Yorumsuz

Sineklerin Tanrısı
24 Mayıs 2018

Partilerin milletvekili listeleri tartışılıyor.
Medyadaki yorumcular diyor ki:
“Liderler rahat çalışaca¬ğı kişileri listeye koydu!”
Siyasi partiler, liderle¬rin “babasının malı” mı?
“Rahat çalışma” ne demek? Partiye gelip politika yapan kişiyle liderin düşünsel ortaklığı nasıl olmaz? Parti programı ve tüzüğü sır mı?
Sanırım mesele başka:
Lider, iki dudağından çıkan her sözü milletvekil¬lerinin tartışmadan kabulünü; iktidarına koşulsuz biat istiyor!
Bu aslında siyaset kültü¬rümüzün aynası:
Diktatörlük altında yeti¬şen-bulunan insanların; zi¬hinleri, değerleri, tutum¬ları, davranışları zamanla otoriterleşiyor!
– Emrediyor…
– Yasak ediyor…
– İtaat istiyor…
– Hakkı ve gücü tek elinde tutmak istiyor!
Bu nedenle birçok ülke¬de diktatörlükten de¬mokrasiye geçiş dönemi, gerisin geriye diktatörlüğe yuvarlanmayla sonuçlanıyor!
Baksanıza:
12 Eylül darbesinin seçti¬ği “Danışma Meclisi” lis¬tesiyle, bugün partilerin milletvekili listelerini belirleme biçimi/tarzı/şekli arasından hiçbir fark yok!
Evet… “Danışma Meclisi” listesini belirleyen Kenan Evren’in, mevcut liderlerden ne farkı var?
Erdoğan’a “diktatör” diyen muhalif liderler, “Er¬doğan yöntemiyle” milletvekili listesi yapıyor! Milletvekilleri¬nin kendisine teslim olmasını istiyor.
– Şöyle ya da böyle- 142 yıllık demokrasi kültürü¬müz var. Bugün geldiğimiz yer; parti içinde diktatörlük kurmak! Peki…
Partide diktatörlük ku¬ran lider, ülke yönetiminde demokrat mı olacak? Parti içi “kaba güç” yarına ışık tutmaz mı? Sigmund Freud buna “öfkenin yer değiştir¬mesi” diyor; “diktatör” diye nitelendirip karşı çıktığının aynısını yapmak!
Görünen:
– İktidarda ya da muhale¬fette, sağcı ya da solcu- dik¬tatör, demokrasiyi alt etmek için hep pusuda bekliyor!
William Golding’in “Si¬neklerin Tanrısı” bunu anlatan en güzel romandır…
KOŞULSUZ BAĞLILIK
Diktatörlükte kabul gören ideoloji ve siyaset sürekli değişim geçirir; ve buna uyum sağlayamayan mutlaka şiddetle hizaya getirilir!
Bu sebeple…
Milletvekili, parti grup top¬lantısı başta olmak üzere li¬derinin nutkunu pür dikkat kaçırmamaya çalışır. Ama¬cı; bağlılığını ispatlamak için sürekli değişen politikaya uyum sağlamak; ezber yap¬mak; kendine çeki düzen vermektir!
Böylece eleştirel bakış si¬yaset dışına çıkarılır! Kul’luk doğar!
Hedef, tek sesliliktir.
Diktatör, kendine bağlılı¬ğı liste gücüyle sağlayarak gerçekleştirir.
Otoritesini meşrulaştırmak için buna “disiplin” der; ve politik yaratıcılığı öldü¬ren vasatın iktidarını böyle sağlar.
Keza…
Diktatörün partisinde yarat¬tığı diğer korku; kimin, ne zaman kurban olacağının belli olmamasıdır. Örnek sert kaçacak ama yazmalı¬yım…
Nobel ödüllü Harold Pin¬ter’in -12 Eylül döneminde Türkiye’ye yaptığı ziyaretten sonra yazdığı oyunlardan- “Yeni Dünya Düzeni” bu ruh halini anlatır:
Gözleri bağlı sandalyede oturan adam, çevresinde dolaşan iki işkencecinin ne yapacaklarına dair belirsizlik içindedir.
İşkencecilerin hedefi, sa¬vunmasız adamın kendine güvenini yıkıp, onu sersem¬leştirerek otoritelerine/yüce liderliklerine boyun eğdirmek¬tir.
Kimi partilerde –listeye gi¬rememe endişesi gibi- belir-sizlikler/korkular hep tırman¬dırılır. Bunun sonucu siyaset her geçen gün yozlaşır…
AMAN SUSUN
Bir ülkede demokrasi olup olmadığı “şehir meydanı testi” ile anlaşılır.
Şöyle:
– Bir yurttaş yaşadığı şeh¬rin meydanına çıkıp, gözaltı, tutuklama ve fiziksel şiddete uğramadan özgürce görüş¬lerini ifade ederse o ülkede demokrasi vardır!
Bu testi şöyle çevirebili¬riz:
– Bir milletvekili medyaya konuşup, listeye konmama tehlikesini duyumsama¬dan liderini eleştiriyorsa o partide demokrasi vardır!
Soralım:
– Türkiye’de demokrasi var mı?
– Hangi partide demokrasi var?
Gördüğümüz bildiğimiz:
Liderler mutlak sadakat/bağlılık – riayet/boyun eğme bekliyor. Kendini “kahraman” sanıp çok sevilmek- beğenil¬mek istiyor!
Diktatörlük bulaşıcı… Ki¬şisel bir davranış tarzı görül¬mekle birlikte aslında politik düzen.
Karşımızda kişi yok, sistem var!
Diktatörlüğe muhalif olanların yaptığı en önem¬li hata, diktatör devrildiği zaman hedeflerine ulaşmış ola¬caklarını düşünmeleridir. Oysa durum bunun tam tersidir:
Bir diktatörün devrilme¬si yeni diktatörün doğ¬masına neden olabilir. İran Şahı’nın gidip Humeyni’nin gelmesi gibi…
Bu nedenle…
Eğer toplumu sürekli de¬mokrasi yönüne itelemezseniz, o ülkenin eninde sonunda diktatörlük bataklığına yuvarlandığına şahitlik eder¬siniz. Türkiye’de liberallerin AKP’ye; ve AKP’nin FETÖ’ye verdiği destek bunun somut sonucudur.
Liberaller, AKP ve AKP, FETÖ konusunda kendi ya¬lanlarına inandı. “Demokrasi” diye diye hukuk dışılıklara göz yumarak ülkeyi diktatörlüğe savurdu.
Bu hâlâ görünmüyor; her seçim öncesinde olduğu gibi şimdi de deniyor ki:
“Aman milletvekili listeleri¬ne filan söz etmeyin; yeter ki diktatörden kurtulalım!”
Tamam susalım! Eleştiriye tahammülsüzlüğün diktatörlük doğurduğunu unutup gidelim.
Türk’ün Türk’e propaganda¬sına devam edelim.
Ne diyor yandaş:
Ver mehteri!

https://www.sozcu.com.tr/2018/yazarlar/soner-yalcin/sineklerin-tanrisi-2425887/

NOT:
Kendimde okumadım bu kitabi, bakalım. Belli belirsiz, üst sağ köşede, ok aşağıya

Sineklerin Tanrısı:
oku

Yazdıklarımdan şu sonucu çıkarmayın sakın

AKP gelene kadar da bu ülke ne yazık ki tam bağımsız değildi…
Her şeyden evvel ekonomik bağımsızlığımıza ulaşamadık, BUNLAR…
İyice bağımlı ettiler, bu bir geçek…
Tek çözüm…
Gerçek milli hükümet. Gerçekçi insanlar…
Halka…
Diyet yaptırırken, KENDILERI…
Yandaş ve yoldaşlarda diyet yapacak!
Bu durumda…
Haliyle kerhane kapısı gibi her önüne gelen girip, çıkacak…
Pisliği ile birlikte akıtacak akıtacağını ortalık karışacak!

Hâkim değiliz kendimize, ülkemize…
Hâkim olmalıyız kendimize, ülkemize, malımıza ve mülkümüze!

Değneksiz kalan köy misali…
Değneğim nerede?
Almalıyız tekrar ele, benim hunimi aradığım gibi…
Kendimize gelmeliyiz, kendimize!

Doğru diyorsun Sayın Doğru, doğru AMA

Dikkate almadığınız iki konu…
Aslında ekonomide izah edecektim ama varsın böyle olsun…
Bademler…
Ve G. Fuller, bademler ve F. Güllen…
Üst akıl hocam üst akıl…
Obama ile papaz oldular, Obama bunlarla mı uğraşacak, bunların seviyesine inecek?

Artık Trump var karşılarında…
Ayni b.kun soyu…
Bu bir…
İkincisi…
Ki kendini çokça gösterdi, AB mesela veya Kore, İran’a bak…
Membiç be hocam ne çabuk unuttun?
Sen kimsin?
Trump’a karşı geleceksin…
VE evet, sizinle ayni fikride değilim…
Kim EMIR ettiyse Tayyipistan güvenli liman, yatırım yap dediyse…
Kuveyt, Katar’a emir verdiyse, destekle, desteğini çek…
Ayni yer bastı düğmeye, çek parayı…
Batır ülkeyi, izlemiyor musunuz Avrupalılara yaptığını, %25 ceza vergisi…
Çelik, bilye meselesi…
Yok hocam yok, sizinle ayni fikirde değilim bu sefer…
Madalyonun iki yüzü var, sabitlenmişsiniz iç siyasete…
Dünyada…
Neler olup bitiyor, izlemiyorsunuz tiyatro seyreder gibi.

Ağır iç kanama!
24 Mayıs 2018

Biz Türkiye‘ de yaşayanlar dün gece altın uykularımızdayken ve güneş hep doğudan doğduğu için Japonya uyanmış, bankalar, borsalar çalışmaya başlamıştı. Japon varlık yönetimi şirketleri “Dolar TL kurunu 4 lira 82 kuruş” ilan ettiler.
Yani biz uykudaydık.
Ağır iç kanama başladı.
Dün sabah uyandığımızda içeride 1 dolar, güne 4 lira 76 kuruş seviyesiyle başladı ve öğlen olduğunda 4 lira 92 kuruşu gördü.
Paramız pul olmuştu.
Türk Lirası Arjantin Peso’sundan sonra dünyanın en kötü parası haline geldi. TL, erken seçim kararının alındığı günden bu yana yüzde 20 değer yitirdi. 1 dolar, bu hafta bitmeden 5 TL’yi bulur diyenler çıkıyor. Almanya’nın ikinci büyük bankası Commerzbank, haziranın ilk haftasında 1 dolar 6 TL’yi bulur açıklaması yaptı. Bütün bunlar olurken, ekonomi bakanı Zeybekci, “sağlıksız fiyat oluşumları yaşamaktayız” açıklamasını getirdi.
* * *
Doğru!
İç kanama sağlık işareti değil.
Fakat Bakan, “Vücut bu noktaya nasıl geldi?” sorusunu hiç üstüne alınmıyor. Lafı “İşte bu alçak yabancılar, yabancı para babaları ve onların yerli işbirlikçileri, iç ve dış düşmanlarımız, seçim öncesinde halkı ‘Türkiye ekonomisi batıyor…‘ paniğine sokup “Tayyip Bey’i sandıkta devirmek istiyor” noktasına getirmek istiyor.
Bu içi kof bahane!
Tutarsız savunma!
Yabancı para babaları, geçmiş seçimler öncesinde paralarını Türkiye’ye getirip “Tayyip Bey’in çok başarılı bir ekonomi yönetimi sergilediği algısına” destek veriyorlardı, şimdi niçin tersini yapsınlar?
Gerçeği arıyorsanız:
Akşam yediğin hurmalar!
Uykudayken için kanar!
* * *
2000’de iç kanama olmuştu.
Kemal Derviş vardı.
2001 yılında geldi.
Bir program yaptı.
O programın meyvelerini Tayyip Bey iktidara geldiğinde hazır yenecek halde buldu. İktidara geldiğinde; TL değer kazanıyordu, faizler inmişti, enflasyon düşüşteydi, büyüme yüzde 6’yı bulmuştu. Tayyip Bey ve kadrosu Kemal Derviş’in bahçesinin meyvelerini, iştahla yediler. Oylarını artırdılar. 2007 yılında Derviş’in bahçesinin meyveleri tükendi, Tayyip Erdoğan ve kadrosu, bahçede yeni meyve üretecek bir çalışma, yeni bir büyüme yolu, yöntemi, programı ortaya koyamadı. İçerde devlet malını sat, dışarıdan da özel sektör ve bankalar üzerinden borçları artır, “betona-ranta- saraya-israfa- gösteriş yatırımlarına- tek adam imajı yaratmaya” yatır, otur hazırı ye…
İşte o hurmalar!
Arkası ağır iç kanama!
SON DAKİKA NOTU: Dün akşam saat 19.00 sıralarında Merkez Bankası faiz sopasını kaldırdı. Faizleri 3 baz puan artırınca, dolar 4 lira 60 kuruşun altına kadar düştü.

https://www.sozcu.com.tr/2018/yazarlar/necati-dogru/agir-ic-kanama-2425852/

Konuşuyor hıyar ağası hıyarlara…

Yıldırım…
Laflara bak laflara…
Medeniyetin ölçümü “internet kullanımı…”
Alt yapı ULAN alt yapı…
Geri zekâlı!

Medeniyetin ölçüsü, toplumun kaçta kaçı kanun, kural bilir hali…
Ne kadarı biliyor haklarını ve de bu haklara bağlı görevlerini…
En basit birkaç damla Allah’ın rahmetinde boğuluyorsan eğer…
Yapılan, inşa edilen onca köprülere, yollara rağmen…
Anla len anla…
Sen…
Medeniyet denenden çok uzakta…
İnterneti bana mı öğreteceksin, hızı…
Ulan Almanya ancak yüze iki, tekrar %2 fiberoptic (glasfaser) denileni gerçekleştirebildi!

İletişim…
Benim isim, güvenlik. Serverlerim…
Merkez bilgisayarlarım backbone yani fiberoptik…
Diğer bilgisayarlar hala bakir…
Çağ atlamak, medeniyet eğer İnternetse…
O halde alt yapıya bak önce, anla kendi halini, vur başını o kalın kafanı duvara…
Duvara ulan duvara!

Altyapı, Litvanya, 2016 verileri birinci…
Alamanya…
2015 yılında Avrupa’da 30. sırada, 2016 yılı itibarıyla 27.
Kandırmayın, aldatmayın ulan milleti!

Bu bağlamda dolar 4,68…
Euro 5,50

Güven, güven, güven

Yitirme güveni, bitirme kendi kendine kendini…
Atatürk…
Özellikle halkçılık ilkesi…
Deutsche Bank…
Investment Banking…
6000 – 7000 bankacı kapının çok yakında önünde…
HALKA DÖN…
Sine-i millet, KADINA ulan KADINA…
Başı örtülü, başı açık bacılarımıza…
Uğraşma orasıyla burasıyla, eğer Türk’ün kadınıysa…
O…
Bilir örf ve adetlerini, hakimdir iffetine, erkeğine…
Ömür boyu bağlıdır, sadıktır, bakar başının çaresine…
Yeter ki sen gereken, laik olduğu şekilde destekle!

Kravatlılar takımı…
Bende onlarda biriydim, bildikleri…
America first misali önce kendi menfaatleri, en sonunda sen, ben, bizler ve çocuklarımız…
Seç…
S.kicileri, s.ksinler seni!

Kızma…
Kızma bana, doğruyu söylüyorum diye kovma…
Aynen böyle kardeşim ister inan ister inanma!

Kaç saat oldu piyasalar açılalı

Euro 5,48…
Dolar 4,66!

Ne diyordu…
“Paranı dolar ile değiştirme. YERLI ve MILLI olmak budur!”
Sormak lazım…
“Koçum” madem öyle ayakkabı kutularında, kasalarda, Man adalarında orada burada neden hep dolar var???

Adi, şerefsiz hırsızlar…
Sizler neden dolar, Euro kaçırdınız?
Milli…
Ve de yerli pezevenkler!

Bu arada, unutmadan Sayın Soner Beye “iki kelime”

Sevgili dostum, üstadım…
Ben…
En azından kendi adıma söylemiş olayım…
Size karşı vermiş olduğum tepki çizdiğinizdeki zikzaklar la ilgili!

Gir bak arşivlerime…
Bir çizgi, DÜMDÜZ…
Atatürk var yolun başında VE sonunda…
Bilim…
Eğitim, GÖRGÜ, kültür…
Bağımsızlık…
En geniş anlamda bağımsızlık…
Yok kafatasçı değilim, karşısındayım, Türk’te bir benim için Kürt’te…
İbrani dinlerin TÜMÜ, kitaplarının HEPSI benim için geçerli…
Öğretinin…
Faydalısı, yararlısı!

Anadolu medeniyeti be Anadolu medeniyeti…
Hoşgörüsü!

Arka çıkıyorsunuz diye kendini bilen bir kimse, hele O AN için doğruysa…
Neden tepki versin?
Hayatin dinamikleri, hayatin kendisi siyah beyaz değil ki…
ALLAH…
Yüce Mevla’m yaratmış rengin bin bir çeşidini!

Ben…
İnzibata çekileyim biraz, kendimi toparlamalıyım…
Düzelemiyorum bir türlü, bu sefer çok uzun sürdü.

Şortlu abla ile cübbeli amca
23 Mayıs 2018

Buca’da yaşayan gazeteci arkadaşım mailinde şöyle diyor:
“Buca’da eşim görmüş; şortlu ablam, Saadet Partisi standında sakallı cüppe¬li amcam ile sohbet ediyor hatta imza veriyor! Peki, laik ve dindar çatışması ne oldu? Sağ kendi içinde nereye gel¬di? Şortlu bacıma ve içki içen adama Saadet Partili ile Ak Partili farklı mı bakıyor? Sağ kendi içinde tarihindeki en büyük bunalıma mı girdi?”
Kafası karışık olan aslın¬da gazeteci arkadaşım! Ama yalnız değil…
Bu köşede gerek Abdülla¬tif Şener ve gerekse Temel Karamollaoğlu hakkında olumlu satırlar yazdığımda tepki alıyorum!
Nerede durduğumu/düşünce¬mi yazayım:
1980’lerde doğuşu ve 1990’lardaki genişle¬me sürecinde neolibera-lizm; (dün olduğu gibi örgütlü mücadeleci “sınıf çatışma¬sı” değil) “kültürel çatışma” zemini yaratarak, uyguladığı vahşi kapitalizme karşı duran/ duracak cepheyi bölmek-etki¬sizleştirmek istedi. Başardı…
Bir örnekle açıklayayım:
1980’ler başında üniversite öğrencisiydim. Sınıfımızda başörtülü öğrenciler vardı ve hiçbir sorun yoktu. Ne zaman ki…
Cumhurbaşkanı Kenan Evren, Anayasa Mahkeme¬si’ne konuyu taşıyıp, YÖK’ten “yasaklama” kararı çıkardı; Türkiye, başörtüsü üzerinden kamplara bölündü! “Gardırop Atatürkçülüğü” doğdu.
O dönem… Merdiven altı tekstil atölyelerinde gü¬vencesiz çalışan başörtülü kızlarımızın sosyo ekonomik sorunuyla kimse ilgilenmedi.
Küresel güç odakları kültür çatışması istiyordu; geniş kitlelerin neoliberal ekonomiye karşı çıkmasını değil! Talepleri şuydu:
Ücret az olsun… Mesaisiz ça¬lışılsın… Yaşın önemi olmasın… Sendika bulunmasın. Vs.
Yoksa… Emekçinin kafa¬sında başörtü olsa ne olur olmasa ne olurdu!
YENİ MUHAFAZAKARLIK
Evet…
Son yıllarda kültürel çatış¬malar/kimlik kavgaları/ etnisite neden bu derece yaygınlaştı sanıyorsunuz?
Ekonominin temeli;
– Üretim güçleri unutturuldu…
– Üretim ilişkileri unutturul¬du…
– Alt yapı üst yapı ilişkisi unut¬turuldu…
– Ezilenlerin sınıf ideolojisi unutturuldu…
Artık tek ideoloji vardı: Kültürel çatışma! Her etnisite grubu güya kendi “kültürel kurtuluşunu” sağlayacaktı:
– Kimi Sünniliğe sarıldı…
– Kimi Aleviliğe sarıldı…
– Kimi Türklüğe sarıldı…
– Kimi Kürtlüğe sarıldı… Vs.
Türkiye, neoliberalizmin ege¬men etnisite fikrine yenildi.
Sağcılık-solculuk “tek kimlik¬li” kültürel kodlarla tanımla¬nır oldu!
Zulüm, haksızlık, eşitsizlik, adaletsizlik sadece kimlik siya¬setiyle anlaşılır kılındı! “Kürt sadece Kürt olduğu için acı çektiriliyor” gibi politik absürt değerlendirmeler toplumda hakim hale getirildi!
Neoliberalizm ürünü “yeni muhafazakarlık” iktisa¬dı, düşünceden çıkardı! (Böy¬lece kimileri “emperyalizm maşalığına” kadar savruldu!)
İktisatsız siyaset partilere egemen oldu.
Öyle ki işçi sınıfı bile kimlik siyasetiyle bölündü; 1 Ma¬yıs’ı ayrı alanlarda kutlamaya başladı:
Kürt-Alevi emekçi bir mey¬danda; Türk-Sünni emekçi diğer alanda! Sanki sömüren¬ler; kâr, rekabet, piyasa olgusu¬nu bir kenara bırakıp, emekçiyi kimliğine göre ayırıp üc¬ret-maaş veriyordu!
Sahi… Başörtülü emekçi bacının asgari ücreti daha mı yüksek?
SEVİNDİRİCİ GELİŞME
Sen…
1980’lerde-1990’larda başör¬tüsünü tartışırken neoliberalizm; (başta medya aracılığıyla) yeni kültürel hegemonya yarattı. İnsani tüm değerler, bireyci¬lik-tüketim-bayağılık sar¬malıyla erozyona uğratıldı.
Kişisel çıkarlar; namus-ahlak- yurtseverlik gibi idealist kavramların üstüne çıktı.
Asıl hedef “kolektifin ka¬lesi” sosyal ulus devle¬ti yıkmaktı! Bu amaçla AKP (ve FETÖ) kültürel araçlarla iktidara taşındı.
Erdoğan kültürel kodlar¬la “ikna edici” demokrat karizmatik lider oluverdi!
Bunun sonucu Erdoğan da si¬yasi rakiplerini kültür silahıy¬la vurdu: “Alevi CHP”- “Kürt HDP”…
Öyle ya, “yargı’da da Dede hakimiyeti var¬dı!” Dede olacağına FETÖ olsundu!
Sonuçta…
Küresel vahşi kapitalizmin ça¬tışmacı kültür hegemonya¬sı ülkemizi paramparça etti.
Kuzey Suriye’de emperyaliz¬min oyununu bozan Mehmet¬çik’e destek verdiğim bir-iki yazı sonunda, “Tayyipçi-Kürt düşmanı-faşist” oluverdim!
Aynı kafa Abdüllatif Şe¬ner’e destek verdiğimi kav¬rayamıyor!
Şener’in -CHP’li Prof. Dr. Oğuz Oyan’ın hocalığını yaptığı doktora tezi- “Tanzimat Dönemi Osmanlı Vergi Siste¬mi” kitabını kim okudu?
İnsanlar önyargılı; kültürel he¬gemonyaya/dayatmaya yenildi.
Bakınız:
Siyaset mühendisliği sebe¬biyle Saadet Partisi ve Temel Karamollaoğlu’nu da savunu¬yor değilim; “Milli Görüş”ün üretime dayalı- emekten yana iktisadi görüşlerini benimsiyo¬rum. Keza Anti-Kapitalist Müslümanları da bu nedenle destekliyorum. Kimlik siyasetine yenilmeyiniz.
“Bizim Mahalle” bize şunu öğretti:
Ekonomik ilişkiler ve bunlar etrafında biçimlenen üretim ilişkileri “alt yapı”/ temeli oluşturur.
Dini manevi, siyasi, düşünsel olaylarının ve kurumlarının oluşturduğu ikinci grup unsurla¬ra “üstyapı” adı verilir.
Üstyapı, altyapısının yansı¬masıdır. Yani…
Her toplum üretimi ne tarzda gerçekleştiriyor; üretim sürecin¬de ne türden ilişkilere giriyor; ve bu ilişkilerde hangi sınıf egemen ise, “üstyapıyı” o oluşturur.
Amacımız; üst yapıyı ezilen¬lerin-emekçilerin inşa edeceği iktidar kurmaktır.
Şortlu abla ile sakallı cübbeli amcanın yan yana gelmesi sevindiricidir. Asıl şimdi kafa karışıklığı gideriliyor…

https://www.sozcu.com.tr/2018/yazarlar/soner-yalcin/sortlu-abla-ile-cubbeli-amca-2423511/?utm_source=yazarlar&utm_campaign=diger_yazilar&utm_medium=diger

İki gün öncesi…
STRATO…
Allahtan çalışmıyorum artık Allahtan, gerçi…
El ekmek tutuyor olsaydı IYI OLURDU ama biliyorsun YENI KANUN…
Adamlar yetişemiyor anlaşılan.

US
CN Guizhou
US Seattle
RU Moscow
DE Berlin
DE München
CN
US Syosset
CN Beijing
BG Sofia
US Seattle
DE Hürth
GB Alexandria
US Mountain View
DE Höhenkirchen-siegertsbrunn
DE Vaterstetten
FR Villacoublay
FR Roubaix
US Falls Church
US Los Angeles
US Houston
US Wilmington
TR Istanbul
CN Fuzhou
CN Shanghai
UA Kharkov
DE Lachendorf
DE Hildesheim
TR
GB Gloucester
AU Southport
DE
KR
US Kansas City
TR Ankara
US Fort Huachuca
US Cambridge
RO Petrosani
US Chicago
CL Santiago
CN Chaoyang
FR
DK Skanderborg
RO Bucharest
US San Francisco
US San Diego
TR Izmit
CN Wuhan
CA Ottawa
US Ann Arbor
HU Budapest
MY
IQ
JP
CN Guangzhou
DK Roskilde
DE Kiez
US Los Angeles
US Smyrna
DE Bockenem
US Kirkland
US Woodland
US Montgomery
US Washington
GN
CN Jinan
GB Daresbury
US Brea
US Chicago
RO Curtea De Arges
UA
US Auburn Hills
TR Adana
US Tampa
DE Geisenfeld
DE Lahstedt
IT
RU Saint Petersburg
NL Schiphol
LU Luxemburg
DE Hamburg
US New York
DE Ingolstadt
CN Chengdu
US Cupertino
FR Paris
UA Kiev
US Simi Valley
NL Amsterdam
TR Izmir
DE Ilsede
UZ Tashkent
DE Munich
GB Warrington
CN Changsha
CN Shenyang
ZA Johannesburg
DE Hanover
BR
NO Oslo
SA Riyadh
TR Konya
DE Dortmund
KR Seoul
AU Sydney
US Dallas
CA Regina
EG Cairo
US Washington
CN Nanchang
US Orange
US Sparta
TR Orta
TR Maltepe
US Grapevine
CN Nanning
CN Zhaoqing
US Norwalk
US Ridgefield
US Magna
US Nashville
ES Oviedo
ES Almería
DK Aarhus
FR Nanterre
US Culver City
AL Tirana
A2
US Saint Louis
DE Nürnberg
LY Tripoli
CN Shenzhen
LT Visaginas
CN Tianjin
IL
DE Wuppertal
AT Vienna
PK Islamabad
US Wilmington
GB Abingdon
TR Bursa
CN Taiyüan
ID
ZA Pretoria
CN Changchun
RU Tula
CA Calgary
CA Vancouver
US Absecon
ES Madrid
RO Snagov
US San Jose
US Anaheim
US Detroit
GB Biggleswade
IN Hyderabad
CN Hebei
TH Bangkok
CN Xian
GB London
US Philadelphia
TR Çankaya
CN Hefei
US Scranton
GB Kent
RO Focsani
US Lynn
TR Manisa
NL Den Helder
JP Tokyo
TR Urfa
FR La Garenne
RU Barnaul
CN Dongguan
US Trumbull
CN Ningbo
TR Basibuyuk
US Lake Forest
CN Kunming
US Santa Cruz
SG Singapore
RO Clinceni
NL Lochem
ES Sevilla
PL Bydgoszcz
GB
BE Vlekkem
DE Düsseldorf
QA Doha
US Fort Worth
TW Taipei
RU Kopeysk
US Fort Smith
CN Foshan
CN Zhengzhou
US Leesburg
US Philadelphia
US Chico
US Sterling
CN Chongqing
CN Henan
AU
RU
CN Harbin
CN Nanjing
RU Korolev
US Chesterfield
ID Jakarta
EG
US Houston
KZ Almaty
US Buffalo
TR Diyarbakir
TR Antalya
TH
AU Mackay
PL Katowice
IN Mumbai
AE Dubai
CN Hangzhou
DE Guntersblum
MY Kuala Lumpur
DE Karlsruhe
CN Jiaxing
CN Wuxi
RU Kazan
IT Alessandria
DE Würzburg
TR Sogutozu
IN
FR Seclin
SE Stockholm
US Mcallen
TH Nonthaburi
PL Kraków
CN Wuwei
VN Hanoi
IL Hod Hasharon
US Chicago
US Mount Laurel
TJ Dushanbe
TR Mersin
FR Rennes
CN Lanzhou
CA Drummondville
US Selden
US Saint Louis
ES San Pedro De Alcántara
ES Monesterio
CA Winnipeg
US Madison
IT Bergamo
CA Montreal
DE Frankfurt Am Main
RO Braila
BR São Bernardo Do Campo
TR Mahmutbey
CN Taizhou
TN
PH Sampaloc
CO Antioquia
US Ashburn
DE Gunzenhausen
RS Dushi
PL Siemianowice Slaskie
TT
PT Linda-a-velha
CA
BA Bijeljina
IL Tel Aviv
US Yakima
FR Montbrison
HR Zagreb
PH Quezon
CA Pierrefonds
IN New Delhi
DE Rottweil
US Pontiac
CN Langfang
US Beaverton
AT
TR Eskisehir
BE Hamme
UA Odessa
CN Guiyang
CN Nantong
US Atlanta
CH Zürich
DE Höst
ID Bandung
DK Slagelse
TR Kayseri
NL Haarlem
CA Scarborough
IE Louth
AR Buenos Aires
US Seattle
KW Kuwait
IT Milan
US Coos Bay
GB Bristol
US Grand Rapids
CA Quebec
MX Tepic
NP
BD Dhaka
DK Ålborg
TR Sabanci
JP Abiko
CN Jilin
US Flint
CN Qingdao
RS Beograd
TH Chachoengsao
TH Surat Thani
US Dallas
DE Bielefeld
TR Tekirdag
IN Sholapur
DE Steinwiesen
RO Siret
MU
IN Bangalore
PL Warsaw
SA Jiddah
DK Horsens
IL Haifa
SE Kista
US Athens
US Baltimore
GB Redditch
MX Mexico
CA Lachine
TR Gaziantep
CZ
TR Sakarya
CA Montreal
CN Zhangdian
CN Suzhou
CN Zhongyuan
US Indianapolis
US San Francisco
US Malvern
MD Chisinau
RU Murmansk
DK Hillerød
HK
IR Tehran
CZ Prague
US Columbus
US Detroit
TR Trabzon
NL Maasdijk
CA Toronto
DE Witten
MA Rabat
CN Changzhou
JO Amman
TT Port-of-spain
MY Padang Rengas
RO Lugoj
US Apopka
PH Quezon City
GB Hyde
CA Laval
MY Kuala Selangor
TH Thatoom
TH Sa Kaeo
DE Saarbrücken
EE Tallinn
GB Newcastle Upon Tyne
US Sacramento
GB Birmingham
KZ Shymkent
IR
AT Linz
ID Surabaya
US Pensacola
GB Preston
TR Denizli
TR Mugla
US Austin
SA
DK Klippinge
CN Xian
CN Dalian
US Slidell
IT Sant’agata Di Militello
US Woodstock
CA Ottawa
SE Lund
ES Cee
US Albuquerque
AR El Palomar
US Miami
CA London
RO Iasi
CO Bucaramanga
CN Wuzhou
KH
DE Limburg
TR Zonguldak
CZ Brno
SZ
LB Beirut
IT Rome
IN Kota
KR Daejeon
FI
SY Damascus
US Saint Louis
GR Kalamáta
CN Zibo
PT Lisbon
PL Kolm
NO Stavanger
MY Johor Bahru
NP Kathmandu
VN
CN Yünnan
VE Valencia
ES Murcia
CA Montreal
HK Central District
US Saint Louis
SE Helsingborg
US Sunnyvale
SK Bratislava
US Los Angeles
DE Nidderau
CA Montreal
RO Constanta
BR São Paulo
EU
IR Emam
US Saint Louis
US San Francisco
ES Bilbao
GB Maidenhead
NL
DE Flensburg
US Rancho Cordova
LK
IL Bat Yam
AT Leoben
BR Teutônia
CN Xinfeng
US Athens
AL
JP Kanda
MN Erdenet
RU Lomonosova
RU Chita
ZW
US Fremont
TR Amasya
TR Yaman
US Simpsonville
TR Antakya
TR Kahramanmaras
TR Samsun
BR Ituverava
TR Kirikkale
VN Ho Chi Minh City
DE Düren
CN Shijiazhuang
US Everett
RU Krasnodar
RU Velikiy Novgorod
US Washington
CN Ling
CN Yinchuan
CN Shaoxing
CN Xingtai
CN Choucheng
CN Wenzhou
CA Toronto
MX
IN Madras
DE Mainz
DE Mömlingen
DE Weimar
DE Überlingen
US Philadelphia
MX Tuxtla Gutiérrez
TH Chon Buri
CZ Praha
UA Sevastopol
PL Golina
DE Osnabrück
CN Changde
SV San Salvador
EE
KR Busan
RU Novosibirsk
GE Tbilisi
BR Curitiba
US Fort Lauderdale
GB Byfleet
BE Ieper
DE Endingen
UZ
BE Dottignies
PT Lagos
TR Pendik
TR Aydin
RU Tver
TR Çanakkale
TR Terme
TR Kemal
TR Kusadasi
GE Gori
TR Yozgat
TR Kütahya
TR Ceyhan
IE Dublin
GB Chelmsford
US Dallas
US Parsippany
TR Balikesir
TR Bolu
BE Heist-op-den-berg
TR Düzce
DE Aachen
TR Yalova
US Richardson
TR Bornova
GB Kendal
TR Gazi
NL Utrecht
IN Chandigarh
DE Leck
NO Kviteseid
US Chicago
CN Zouping
VE San Cristóbal
CN Jinhua
CN Suining
TR Kesan
CN Huzhou
RU Kemerovo
CN Tazhi
ES Albacete
DE Höchst
US Sunnyvale
FR Montgeron
DE Georgsmarienhütte
SL
ZA Muizenberg
US Thousand Oaks
US Fort Washington
CA Nepean
US Las Vegas
US Los Angeles
US Milpitas
ZA Cape Town
RU Lebedev
AM Yerevan
RU Stavropol
AU Norwood
US Rowland Heights
MX San Nicolás
FR La Celle
CN Qunying
BD
FR Vendegies-sur-Écaillon
US Irvine
CN Gaozhou
SK Sala
AU Brisbane
IT Cagliari
PE Lima
PS Nablus
BE Drogenbos
RU Pskov
US Las Vegas
US Newark
PE Arequipa
IR Kish
US Chicago
CN Weifang
TR Genel
BY Minsk
NL Veghel
DE Waldbrunn
NL Agelo
RU Volgograd
FR Loiré
DE Fuldatal
US Kearny
US New York
DE Effelder
US Alpharetta
TR Karaköse
TR Karatekin
TR Erzurum
TR Dogan
PH
RU Pushkino
GB Barnsley
AU Heidelberg
TR Artvin
US Melrose Park
TR Akçaabat
TR Kilis
TR Kizilcahamam
AT Graz
NL Rotterdam
TR Uslu
TR Bogazici
TR Sivas
SE Luleå
TR Bilgi
TR Konak
DE Erfurt
RU Vladivostok
IL Kfar Saba
DE Stuttgart
DE Heilbronn
SG
UA Lvov
GB Nottingham
CN Wuzhong
DE Ratingen
US San Luis Obispo
CN Shizuishan
US Jacksonville
DE Höfer
US Arroyo Grande
US Hollywood
DE Coburg
GB Bradford
US Hamburg
CN Rizhao
PL Tarnowskie Góry
CN Zhuhai
DE Odenheim
US Waverly
CN Jiwei
NL Wijchen
CN Jiangmen
ES Málaga
RU Makhachkala
CN Yantian
CN Yuci
CA Victoria
CN Chengde
US Kewanee
RS Vushtrri
UA Dniepropetrovsk
US Sacramento
CN Linyi
IN Ahmadabad
CN Hulun
KR Incheon
VE Puerto Ordaz
VE Maracay
HK Ngau Tau Kok
NL Woerden
US Lakewood
CN Baotou
CN Yancheng
FR Charleville
CN Xianyang
RO Cluj
CN Zhongshan
NL Groningen
BR Vespasiano
CN Qinghai
TW
EC
AZ Baku
CN Jimo
CN Leiyang
US Waltham
PL Nowa Huta
IT Castello Tesino
CA Quebec
US Waverly
NL Zoetermeer
GB Epsom
US College Park
US Lexington
US Cleveland
JP Takatsuki
RU Ufa
US San Jose
BR Montes Claros
GB Kidderminster
US New York
DK Silkeborg
IR Shiraz
NA
DE Bruchsal
US Sunnyvale
DE Mailand
ZA Roggebaai
PL Walbrzych
US Vincentown
US Kearney
US Brandon
RU Yaroslavl
US Woodinville
KR Jinju
BR Pompéia
US Thiensville
US Las Vegas
US Hacienda Heights
SE
NL Den Haag
RU Voronezh
US Lititz
CN Zhenjiang
US Bryan
CO Barranquilla
TZ Arusha
AR
SY Aleppo
CA Vancouver
KZ Karaganda
AT Sistrans
ID Jakarta Pusat
UA Mariupol
US Minneapolis
DJ
PL Myszków
CO
CN Xuzhou
US New York
BR Gravataí
KH Phnom Penh
IT Soci
ZA Durban
RU Velikiy Novgorod
MV Male
RU Mega
IN Calcutta
CA Fredericton
US Bridgewater
HU Zalaegerszeg
RU Izhevsk
FR Angers
ZA
AU Artarmon
US Denver
FR Vern
US Pleasanton
US Dover
DE Hallstadt
US Madison
NL Doorwerth
FR Troyes
US Dresher
GB York
SE Gothenburg
US Rarden
US Lithia
IT Turin
NL Aalsmeerderbrug

Paranoyak değilim kızım, sadece

Görmem gerekeni görüyorum, görebiliyorum…
Biliyorsun…
Bir kuru can, çıksın diye bekliyorum…
Yazacağım yazmasına, >>> korktuğumdan değil <<< Yok… Tam olarak doğru değil, korkuyorum, sevdiklerim için korkuyorum sizler için… Hal yok hal, ses kaydını bile düşündüm, konuşmakta yoruyor gülüm… Yazayım diyorum… Parmaklar, canim acıyor, okuyayım diyorum… Gözler… Ne ayakta ne yatakta nede oturarak… Evet… Bilgi, doğrusu ki birçok doğru var bilirsin, gerçekler ise birdir… Benim için an meselesi. Oldum olası en güçlü yanım, genel kültür, çok çabuk bir konuya dahil olabiliyorum. Bir o kadar çabuk >>> bildiklerimi <<< unutuyorum.

Ulan hayvan…
😊
Arabanın kapısı dururken…
Sende çık kafa önde iki kez arabanın camından, yat manada boku gibi yolda…
Yayıl oralara…
Seni göreyim, hafızanı. BILDIKLERIMI sürekli yeniden öğrenmek durumundayım…
Unutma rahmetlileri, doğum ve ölüm günlerini, yıllarımı aldı tekrar ezberlemem.

Nöronlarım…
Beynimde aralarında kurdukları ağ, bağlantı…
İşte gücüm…
Yok kadın, ben, benim en büyük derdim…
Kabullenemiyorum kendimi bir türlü. Bak, yazdım Güney Afrika’yı…
Bok vardı, sana ne?
Ruslar bir, Bulgarlar iki. Dalga geçilmez…
Dalgaya gelmez tipler bunlar. Eh…
Güney Afrika’da ninem değil ki, zencilere yaptıklarını unutma. O gün bugündür site takipte.

Anlayacağım perde arkası ile başım dertte…
Yeminle…
Hep böyleydi, hep böyle. United Stat’s izlemede!

Emi geldi şimdi…
DAL gibi…
Eridi, bitti.

Anlayacağın…
Kısadan hisse…
Gücüm olsa, kuvvetim yerinde. Hal…
Daha neler yazacağım neler.

Unresolved
US Commercial
European Union
Network
Germany
Russian Federation
Turkey
Bulgaria
France
Information
Italy
China
Japan
United Kingdom
Brazil
Non-Profit Organization
Spain
Netherlands
US Educational
Norway
Canada
Libya
India
Poland
Colombia
Thailand
Indonesia
USSR (former)
United States
Slovak Republic
Belgium
Israel
Australia
Sweden
Argentina
South Africa
Ukraine
Uzbekistan
Austria
Finland
Trinidad and Tobago
Croatia (Hrvatska)
Philippines
Old style Arpanet
Greece
Romania
Business
Vietnam
Ecuador
Malaysia
Singapore
Czech Republic
Bolivia
Georgia
Luxembourg
Cambodia
Portugal
Switzerland
Nepal
Saudi Arabia
Zimbabwe
Belarus
Denmark
Jordan
Mali
Moldova
Taiwan
Ireland
Tanzania
Tonga
Mexico
Namibia
Hungary
Bangladesh
Azerbaijan
Iceland
British Indian Ocean Territory
Latvia
Oman