahibi yazar – çizerler, entel danteller…
Bir 15 cesur yürek tutturmuşlar, K nokta K noktanın “zekâsına, siyasi hamlesine” bitmek tükenmek bilmez methiyeler düzerler, övgüler(!)

Senelerden beri yararlanılmayan ne fırsatlar!!!

Bir Meral var…
Korkutmuş, tir – tir titretmiş iktidarsızlığı…
Doğrudur; kadının fendi erkeği yendi…
Gerçektir, gerçek…
Ama…
Ve fakat Meral Hanım için geçerli midir bilemem!

Umutsuzluğa düşmeyiniz diyorlar…
Yine doğrudur, umudunu tüketme…
Geldikleri gibi gidecekler diyorlar…
GITMEYECEKLER…
15 Temmuz provasını ne çabuk unuttun, gırtlağı kesilen Mehmetçikleri?

O…
Meral denilen kadın değil miydi iddia sahibi, ormanlarda kontrgerilla yetiştiriyorlar!???

GITMEYECEKLER…
Anlatmaya çalıştığım işte bu olgudur, milyonlarca g.t kıllı hazır beklemektedir…
Kaybedecekleri çok şey vardır…
Altından kalkılmayacak hesaplar…
Kendi yaratıkları ve kendilerine kayıtsız, şartsız, koşulsuz bağladıkları zenginleri…
Biat edenleri…
Ve bunlara bağlı, EKMEK PARSI milyonlarca seçmenleri(!)

Geldikleri gibi gitmeyecekler, gidemeyecekler, gitmezler…
Verilemeyecek çok açık hesaplar var, kaybettikleri takdirde altından kalkamayacaklar!!!

Uyanık olmak lazım…
Hazırlıklı olmak lazım…
Kafa lazım, kafa…
Lazım…
Kazıma lazımlık lazım!


Teşekkür ederim…
Dün…
5719 kez herhangi bir sayfamı görüntülemişsiniz…
Galiba…
Senlerden beri boşu boşuna binlerce sayfa yazmamışım.

😊
Bu yazı, 2304.
Sadece wordpresse geçtiğimden beri 2304 kez sizlere…
Sana da seslenmişim kadın, sana da!

Liebe Jüdische Gemeinde Deutschlands

Ich hatte es letztes in Türkisch verfasst…
Sinngemäß dasselbe noch mal auf Deutsch…
Selbstredend habt ihr eine sehr bewegte und leidvolle Geschichte…
Ebenso ist es euer angestammtes Recht in Nahost eueren Platz zu finden, eine Heimat zu haben…
Was ist eigentlich Heimat?
Ein türkisches Sprichwort besagt: „Heimat ist nicht wo du geboren wirst, sondern dort wo du satt wirst“

Ich finde es hat was für sich…
Jerusalem zu Beispiel, der Ort euerer Sehnsüchte…
Aber…
Auch zugleich ein ORT der den drei Hauptreligionen, gleichermaßen heilig ist…
Ich bitte euch inständig diese Frage aufrecht zu beantworten…
Kann und / oder ist ein heiliger Ort der richtige Platz für Politik?

Atatürk…
Und die Hagia Sophia, ebenfalls ein Ort der für zwei Religionen wichtig ist…
Ehemals Kirche, danach Moschee…
Was hat er gemacht?
Kurzerhand hat er es zu einem Museum erklärt…
Es gehört der Menschheit!!!

Ihr…
Möchtet eine Entschuldigung von den Moslimen für den Vorfall der jeden > Menschen < mit Sicherheit beschämt hat…
Jeder >>> Mensch <<< der auch ein nur annährend ein Mensch ist wird Gewalt Verabscheuen…
So bitte ich euch doch auf euere Regierung Einfluss zu nehmen ihre Palästinenser Politik zu ändern…
Auch sie haben das >>> RECHT <<< auf ihren angestammten Plätze…
Ich denke das ihr erst dann das Recht habt Respekt und Frieden für euch einzufordern…
Ein Unrecht kann eine noch so begründetes recht nicht im Herzen und Gedanken der Menschen „befrieden“.

Bitte…
Liebe Leute, liebe Mitmenschen eine Medaillier hat IMMER zwei Seiten…
Während ihr für euch etwas einfordert könnt ihr andere nicht ignorieren. Mustafa Kemal Atatürk sagt: „Frieden in der Heimat, Frieden in der Welt!“

Man erntet was man sät!

Washington üniversitesi ve Macron

Gençler…
Bilmem dikkatinizi çekti mi?
Öyle veya böyle önemli bir Avrupa ülkesinin başı mi?
Başı!

Ne demişti üniversite öğrencileri karşısında?
Harfi harfine veremesem bile, anlam itibarıyla böyle…
“Hiç bir siyasi sistem yoktur ki sorgulanmasın, sorgulanamasın… Her şey sizlerin elinde…”

Çocuklar…
Okumuş, diplomalı cahil olmayın…
Çok gördüm, çok oturdum böyle insanlar karşısında…
Entel, dantel olmayın…
Birer gerçek entelektüelseniz, tabii ki önce can sonra canan AMA…
Topluma, size…
EVET, sizlere okuma fırsatı veren topluma karşı sorumluluğunuzu unutmayın…
Yok…
Ne ana ne baba ne başka birisi sizleri okuttu ne kendiniz…
Bu fırsatı sizlere sunan ama iyi ama kötü kurulu bir düzendir, bunu unutma!

Demokrasi…
İyi güzel de…
İstikbali cahil – cühelaya bırakma…
Bir çoban ile sizler arasında > fark < var, bunu da unutma…
Yozlaştı insan, yozlaştı toplum…
Durumu düzetmek, iyi kötü düzeni yeniden inşa etmek sizlerin elinde.